Gündem

“NYT'deki isimsiz mektup, tonu itibariyle Fuat Avni'nin 'korkma titre' diye biten tweet'lerini hatırlattı"

"Türkiye'de olsa muhtemelen mektubu yırtar, parçaları yakar, küllere gömerdiniz"

09 Eylül 2018 16:37

Evrensel yazarı Ceren Sözeri, New York Times (NYT) gazetesinde yayımlanan ve Beyaz Saray'daki Donald Trump'tan duyulan rahatsızlığı belritildiği isimsiz makaleye ilişkin olarak, "Benzetmek gibi olmasın bana tonu itibariyle biraz Fuat Avni’nin “korkma titre” diye biten tweet’lerini hatırlattı" dedi. 

Sözeri, bugünkü yayılanan köşesinde, bu olayında Türkiye'de gerçekleşmesi durumunda mektubu yırtıp atmak zorunda kalınacağını belirterek, "Zira, değil mektubun içeriği hakkında haber yapmak, ortaya çıkarsa, onu getiren postacının kardeşinin bakkalından alışveriş yapmanız dahi darbeye karışmak suçuyla aylarca hapiste kalmanıza neden olabilirz ifadesini kullandı.

Sözeri'nin yazısının ilgili bölümü şöyle: 

Varsayalım büyük bir gazetede editörsünüz. Sabah işe geldiniz masanızda bir zarf. Açtınız. Saray’ın danışmanlarından biri tarafından kaleme alınmış, içeride bir grup olarak başkana direndiklerini, o gidene kadar kendilerini onun kötü eğilimlerini engellemeye ve demokratik kurumların korunmasına adadıklarını yazıyor. Türkiye’de olduğunuz için muhtemelen mektubu yırtar, parçaları yakar, külleri gömer, üstüne de kireç dökerdiniz. Zira, değil mektubun içeriği hakkında haber yapmak, ortaya çıkarsa, onu getiren postacının kardeşinin bakkalından alışveriş yapmanız dahi darbeye karışmak suçuyla aylarca hapiste kalmanıza neden olabilir.

Neyse ki olay burada değil Amerika Birleşik Devletleri’nde geçiyor. Trump’ın ekibinden olduğunu söyleyen üst düzey bir yetkilinin, ismini vermeden, yazdığı makale geçen hafta New York Times gazetesinin yorum (op-ed) sayfasında yayımlandı. Makalenin dilinden yazarın kendisini isimsiz bir kahraman olarak sunduğu açık, esas sorunun Trump’ın “ahlaksızlığı” olduğunu en baştan ortaya koyuyor, ardından özellikle dış politikadaki dengesizliklerini, dakikalar içinde değişen fikirlerini hale yola koymak için nasıl canla başla mücadele ettiklerini anlatıyor. Yazar Beyaz Ev’de ikili bir başkanlık olduğunu açıklıyor ancak kendilerinin derin devlet olmadığını amaçlarının devletin istikrarını korumak olduğunu vurguluyor. Nitekim, Anayasa’nın 25. maddesine dayanarak başkanın azledilmesinin de gündeme geldiğini ancak kimsenin anayasal bir krize sebebiyet vermek istemediğini de belirtiyor. Beyaz Ev’de devleti her şeyin önünde tutanların sessiz bir direnişte olduğunu müjdeliyor fakat makaleyi esas değişimin vatandaşların bir kişinin lehine olan etiketleri sıyırıp atmasıyla gerçekleşeceğini söyleyerek bitiriyor. Benzetmek gibi olmasın bana tonu itibariyle biraz Fuat Avni’nin “korkma titre” diye biten tweet’lerini hatırlattı.