İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan şike davasında kumpas yapıldığı iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Bir numaralı şüpheli Fethullah Gülen ve 107 kişi hakkında iddianame hazırlandı.
İstanbul merkezli 28 ilde düzenlenen operasyonda, 32 kişi gözaltına alınmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Fuzuli Aydoğdu'nun talimatı ile İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen operasyonda mahkemeye sevk edilen 32 şüpheliden 12'si tutuklanırken, 12'si hakkında adli kontrol kararı verildi. 8 şüpheli ise serbest bırakıldı.
İddianameye göre; Gülen, cemaate "Futbolda da yer alalım" diye talimat verdi. Gülen, bu talimatını iş adamı İhsan Kalkavan'a söyledi. Kalkavan da cemaatin önde gelenlerini topladı ve şike davası sürecine ilişkin planlama yapıldı. Planın, İstanbul Yenibosna'daki kapatılan Zaman gazetesi binasında yapıldığı iddia edildi. Bu toplantıya eski Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Samanyolu Medya Grup Başkanı Hidayet Karaca, Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Şerif Ali Tekalan, ilahiyatçı Prof. Suat Yıldırım ve eski milletvekili İlhan İşbilen katıldı. Toplantıda, "Aziz Yıldırım'ın cemaat tarafından sevilmediği ve askeri ihaleleri alan Ergenekoncu diye görüldüğü için şike soruşturmasına dahil edildiği" öne sürüldü.
İddianameye giren 'toplantı' iddiasına dair Sabah'ın haberi şöyle:
"Sana bir köşe verelim Oskay"
Toplantıdan sonra ilk iş olarak, 2006'da Başkan Aziz Yıldırım'ın şike yaptığı iddialarıyla gündeme gelen Cihan Oskay Zaman Gazetesi'ne davet edildi. Oskay'a "Sen bu konularda çok bilgilisin, Zaman Gazetesi'nde sana köşe verelim, yazarlık yap, bildiklerini savcılara da anlat" dediler. Oskay'ın teklifi kabul etmemesi üzerine ikinci plan devreye sokuldu. Bu plana göre; FETÖ'cü polis Lokman Yanık kendi kendisine bir tutanak düzenleyerek, Giresunspor Başkanı Osman Çırak ile tesadüf eseri karşılaştığı bir ortamda Çırak'ın kendisine futbolda şike, bahis ve usulsüzlük iddialarından bahsettiğini yazdı. Hazırladığı tutanağı İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürerek bu iddialarla ilgili soruşturma başlatılmasını istedi. Ancak İstanbul Asayiş Şube yöneticileri "Neden biz soruşturma yürütelim, iddialar Giresun'da geçen olaylarla ilgili, soruşturma yapılacaksa orası yapmalı" dediler.
"Toplumda kaos planladılar"
Bunun üzerine Lokman Yanık'ın hazırladığı tutanak dönemin özel yetkili savcısı Zekeriya Öz'ün önüne getirildi. Öz hemen bir talimat verip dinleme ve teknik takip başlattı. Suçlama şike ve bahis olmasına rağmen dinlenenler terör örgütü şüphesiyle takip edildi. Şikeyle ilgili kanun yürürlüğe girdikten sonra da dinlemeler şikeden değil de örgüt suçundan yapılmaya devam edildi. İddianamede FETÖ'cülerin sınır tanımayan kumpaslarına örnekler de verildi. Öz'ün ölmüş bir kişi hakkında dinleme kararı çıkardığı, bunu da FETÖ'cü polislerin fark ederek Öz'ü uyardığı anlatıldı. İddianamede, şike soruşturmasına Gülen'in talimatı ile başlandığı, FETÖ'nün bu iş için emniyetteki elemanlarını kullandığı ancak "Operasyonu Başbakan Erdoğan yaptırıyor" diye algı çalışması yaptığı kaydedildi. Örgütün kaos ortamı yaratmak için toplumun her alanını kullanan FETÖ'nün futbolda da şike davası aracılığıyla kaos ortamı oluşturmaya çalışıldığı vurgulandı. Fenerbahçe Kulübü'nün yöneticilerinin tutuklanarak, bunu da hükümetin yaptığı algısı oluşturularak milyonlarca taraftarın hükümete karşı kışkırtılmaya çalışıldığı ifade edildi. Daha sonra hükümeti devirmek amaçlı Gezi, 17-25 Aralık ve MİT TIR'ları operasyonlarının geldiği, tüm bu girişimlerin başarısız olması üzerine 15 Temmuz'da örgütün darbeye kalkıştığı dile getirildi.
"Serdar Adalı cemaate
himmet verdi, tahliye oldu"
İddianameye göre; FETÖ'nün oyunu bu kadarla da bitmedi. Şike soruşturmasında haksız ve hukuksuz yere tutukladıkları bazı kişilerin avukatlığını bizzat FETÖ'nün avukatları yaptı. Bizzat Gülen'in avukatı Orhan Erdemli ile FETÖ'cü avukatlar Cemalettin Mutlu ve Nazif Aktaş, avukatlığını yaptıkları şike tutuklularını örgüte himmet karşılığında tahliye ettirdi. Serdar Adalı'nın avukatı Ömer Durak buna örnek gösterildi. Adalı için İhsan Kalkavan ile görüşüldü. Kalkavan da Gülen'le yaptığı görüşmelerin ardından yüklü bağış karşılığında tahliye edilmesini sağladı.
Tutuklama gerekçesi neydi?
İstanbul 2. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından soruşturma kapsamında 12 şüpheli hakkında verilen tutuklama kararının gerekçesi "'FETÖ'nün her alanda olduğu gibi futbolalanında da etkinliğe kavuşmak adına sosyal ve ekonomik olarak toplumda etkisi büyük olan bir kulübü ele geçirmek istediği" olarak belirtildi.
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı'nı ve bir kısım yöneticilerini, Futbol Federasyonu Başkanı'nı ve birtakım spor kulübü yöneticilerini, futbol camiasına ilişkin isimleri yasa dışı yollarla teknik ve fiziki takibe maruz bıraktığı öne sürüldü. Tutuklama gerekçelerinde, Fenerbahçe Spor Kulübü ile Futbol Federasyonu başkanlarının silahlı suç örgütü üyeleriyle ilişkiliymiş gibi gösterildiği iddia edilerek, söz konusu kişilerin fiziki ve teknik takibe alındığı, bu kişilerin silahlı terör örgütleriyle ilişkili oldukları yönünde zemin hazırlandığı ileri sürüldü.
