OHAL kararnamesiyle kapatılan KONUTDER'in başkanlığını yürüten Ömer Faruk Çelik, kapatılma kararıyla ilgili olarak "Siyasi herhangi bir amaç taşımadığımız için bu derneğin uzun süre kapalı kalacağına ihtimal vermiyorum. Yetkililerle de iletişime geçtik" diye konuştu.
Darbe girişimini düzenlediği ileri sürülen 'FETÖ' ile ilişkili olduğu gerekçesiyle yüzlerce dernek, sendika, vakıf, yurt ve okulun kapısına kilit vuruldu. Dün Resmi Gazete’de tam liste açıklanan ve kapatılmasına karar verilen kurumlar arasında Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) de yer alıyor.
Hürriyet'ten Gülistan Alagöz'ün haberine göre, Markalı konut üreten ve sektörün önde gelen 24 inşaat şirketinin üye olduğu dernek 2011’de kurulmuştu.
Bugüne kadar siyasi hiçbir eylem içinde bulunmadıklarını söyleyen KONUTDER Başkanı Çelik kapatılma kararı ile ilgili şunları söyledi: “Dernek olarak bugüne kadar inşaat ve gayrimenkul sektörüne destek sağlamak adına çalıştık. Siyasi herhangi bir amaç taşımadığımız için bu derneğin uzun süre kapalı kalacağına ihtimal vermiyorum. Yetkililerle de iletişime geçtik. Ülke bu kadar ciddi bir süreçten geçerken dernek üyeleri hakkında kesin bir değerlendirmede bulunmam zor.”
OHAL kararnamesiyle kapatılan dernek, okul ve vakıfların illere göre listesi
Darbe girişimini lanetlemişti
KONUTDER üyeleri, bugüne kadar 250 binin üzerinde konutun inşaasına imza attı. Türkiye ekonomisine yılda yaklaşık 3 milyar dolarlık bir katma değer yaratan KONUTDER üyesi firmalar, yaklaşık 50 bin kişiye de doğrudan ve dolaylı olarak istihdam sağlıyor.
KONUTDER 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer vermişti:
“KONUTDER olarak, milletin meclisine bomba atan, kendi vatandaşına kurşun sıkan bu darbe girişimini lanetliyoruz. Birlik ve beraberlik darbeye ‘darbe’ vurmuştur. İlk başta milli iradesini ortaya koyan milletimiz, darbeye karşı duran ve kararlılık sergileyen başta Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız olmak üzere tüm siyasilerimiz, hainlere destek vermeyen ordu mensuplarımız, güvenlik güçlerimiz ve basın kuruluşlarımızla gurur duyuyoruz. Bu güçlü birlik ve irade, topyekûn tüm milletimizi içine almalı ve kutuplaşmaları, ayrımcılıkları da bertaraf etmelidir. Gerilimin azalacağı, diyalogların artacağı, herkesin inancını özgürce yaşayacağı bir Türkiye temennisiyle; gündeminden darbe kelimesinin kalktığı bir ülkenin ekonomisinin büyüyeceğine ve her alanda daha iyi günlerin bizi beklediğine inancımız tamdır.”
