Gazete Türkiye yazarı Süleyman Özışık, 62. Hükümetin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na getirileceği iddialarını değerlendirdi. "Buna zerre ihtimal vermiyorum ancak, 'aday gösterilmeli mi?' diye soracak olursanız, net ve kesin olarak 'gösterilmemeli' derim" diyen Özışık, AKP tabanının Davutoğlu'na güven duymadığını ifade etti. Özışık, "Böyle bir tercih, AK Parti'ye İstanbul'u kaybettirir!" dedi.
Süleyman Özışık'ın, "Ahmet Davutoğlu İstanbul’a aday gösterilir mi?" başlığıyla (21 Mart 2018) yayımlanan yazısı şöyle:
Yerel seçime yaklaşırken kulisler hareketlenmeye başladı. Gündemden hiç düşmeyen iki büyük şehir var.
İstanbul ve Ankara...
Ankara'da Mustafa Tuna ile devam edilir mi bilmiyorum. Hakkını teslim edelim, Sayın Tuna iyi iş çıkarıyor. Aldığı kararlarla adından bahsettirmeyi biliyor. Yaptığı hizmetler, millete dokunmaya odaklı olunca, haklı olarak takdir topluyor. Böyle devam ederse aday gösterilmesi kuvvetle muhtemel.
Lakin işin bir de başka boyutu var.
Bundan önceki seçimlerde Mansur Yavaş kıl payı kaybetmişti. "Ama o dönemde CHP ile MHP gizlice iş birliği yapmıştı" diyebilirsiniz.
Benzer bir iş birliğinin bu kez CHP, İYİ Parti ve HDP arasında yapılacağını düşünürsek, AK Parti'nin Ankara'yı ayağa kaldıracak bir ismi aday göstermesi yüksek ihtimal olur.
Kimileri Ali Babacan'ın aday gösterileceğini söylüyor. Kimileri ise seçilecek ismin güçlü bir bakan olacağından bahsediyor. Ama sadece bahsediliyor işte...
Net bir şey yok henüz!
İstanbul ise en büyük çarpışmanın yaşanacağı il olarak görülüyor. Malum, referandumda "Hayır" oyları kazandı İstanbul'da. Kabul edelim ki "Hayır" oylarının önde çıkmasının en büyük sebebi Kadir Topbaş'tı.
Bunun nedenlerini daha önce defalarca dile getirmiştim, tekrara gerek yok.
Topbaş'ın yerine getirilen Mevlüt Uysal'ın bir sonraki dönem aday gösterilmeyeceği, onun yerine partinin en güçlü isimlerinden birinin İstanbul'a geleceği konuşuluyor.
Kimilerine göre bu isim Başbakan Binali Yıldırım olacak. Ancak Yıldırım'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı "Ben aday olmak istemiyorum" diyerek ikna ettiği bilgileri de geliyor.
Son günlerde çok ilginç bir isim ortaya atıldı, Ahmet Davutoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday gösterileceği söylendi.
Buna zerre ihtimal vermiyorum ancak, "aday gösterilmeli mi?" diye soracak olursanız, net ve kesin olarak "gösterilmemeli" derim.
Sebebine gelince...
7 Haziran seçimlerinde Erdoğan’ın milletvekilliğine aday gösterilmesini istediği isimlerin tamamını arka sıralara attı. Seçim sonrası AK Parti’nin CHP ile koalisyon yapması için can atan isimlerden biriydi.
Erdoğan olmasa, belki de bugün, iki partinin oluşturduğu koalisyon tarafından yönetiliyor olacaktık.
Kaldı ki…
Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık makamından alınan bir isim. Görevden alınmanın gerekçesini hepimiz biliyoruz.
Kimi partiye ve davaya, kimi ise Erdoğan'a ihanet etmekle suçladı...
Ekibinin, "Reis dönemi bitti, Hoca dönemi başladı" diye çalışma yürüttüğünü daha önce defalarca yazdım. Ekibi, bunları söylediğim ve yazdığım için beni mahkemeye vereceğini söylüyordu ama üzerinden bir yıl geçmesine rağmen mahkemeye veren çıkmadı.
Neyse...
Pelikan bildirisinde kendisi ve ekibi hakkında söylenenler hâlâ gündemde.
Papağan yutmuş gibi tekrar etmeyeceğim o iddiaları…
AK Parti tabanı o günden beri Ahmet Davutoğlu hakkında demediğini bırakmadı. Gerek referandumda gerekse partinin zor zamanlarında ortalıkta görünmemesi de tabanda çok büyük tepkilere neden oldu.
Neredeyse tüm partili seçmenler arasında yerden yere vurulan bir isim oldu. Şimdi böyle bir ismin hiçbir şey olmamış gibi İstanbul’a aday gösterilmesi demek, partinin kendini inkâr etmesi anlamına gelir.
Yani bırakın İstanbul'u, AK Parti seçmenlerinde bile Ahmet Davutoğlu isminin bir karşılığı yok.
Bundan dolayıdır ki...
Ahmet Davutoğlu'nun aday gösterilmesi AK Parti'ye fayda değil, zarar getirir.
Bakınız…
İstanbul’u yönetmek hiç kolay değil. Sağlam ve güvenilir bir ekibin işbaşına gelmesi gerekiyor. Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlık’taki ekibini İstanbul’a getireceğini varsayarsak, neyin ne olacağı, işlerin nerelere varacağını az çok kestirebiliriz sanırım.
Gerçi kendisi de “Böyle bir şey söz konusu değil, ortalığı bulandırmak isteyenlerin söylentisi. Ben de medyadan duydum” diyor.
Ancak “Hayatım boyunca hiçbir makamın peşinden koşmadım” demesi, bir siyasi hedefi olduğunu, teklif gelirse düşüneceğini ya da kabul edeceğini gösteriyor.
Ben Sayın Davutoğlu’nun da AK Parti’nin de hasmı değilim. Parti yönetimine akıl verecek akılda biri de değilim.
İstanbul’da yaşayan, sokağın nabzını tutan ve AK Parti tabanını evimdeki aile fertleri kadar iyi tanıyan biri olarak söylüyorum.
2019 yerel seçimlerinde CHP, İYİ Parti ve HDP tek bir isim üzerinde yoğunlaşacak. Onların karşısına çok ama çok güçlü bir ismin çıkarılması gerekiyor.
Ama bu isim AK Parti tabanının bile güven duymadığı Ahmet Davutoğlu olamaz.
Olmamalı…
Böyle bir tercih, AK Parti'ye İstanbul'u kaybettirir!
P... kim?
CHP’li Engin Altay Halk TV’deki programda seçimlerden bahsederken, önünde duran ittifak yasasını gösterip, “Bu tekliften de anlaşılıyor ki ipin ucu puştun elinde. O zaman millet sandıklara sahip çıkacak” diyor.
“Puşt” diyerek AK Parti ile MHP’yi kastettiği belli. Ben bir şey demiyor, bu küfürbaz şahsı MHP’li Semih Yalçın’a havale ediyorum.
