Gündem

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevinin 9. gününde

İhraç edildikleri işlerini geri istedikleri için eylemde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın eylemi 129. gününü geride bıraktı

18 Mart 2017 02:03

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın  Ankara’da Yüksel Caddesi’nde “İşimi istiyorum” eylemi 129’uncu, açlık grevleri 9. gününde.

Gülmen ve Özakça, 11 Mart’ta süresiz ve dönüşümsüz açlık grevine başlayacaklarını duyurdular.  9 Mart’ta gözaltına alındılar. Açlık grevine gözaltında başladılar.

Altı gün gözaltında kaldıktan sonra 14 Mart’ta serbest bırakıldılar ve Yüksel Caddesi’ne geri döndüler.

13.00- 18.00 saatleri arasındaki eylemlerini artık 24 saat devam ettiriyorlar. Gün içinde dönüşümlü olarak dinlenmeye ayrılıyorlar ancak alanda ikisinden biri mutlaka kalıyor.

Bianet’te yer alan habere göre, Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilen akademisyen Gülmen ve öğretmen Özakça ile 9. günündeki açlık grevini ve çağrılarını anlattı. Kamu emekçilerine “Kazanırsak hepimiz için kazanmış olacağız” derken direnişe destek çağrılarını yineledi.

 

Gülmen: Duyarlılığın daha yüksek olduğu yeni bir sürece girdik

 

Gülmen de Özakça da açlık grevine başlayacaklarına dair Meclis’te yaptıkları basın açıklamasının ardından gözaltına alınmalarını “açlık grevini engellemeye yönelik” olarak yorumluyor. Gözaltına alınmasının ardından alana dönen Gülmen alandan izlenimlerini şöyle aktardı:

“Daha yerleşmiş durumdayız, sandalyelerimiz, masalarımız var. Polis müdahalesi ile karşılaşmadık, olağan seyrinde devam ediyor.

“Açlık grevinden dolayı insanların ilgisi yoğunlaştı. 13.00 ve 18.00’de yaptığımız açıklamalara devam ediyoruz. Geceleri de ateş yakıyoruz, ziyaretçilerimiz oluyor, gelip geçenlerin ilgisi oluyor. Dostlarımız, direnişin destekçileri bizi yalnız bırakmamaya çalışıyorlar. Duyarlılığın daha yüksek olduğu yeni bir sürece girdik.”

 

Özakça: Ateşin etrafında toplanıyoruz

 

Özakça da “nöbetleşe kalan destekçilerimiz bizimle birlikte, bizi yalnız bırakmıyorlar” dedi. Özakşa şöyle devam etti:

“Almamız gelen sıvı, tuz, şeker gibi ihtiyaçlarımızı hatırlatan refakatçilerimiz oluyor. Açık alandayız, hava soğuk, kar, yağmur var. Açlıktan kaynaklı üşüme de oluyor, üstümüzü battaniye ile örtüp sandalyede oturuyoruz. Geceye doğru ateş yakıp sabaha dek ateşle ısınmaya çalışıyoruz.

“Ateşin etrafında insanlarla birlikte güzel bir hava oluşuyor. Bizi moral oluyor. Coşkumuzu arttırıyor.”