Dünya

Putin: Trump’la birbirimize "sen" diye hitap ediyoruz

"Suriye’deki krizin acısını en çok çeken Türkiye"

14 Aralık 2017 18:52

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump’la birbirlerine ‘sen’ diye hitap ettiklerini söyledi. 

Her yıl düzenlediği yıl sonu toplantısının 2017 etabında canlı yayında soruları yanıtlayan Putin, "Trump'la birbirimize 'sen' diye hitap ediyoruz. Bizim gibi kişiler arasındaki ilişkiler de böyle olmalı. Trump'la iş irtibatı kurmam gerektiğinden eminim. Bu sayede Trump'ın Rusya ile ilişkileri düzeltme imkanına sahip olacağını umuyorum” dedi. 

Dünyanın dört bir yanından 1.600’den fazla gazetecinin akredite olduğu toplantı, belirlenmiş bir bitiş saati olmadığı için ‘büyük basın toplantısı’ olarak nitelendiriliyor. Bu yıl 13.’sü düzenlenen basın toplantılarının en uzunu, 4 saat 40 dakikayla 2008'de gerçekleşmişti. Putin'in geçen yılki basın toplantısıysa 3 saat 50 dakika sürdü. 54 gazeteciden 73 soru alan Putin'in bu yılki toplantısı da 4 saate yakın devam etti.

"2018 seçimlerine bağımsız aday olarak katılacağım"

Sputnik Türkiye’nin haberine göre, TSİ 12.00 sıralarında başlayan toplantıda, Putin’in verdiği öne çıkan cevaplar şöyle:

-2018 seçimlerine bağımsız aday olarak katılacağım. Ancak buna rağmen diğer partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının desteğini bekliyorum.

-Seçim programımda altyapı, sağlık, eğitim alanlarında kalkınmaya, maaşların artmasına odaklanacağım.

"Ordumuzu geliştirirken, bütçemize zarar vermeyeceğiz"

-2000 yılından bu yana gayrisafi yurtiçi hasıla yüzde 75, sanayi üretimi yüzde 70, maaşlar yüzde 3.5, emekli maaşlarıysa yüzde 3.6 arttı. Yaptırımlar Rusya ekonomisini etkiledi, ancak petrol fiyatlarının düşüşü kadar değil. Rusya ekonomisi büyümeye devam ediyor. Kısa ve orta vadede Rus ekonomisinde kalkınma garanti altına alındı.

-Savunma alanında ABD kadar harcama yapamayız. Rusya, savunmaya 46 milyar dolar ayırıyorken ABD, bu alanda 2018 yılında 700 milyar harcama yapmayı planlıyor. Rusya, ordusunun gelişimine dikkat edecek ancak silahlanma yarışına girmeyecek. Ordumuzu geliştirirken, bütçemize zarar vermeyeceğiz.

-(Rusya ve ABD'den her birinin ellerindeki nükleer füze başlıklarını azaltmalarını öngören START anlaşması)  Rusya ana füze anlaşmalarından çekilmedi. Bunu yapan ABD'ydi. Nitekim ABD, Romanya'da Aegis füze kalkanını aktif hale getirdi. ABD, bu anlaşmadan de-facto olarak çekildi. Rusya ise bunu yapmayacak.

"Doping skandalında Rusya da kısmen suçlu"

-Rus sporcularla ilgili doping skandalının Rusya'daki seçim kampanyası nedeniyle çıkarıldığından şüphe etmiyorum. Doping skandalında Rusya da kısmen suçlu, zira bunun için fırsat verdi. Atletlerimize haklarını uluslararası mahkemelerde savunma konusunda yardımcı olacağız. Dünya Dopingle Mücadele Ajansı (WADA) ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ile ilişkilerimizi sakin ve yapıcı bir şekilde geliştireceğiz.

“Trump'ın ciddi başarılar elde ettiğini görüyoruz"

-Rusya'nın ABD başkanlık seçimlerine müdahale ettiği suçlamalarının arkasında Trump muhalifleri var. Dolayısıyla Trump'ın Rusya ile ilişkileri iyileştirme eğiliminde kısıtlamalar var. Ancak, ilişkilerin normalleşeceğinden eminim.

Trump'ın çalışmalarını değerlendirecek kişi ben değilim ancak ciddi başarılar elde ettiğini görüyoruz. ABD'de Trump'ın çalışmalarını gayrimeşru göstermeye çalışıyorlar. Bunun kendi ülkelerine zarar verdiğini anlamıyorlar. Seçilmiş devlet başkanının imkanlarına zarar veriyorlar. Ne yapmamız gerekiyor? Tüm temasları keselim mi? Bu, dünya genelindeki bir uygulama. Temsilciler, adaylarla ve ekiplerle buluşuyor, kalkınma perspektiflerini istişare ediyor. Burada sıradışı olan nedir? Neden buna casusluk gözüyle bakılıyor?

"Rusya ve Ukrayna'nın yaşananları geride bırakacağından eminim"

-Ruslar ve Ukraynalılar, tek bir halk. Rusya ve Ukrayna'nın Kırım nedeniyle yaşanan mevcut zorlu durumu geride bırakacağından eminim. Kırım, 1954 yılında Ukrayna'ya Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Yüksek Konseyi'nin onayını gerektiren, o tarihte yürürlükte olan birlik mevzuatı ihlal edilerek verildi. Karar, Yüksek Konsey Prezidyumu tarafından alındı. Bu konuda daha fazla bir şey söyleyemeyeceğim, zira Kırım halkı kararını verdi.

-Suriye’deki krizin acısını en çok çeken Türkiye. Zira Türkiye, çok sayıda Suriyeli göçmeni kabul ediyor.

"ABD, Esad’a karşı kullanabileceğini düşündüğü için Irak’a geçen militanları vurmuyor"

-Irak'a militanların geçtiğini söylüyoruz. Amerikalı partnerlerimize militanların gittikleri noktaları söylüyoruz. Hiçbir tepki yok. Bunun nedeni ne? Nedeni şu: Bu militanları (Suriye Devlet Başkanı Beşar) Esad'a karşı savaşmaları için kullanabileceklerini düşünüyorlar. Bu belki yolların en basiti fakat aynı zamanda en tehlikelisi.