Gündem

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: En iyi aday sensin, ekonomiyi biliyorsun, yumuşaksın...

"Bakmayın siz AK Parti'yi tek adamlıkla suçlayanlara"

27 Nisan 2018 14:14

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 3 Kasım 2019'dan 24 Haziran 2018'e çekilen cumhurbaşkanlığı seçimi için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na çağrı yaptı. Muhalefetin "ortak aday" gündemiyle gerçekleştirdiği görüşmelere atıfta bulunan Erdoğan, "Gel aday ol, niye olmadın? Bulamadın mı bir tane? Bulamazsın. Senden daha iyi aday yok, ekonomiyi iyi biliyorsun. Yumuşaksın" dedi. 

AKP iktidarında Türkiye'nin 3.5 kat büyüdüğünü ifade eden Erdoğan, "Senin ortaya çıkaracağın aday ne diyecek? Büyüteceğiz mi diyeyecek? Milletim uygulamayı görüyor" diye konuştu. 

"Kendisi için 'tek adam' dendiğine yönelik iddiaların var olduğunu" belirten Erdoğan, "Diktatör görmek isteyen, 15 vekiline zorla parti değiştirtenlere baksın" diye konuştu. 

15 CHP milletvekili, 3 Kasım 2019'dan 24 Haziran 2018'e çekilen seçimler için partilerinden istifa ederek İyi Parti'ye katılmıştı. Bu isimlerin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla istifa ettiği bildirilmişti. Böylece Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bulunan İyi Partili milletvekili sayısı 20'ye ulaşmış, partinin grup kurmasının önü açılmıştı.

"Muhalefetin bu ülkede Sorosları çoktur" diyen Erdoğan, sözlerine "Bunlar aynı zamanda dışarıdan beslenen Soroslardır. Tüm güçlerini, Türkiye'yi yönetmeye talip olmak üzere değil, sadece ve sadece şahsıma olan öfkeleri nedeniyle seferber etmiş durumdalar. Bir kez daha söylüyorum, başaramayacaksınız" diye devam etti.

İl başkanları toplantısında konuşan Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

"Siyaset tek kişilik olsaydı, ne partiye, ne bu kadar çabaya gerek kalırdı. Genel başkan olarak benim görevim ortak beklentilere, ortak çıkarlara çözüm bulmak ve formüle etmektir.

"Siz bakmayın bazılarının AK Parti’yi tek parti iddialarına. Diktatörlük görmek isteyenler bir gecede 15 milletvekiline zorla parti değiştirtenlere bakın.

"AK Parti’deki kendi teşkilatının ve milletimizin tercihlerine saygı duymanın yanından bile geçemeyecek olanların bu ülkenin yönetimine geldiğinde neler yapacağını düşünmek bile hissetmiyorum. 15 milletvekilini millet seçti, sen bunları ağlatarak kabul edemeyecekleri bir yere ihraç ediyorsun. Ama diktatörler bunu yapar. Milletim bunu gördüğü için 15 yıldır ülkeyi yönetmek emanetini başkasına veriyor. Hükümeti kurmayı bile becerememiş olanların ülkenin sosyal, ekonomik dinamiklerine nasıl sinsice saldırdıklarını gördük. Milletim 7 Haziran’dan 4 ay sonra bu emaneti ehline vererek haramzadelere dersini vermiştir.

"Türkiye bu noktaya çok hayati, tarihi hadiselerin ardından ulaştı. 2014 Ağustos’tan sonra ortaya çıkan tablo yönetim sistemi değişikliğinin kaçınılmaz hale geldiğini zaten gösterdi. 2015’te ardı ardına yaşadığımız iki seçim sistemi zafiyetlerini bir kez daha milletimizin önüne serdi.

"Biz terör örgütleriyle mücadele ederken birilerinin de başka hesaplar içinde olduğunu 15 Temmuz darbe girişimiyle hep birlikte müşahede ettik. Bu süreçte MHP’yle yakın ve verimli bir işbirliği yapma imkanı bulduk. Meclis’te ihtiyacımız olan desteğe kavuştuk. 16 Nisan halk oylamasıyla milletimiz tarafından onaylandı. Seçim ittifaklarını hukuki zemine kavuşturarak milletimizin karşısına şeffaf bir şekilde çıkılmasına imkan da sağladık.

"Biz milletimizin gözü önünde ittifak yaparken onlar kapalı kapılar arkasında yürüttükleri bu kirli süreci sürdürmeyi tercih ettiler. MHP’nin yaptığı erken seçim çağrısı ülkede üzerinde önemle durmamız ve dikkatle değerlendirmemiz gereken farklı bir iklimin oluşmasına yol açtı. Esasen cumhurbaşkanı ve hükümet olarak önümüzde milletimizden aldığımız yetkiyle kullanacağımız 1,5 yılımız vardı. Ama dert koltuk değil, tam aksine ülkede huzur, refah nasıl olacak. Hodri meydan mı diyorsun, işte meydan, çık.

"17 Nisan’da yapılan çağrıya 18 Nisan’da çağrımızı tarihiyle birlikte vererek ülkemizi bu önemli tartışmadan çıkarmış olduk. Bir kez daha seçimlerin ülkemize ve milletimize hayırlara vesile olmasını Allah’tan diliyorum. AK Parti tarihin hiçbir döneminde milletimize müracaat etmekten kaçınmadı. Sadece son 5 ayda 49 ilimizi, sayın başbakanın da 30 ili ziyaret etmiş olması bu durumun örneğidir. Gittiğimiz her ilde birer miting, yan tarafta da kongrelerimizi yaptık. Milletimizle farklı bir heyecanı paylaşan bir siyasi dava. Bunun için, ne şekilde bu noktaya gelinmiş olursa olsun, erken seçimi bir kez daha yapacaklarımızı anlatma vesilesi olarak görüyoruz. Artık iki kongremiz kaldı. Biz AK Parti’yi milletimizle birlikte kurduk. İnşallah yeni yönetim sistemimizi de milletimizle hayata geçireceğiz.

"Türkiye’de milli iradeye en çok önem veren parti AK Parti’dir. Milletimiz de bizim bu samimiyetimizi karşılıksız bırakmadı, her hal ve şart altında yanımızda olarak muhabbetlerini gösterdi. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diye ifade ettiğimiz temel değerlerini milletimiz oyuyla korumasını bilmiştir. Bu davanın asli sahibi milletimizin bizatihi kendisidir. 15 Temmuz’da sokaklarda ve 7 Ağustos’ta Yenikapı’da ortaya koyduğumuz, 16 Nisan’da bir kez daha gücünü gördüğümüz milli beraberlik ruhu bunun en büyük ispatıdır.

"Sadece son 7-8 gündeki hadiseler bile kimlerin kendileri için çalıştığını, kimlerin kumpas, oyun peşinde olduğunu göstermiştir. Herhalde isimlerini açıklamaya gerek yok. Her şey meydanda. En güzel cevabını 24 Haziran'da benim vatandaşım kimi görürse bu meydanda onlara gerekli dersi sandıkta demokratik bir şekilde verecektir. ​Hikmetini kendilerinden başkalarını kimsenin bilmediği dalaverelerle güya siyaset yaptığını sananların durumunu milletim ibretle izliyor. Benim için önemli olan karşımızda kimin olduğu değildir. Hiç önemli değildir. Asıl önemli olan bizim milletimize ne diyeceğimiz, nasıl kucaklaşacağımızdır."


Buradan ilan ediyorum, yine başaramayacaksınız. Allah'ın izniyle. Hangi kumpasları kurarlarsa kursunlar, bilmeleri lazım, en büyük tezgah rabbimin onların üzerindeki oyunudur. Çünkü bunların hiçbirinin milletime söyleyecek bir sözü yok. Bakıyorsunuz, ana muhalefetin başındaki zat kendine göre cumhurbaşkanı tanımı yapıyor. Sen bu tanıma en uyan insanın, niye olmadın? Senden daha iyi olur mu? Yumuşaksın, ekonomiyi iyi biliyorsun. Gel aday ol. Niye ol. Hala arayıştasın. Ya bulamadın mı bir tane? Bulamazsın. Senden daha iyisi yok. Sende her numara var. Akşam başkasın, sabah başkasın. SSK'yı ne hale getirdiğini bilmeyen yok. Ha, asabiyet, sinirlenmek, buysa sende var. Rahatlıkla grup toplantından bütün partilileri kovabiliyorsun. Herhalde bir tane bulacak. Bunların ne projesi var, ne vizyonları. 
Türkiye'ye hizmet etmek için değil, sadece bir kişinin önünü kesmek için siyaset yaparsanız milletimiz size o kadar destek verir. Bizim milletimize taahhütümüz açık, yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatı. 3,5 kat büyüttük. Senin ortaya çıkaracağın aday ne diyecek? Benim milletim yaşadıklarını görüyor. Senin yaptığın gibi kuru kuru vaatler atacak. Artık benim milletim bu dümenlere gelmiyor. 
AK Parti iktidarlarında eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, toplu konutta, enerjide, sosyal yardımda, iş hayatında çağ atlayarak ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkardık. Milletime sesleniyorum, bunlar eğitimle ilgili ne diyecekler, sağlıkla ilgili ne diyecekler? Kılıçdaroğlu'nun çökerttiği SKK'yı mı anlatacaklar? Ölülerimizi bile rehin aldığı dönemi mi anlatacak? Ulaşımda, tarımda ne yaptık diyecekler. Adalette, emniyette ne yaptık diyecekler? Yaptıkları hiçbir şey yok ki, yapacakları olsun. AK Parti iktidarlarında Türkiye'yi sözü dinlenen bir devlet haline getirdik. Ana muhalefetin başında olana kalsa, Cudi'ye gitme, Gabar'a gitme, Kandil'e gitme, ne işin var, Ankara'da otur. Fırat Kalkanı, ne işin var orada, Afrin, ne işin var orada? O zaman Hatay'a niye gittin, çünkü biz Hatay'a gitti. Yürüyeceksin, Kemal yürüyecek arkandan.