Gündem

MHP Genel Başkanlığı adaylığına yeşil ışık yakan Meral Akşener'den olağanüstü kurultay çağrısı

"Ne Arınç ne de Gül ile herhangi bir görüşme yapmadım"

30 Kasım 2015 12:29

MHP'de genel başkanlık için adı geöen Meral Akşener, adaylığa yeşil ışık yaktı. "Ben ve arkadaşlarım ülkücü iradenin bize yükleyeceği her türlü sorumluluğu almaya hazırız" diyen Meral Akşener de, Sinan Oğan ve Koray Aydın'dan sonra olağanüstü kurultay çağrısı yaptı. Akşener, "Olağanüstü kurultay talebimiz bir hesaplaşma ilanı değil, topyekun doğrulma ve iktidar seferberliğidir. Geçmişe takılıp geleceği kaybedemeyiz" dedi.

Bülent Arınç ve Abdullah Gül ile bir araya geldiği iddialarına da cevap veren Akşener, "Ne Bülent Arınçla ya da başka bir siyasetçiyle bir araya gelmedim. Herhangi bir toplantıya katılmadım, herhangi bir görüşme yapmadım. İddianın benim tarafımdan yalanmasına rağmen devam etmesini şaşkınlıkla karşılıyorum" dedi.

Akşener'in açıklamalarından satır başları şöyle:

"Parti tüzüğümüzün bizlere tanıdığı demokratik bir hak olan olağan üstü kurultay talepleri medyada geniş bir şekilde yer aldı.

Sayın başkan tarafından reddedildi. Kurultayın 2018’de yapılacağını açıkladı. Üst kurul delegelerimize noter onaylı dilekçe vermeleri çağrısında bulunuyoruz.

Olağanüstü kurultay talebimiz bir hesaplaşma ilanı değil, topyekun doğrulma ve iktidar seferberliğidirGeçmişe takılıp geleceği kaybedemeyiz.

Geçmişe takılıp geleceği kaybedemeyiz. Tarihin kaybettikleri tarihi gerçekleştirenlerdir. Tüm kalbimle inanıyorum ki delegelerimiz MHP’de bir ilki başaracaklar. Olağanüstü kurultayımızı iktidar yürüşümüzü başlatacaktır. İnanıyoruz ve biliyoruz ki iktidarın tek alternatifi MHP’dir. MHP partilerden bir parti değildir, üç bin yıldır tarih sahnesinde yer alan büyük Türk milletinin büyük yol arkadaşıdır. Hiçbir mensubumuz MHP’den daha büyük ve daha önemli değildir. Tesadüfen bir araya gelmiş insanlar değiliz, canlarını fade etti arkadaşlarımız partimiz için.

Parti için muhalefet olarak değerlendiremeyiz bunları. Ne kıracak kalbimiz, ne dışlayacak ülküdaşımız var. Biz kirli ve gizli senaryoların bozulması için kararlıyız. Türkiye’nin geleceği söz konusu olduğunda girdiğimiz mücadeleye kazanmak ve kaybetmek üzerinden bakmayız ve bakmaya müsade etmeyiz.

MHP’nin içine düştüğü durum Türkiye’nin içine düştüğünden farklı düşünülemez. İsimlerin tek tek bir önemi yoktur, ırmağa akan yüreklerin önemi vardır.

Kadın ve gençlerimizin aktif ve etkin olarak partimizin karar organlarında yer alması sağlanacak. Nefret dili parti içi ve dışı siyasetten uzak tutulacak. Peygamber efendimizin ‘birbirimizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız’ hadisi rehberimiz olacak. 

Milliyetçiği politikalarına geçirilmeyen milletler varlığını sürdüremez. Millet, her şey bitti denilen anlarda hiçbir şey bitmediğini, en son Türk her şey bitti demeden hiçbir şeyin bitmediğini kanıtlanmıştır. Ben ülküdaşlarıma güveniyorum, ne mutlu Türk’üm diyene!

 

"Her türlü sorumluluğu almaya hazırım"

 

Öncelikle üst kurul delegelerimizin kimse üstünde değildir. Dolayısıyla gerekli imzalar toplandığı takdirde herhangi bir yargı mecriine müracat etmeden, delegelerin kararının geçerliliği olacağına inanıyorum.

Bu konuyu defalarca twitter üzerinden yazmama rağmen bu iddialar devam etti. Öncelikle Sapanca değildi, Manyas’ta görüştüğüm iddia edildi. Sonra Sapanca’ya getirildi. Sapanca’da ya da başka bir yerde ne Bülent Arınçla ya da başka bir siyasetçiyle bir araya gelmedim. Herhangi bir toplantıya katılmadım, herhangi bir görüşme yapmadım. İddianın benim tarafımdan yalanmasına rağmen devam etmesini şaşkınlıkla karşılıyorum.

Ben ve arkadaşlarım ülkücü iradenin bize yükleyeceği her türlü sorumluluğu almaya hazırız. Diğer arkadaşlarıma başarılar diliyorum, MHP’de görev yapan her arkadaşımızın aday olmaya hakkı vardır. Bugün ben adayım diyen arkadaşlarımız ve yarın diyecek arkadaşlarımıza başarılar diliyorum."