15 Temmuz Darbe Girişimi

Tümgeneral Kubilay Selçuk'un ifadesi: Bildiriyi bana okutmak istediler, 'sizin başınız kıçınız kim' diye bağırdım

Tümgeneral Kubilay Selçuk, darbecilerin bildiriyi kendisine okutmak istediğini ileri sürdü

29 Temmuz 2016 22:33

15 Temmuz darbe girişimini yöneten subaylardan biri olduğu iddia edilen Çiğli 2'nci Ana Jet Üs Komutanı Hava Tümgeneral Kubilay Selçuk savcılık ifadesinde, Tuğgeneral Hakan Evrim'in kendisine "Dilerseniz sizi kanaat önderimiz Fethullah Gülen ile görüştürürüz" dediğini söyledi. Kubilay Selçuk, darbe girişimcilerinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Atatürk Havalimanı'nda yaptığı konuşmadan sonra ümitlerinin kırıldığını dile getirdi.

 

"Hulusi Akar, duruma yardımcı olması için Akın Öztürk'ün çağrılmasını istedim"

 

CNNTürk'ün haberine göre Kubilay Selçuk, "O gün Ankara'daki Akıncı Üssü'ne, Tuğgeneral Hakan Evrim'i ziyarete gittiğini, birdenbire kendini olayların içinde kaldığını" savundu. Selçuk, "Akın Öztürk, bizim bulunduğumuz, Genelkurmay Başkanı'nın da bulunduğu odaya geldi. İki komutan kaosun durdurulması için birlikte gayret ettiler.

Biz odadayken Genelkurmay Başkanı bu durumun çözümüne yardımcı olması için kuvvet komutanları ve Akın Öztürk'ün çağrılmasını istedi. Yurtta Sulh Konseyi'ni, üyelerini bilmiyorum. Fethullahçı Terör Örgütü ya da paralel devlet yapısıyla bağım yok. Bir askerin de böyle bir bağı olamaz. Ben kendimi olayların içinde buldum. Yurtta Sulh Konseyi'ni tanımam, neyi amaçladığını bilmem" diye konuştu.

 

"Akın Öztürk yanıma geldi, üzerinde tişört ve pantolon vardı"

 

Selçuk'un 'ziyarete gittim' dediği Hakan Evrim'le ilgili en önemli açıklama Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'dan gelmişti. Akar, Hakan Evrim'in kendisine "Sizi kanaat önderimiz Fethullah Gülen'le görüşterelim" dediğini söylemişti. Hulusi Akar'ın ifadesinde, rehin alınıp Akıncı Üssü'ne götürüldükten sonra yaşadıklarını anlattığı bölümde Kubilay Selçuk şu şekilde geçiyor: "Akıncılar Üssü’ne geldik. Üs komutanının odasına götürdüler ve Tümgeneral Kubilay Selçuk ayakta bekliyordu. Bir kanepeye oturttular. Bir ara Org. Akın Öztürk yanıma geldi, üzerinde tişört ve pantolon vardı.

Tek başına benim yanıma gelmişti. Hem bu durum nedeniyle hem onu gördüğüm için çok şaşırdım ve burada ne yaptığını sordum. Kara Kuvvetleri Komutanı ile birlikte İzmir’den Komutanlığa ait bir uçakla geldiğini, üstteki lojmanda oturan kızının evinde iken Abidin Ünal’ın araması üzerine üsten birilerinin uçaklar kaldırdığını ve bu hususa göz kulak olması gerekliğini belirttiği için buraya geldiğini anlattı. Ancak dinlemediklerini söyledi.

 

"Sizin başınız kıçınız kim diye bağırdım"

 

Yaptıklarının yanlış olduğunu bir kez daha anlattım. Ömer Harmancık elinde 2 yapraktan oluşan bir metni önce okudu ve ardından elinde bana uzatarak ‘Komutanım siz şunu bir okuyun ve bunu imzalayıp TV’de okursanız her şey çok güzel olacak, herkesi alıyoruz, herkesi getiriyoruz’ dedi.Şiddetle ve hiddetle reddettim ‘Kendinizi ne zannediyorsunuz, siz kimsiniz, topladığınızı söylediğiniz ikinci başkan, kuvvet komutanları nerede, bakanlar nerede, elinizde kim varsa getirin, sizin başınız kıçınız kim’ diye bağırdım. Bunun üzerine Hakan Evrim ‘Dilerseniz sizi kanaat önderimiz Fethullah Gülen ile görüştürürüz’ gibi bir şey söyledi.

 

"Cumhurbaşkanımızın konuşması darbecilerin ümitlerini yok etti"

 

Ben kimse ile görüşmem diyerek tersledim. Ardından Akın Öztürk dışındakiler odayı terk ettiler. Sözde bildiri metnini imzalamam ve okumamı istediklerinde elimi bile sürmedim, okumadım, hatta bana okuduklarında önemsiz ve alaycı bir şekilde dinledim...

Cumhurbaşkanımızın Atatürk Havaalanı’nda canlı yayında toplanan kalabalığa olan hitabı darbeci hainlerin bütün ümitlerini sanırım yok etti. Çünkü o andan sonra Ömer (Amiral Ömer Harmancık) ve Hakan’ı (Tuğgeneral Hakan Evrim) bir daha görmedim. Artık yapacakları bir şey de kalmadığını yine hem Silahlı Kuvvetler’e hem Türk tarihine bundan büyük kötülük yapılamayacağını, battıklarını suratlarına haykırıyordum. Karşımda Kubilay ve Mehmet’i hatırlıyorum. Sinmiş vaziyetteydiler. Hâlâ yorum yapmıyorlardı. Ama gözlerinde korku ve endişe görülüyordu.”

 

Akın Öztürk, Kubilay Selçuk'u suçlamıştı

 

Darbe girişimi kapsamında tutuklanan ve ordudan ihraç edilen Akın Öztürk ise ifadesinde Kubilay Selçuk ve Hakan Evrim'i işaret etmişti. "Bir oda içerisinde Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Tümgeneral Kubilay Selçuk ve Tuğgeneral Mehmet Dişli ile birlikte çay içiyordu. Bana "Bunlar bu işi yaptılar, bunlarla konuş ikna et" dedi. Ben onlarla konuşmaya başladım.
Bu sırada İstanbul'da tankların üzerine insanlar çıkmıştı. Üste oda içerisinde televizyon açıktı. Bunları görebiliyordum. Kubilay Selçuk ve Mehmet Dişli'ye darbenin başarılı olamayacağını, demokratik kurumların işlediğini, halkın bu işe tepki gösterdiğini anlatıp ikna etmeye çalıştım. "Kendilerine itiraz ettikçe bağırıp çağırdım. Aynı şekilde Genelkurmay Başkanı da onları ikna etmeye çalıştı." "Benim telkinlerim sonuç verdi. İkna oldular. Yeni uçak üsten havalanmadı. (…) Sonunda onlar ikna olunca Genelkurmay Başkanı, Başbakan'la görüştü. Bana "Sen burada kal, bunları iyice ikna et, dedi. Sonra helikoptere binip Başbakanlığa gitti." Bir saat kadar üste kaldığını, daha sonra Başbakanlığa gitmek amacıyla helikoptere gittiğini belirten Öztürk, binmeye çalışırken ateş açıldığını ve yaralandığını söyledi.