Spor

Rüştü Reçber'den Fatih Terim'e: İmparator aynaya bak

Hürriyet yazarı Rüştü Reçber, Fatih Terim'in Galatasaray'la görüşme yaptığını ileri sürdü

14 Kasım 2016 12:47

Türkiye'nin Kosova'yı 2-0 yendiği karşılaşmanın ardından, "Benim yanımda ceketinin düğmesini açamayanlar, bakıyorum babayiğit olmuşlar" sözlerini değerlendiren Hürriyet Gazetesi yazarı Rüştü Reçber, "Ben hep eşofmanlıydım. Üzerimde ilikleyecek bir ceketim yoktu!" ifadelerini kullandı.

Rüştü Reçber, Fatih Terim'in "Riekerink rahat olsun. Ben bir hoca görevdeyken orayla asla görüşmem” sözlerinin de gerçeği yansıtmadığını idda etti.

Rüştü Reçber'in Hürriyet gazetesinde yayımlanan "İmparator aynaya bak" yazısı şöyle:

İmparator aynaya bak!

Türk halkı mağdurun yanında olmayı bilir, ama aldatılmaya tahammül etmez. Siz Türk halkının bireylerine alzheimerlı muamelesi yaptınız. 2 ay önce söylediklerinizi insanların unuttuğunu sandınız. Oysa unutan sadece sizsiniz!

Sevgili hocam... 2-0 kazandığımız Kosova maçından sonra düzenlediğiniz basın toplantınızı dikkatle izledim. Ve, “Yine yaptı yapacağını” dedim. İki uçlu mesaj vermeyi ve sonra bunu kullanmayı o kadar çok seviyorsunuz ki... Önceki gün de daha önce verdiğiniz mesajların meyvesini yemeye çalıştınız, ama olmadı.
 
Neydi bu mesajlar?
 
1- 2 ay önceki sözlerinizi inkâr ettiniz
 
- 2 ay önce çocuklara dair söylediklerinizi inkâr ettiniz. Oysa, “Kişisel bir problemim yok. Türk halkına yapılmış bir hata var. Özür makamı ben değilim. Kapımız, kendine bu formayı taşıma şerefine hazır ve istekli olan herkese açık” demiştiniz. Bizim bu sözlerden anladığımız, bu çocuklar Türk halkından özür dilemeli ki halk da onları affetsin. Ki siz de böylece onları yeniden Milli Takım’a çağırasınız...
 
- “Benim kişisel bir problemim yok” dediniz. Sizin hesabınızla, söz konusu futbolcular yüz kızartıcı bir suç işlemişlerdi, ancak önceki gün bunun tam tersini söylüyorsunuz!
 
2- Yıldırım Demirören istifa etmediğinizi açıkladı 

- Arda’nın araması... Şu çok önemli: Arda, Emre’yi aradı da Emre mi telefonu size verdi, yoksa Emre, Arda’yı arayıp telefonu bir bahaneyle mi size verdi? Doğrusu; Emre’nin Arda’yı arayıp bir şekilde telefonu size vermesidir.
 
Unuttuklarınızdan bir diğeri de şu: “Gerekeni yaptım” dediniz.
 
- TFF Başkanı Yıldırım Demirören ise, A Spor’da, “Hoca istifa etmedi sadece ‘G.Saray ile ismim anılıyor, dikkate almayın’ dedi. Biz de ‘Yolumuza devam ediyoruz’ dedik kendisine” dedi.
 
3- Suç teknik değil mi
 
Bu futbolcuları teknik olarak değil de, bilmediğimiz bir suçtan almadığınızı ima etmiştiniz. Yine o canlı yayında Sayın Demirören ise, herhangi bir disiplin sorunu olmadığının; Arda ve arkadaşlarının sadece teknik gerekçelerle kadroya alınmadığının, sizin tarafınızdan söylendiğini açıkladı. (Gerçi bu söylem, son basın toplantısında lafı çevirme adına işinize yaramadı değil!)
 
 
4- Riekerink rahat olsun mu?
 
“Riekerink’in için rahat olsun. Ben bir hoca görevdeyken orayla asla görüşmem” dediniz. Şu an yeri değil, fakat ben bunun böyle olmadığını da çok iyi biliyorum; geçmişte yaptıklarınızdan!
 
5- Ben hep eşofmanlıydık, ilikleyecek ceketim olmadı
 
- Basın toplantınızda sizi eleştirenlere (bir elin parmağını geçmez bunlar) bir gönderme yaptınız. Eleştirenlerden biri de ben olduğum için üzerime alındım. (Hocam yine, “Kimsenin ismini vermedim, niye üzerine alındın” diyebilirsiniz. Basın toplantısında Arda’nın ismini de hiç anmadığınızı söylediniz. Evet, siz adını vermeseniz de o kişinin Arda olduğu bizzat sizin Arda ile telefonda konuştuğunuzu açıklamanızla teyit edildi. Yani isim verseniz de kimi kast ettiğiniz anlaşılıyor ve ben de üzerime alınıyorum.)
 
- Dolayısıyla cevap hakkına sahibim. ‘Hoca-öğrenci’ olarak milli takımlarda birlikte çalıştık. Ben hep eşofmanlıydım. Üzerimde ilikleyecek bir ceketim yoktu!. Ama dışarıda karşılaştığımızda sadece siz değil, benden ayrıca büyük olanlara karşı da ceketimi her zaman ilikledim. Çünkü bana bunu ailem ve Anadolu öğretmiştir.
 
6- Makam peşinde olsam istifa edip gitmezdim
 
- Hiçbir zaman makam peşinde koşmadım. Birilerine pozisyon hazırlama çabasına da girişmedim. Hatırlarsanız, siz Milli Takım’a hoca olduğunuzda ben tüm Milli Takımlardan Sorumlu Genel Koordinatör’düm. Makamın şaşasına kapılsaydım, oradan istifa ederek, ceketimi alıp çıkmazdım.
 
- Bugün de birilerine pozisyon hazırlamak için uğraşmıyorum. Yani hocam, topu yine taca atıyorsunuz! Tüm yukarıda yazdıklarımı hem bir hatırlatma hem de bilgi amacıyla Türk halkına tekrardan sunuyorum.
 
- Sevgili hocam.. Türk halkı sevmeyi de affetmeyi de mağdurun yanında olmayı da bilir. Tahammül edemediği tek şey vardır: Aldatılmak! Cumartesi akşamı siz Türk halkının bireylerine alzheimerlı muamelesi yaptınız. İki ay önce söylediklerinizi insanların unuttuğunu sandınız. Oysa unutan sadece sizsiniz!