Gündem

Meclis'te '15 Temmuz' oturumu "Bir yumruk olabiliriz" temennisiyle başladı, polemiklerle sona erdi

"Yapılmaması gereken ne varsa yapıldı"

15 Temmuz 2017 16:04

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından 15 Temmuz'da düzenlenen darbe girişiminin yıl dönümü dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) "özel oturum" düzenlendi. TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın "Partiler olarak ayrı olabiliriz ama aynı bilekteyiz. Gerektiğinde bir yumruk olabiliriz" temennisiyle başlayan oturum, polemiklerle sona erdi. 

İstiklal Marşı'nın ardından ilk konuşmayı İsmail Kahraman yaptı. "Darbenin engellenmesinde en büyük pay Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın milletimizi meydanlara çağırması olmuştur. Lider nasıl olmalıdır sorusunun cevabını en açık şekilde verdi" diyen Kahraman, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile bir anılarını da paylaştı. Kahraman, şunları kaydetti:

"Size bir anektodu aktarmak isterim. Özgür (CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel Özel) Bey’in o zaman ceketi yoktu. 3 grup başkanvekili beraber oturduk. Ahmet Gündoğdu bey geldi, Özgür Bey’e 'Birazdan televizyoncular gelir, çekim yapılır ben ceketimi sana vereyim' dedi. Özgür Bey 'hay hay' dedi ceketi aldı. Ve güzel bir konuşma yaptı. Kaderde milli görüş gömleğini giymek de varmış."

Kahraman’ın ardından AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP Genel Başkanı yerine Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sırasıyla konuşma yaptı.

"Yenikapı ruhuna layık olamayanlar, onlar ancak kontrollü ruhlarla bir arada olabilir"

Başbakan Binali Yıldırım, bugün yeniden Meclis’te birarada olmalarını, darbeye karşı koyan halka borçlu olduklarını vurgulayarak, şunları söyledi:

"15 Temmuz iman dolu çılgın Türklerin tankları ezdiği gündür. 15 Temmuz bir işgal hareketini milletin çıplak elleriyle erittiği gündür. Milletim korkmadı, zafer korkmayanlarındır. 15 Temmuz gecesi ikinci kurtuluş mücadelesi başlatıldı. 15 Temmuz’da destanların en güzeli yazıldı. 15 Temmuz’da millet ilk kez darbelere boyun eğmedi."

Yıldırım, adını anmadan Kemal Kılıçdaroğlu'na gönderme yaparak sözlerine şöyle devam etti:

"Türk ordusu bugün 15 Temmuz öncesine göre çok daha güçlüdür. Türk ordusu aziz milletin ordusudur. Türkiye her inançtan, her kültürden oluşan bir millettir. FETÖ’nün ağzıyla konuşanlar, 15 Temmuz ruhunu hissedemeyenler, Yenikapı ruhuna layık olamayanlar, onlar ancak kontrollü ruhlarla bir arada olabilir."

Başbakan Yıldırım: FETÖ'nün ağzından konuşanlar, ancak kontrollü ruhlarla bir arada olabilir

"Yapılmaması gereken ne varsa yapıldı"

Yıldırım'dan sonra CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu söz aldı.CHP'yi Gülen cemaati ile ilişkilendiren "Darbe Komisyonu" raporunu eleştiren Kılıçdaroğlu, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) 15 Temmuz'la ilgili olarak verdiği bilgilerin tatmin edici olmadığını kaydetti. "Darbe girişiminden hemen sonra üç önemli noktaya dikkat çekmiştik. Hukuk içinde hesaplaşma yapalım demiştik. Hızla normalleşme süreci içine Türkiye sokulmalı demiştik" ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Ne yazık ki bu süreçte yapılmaması gereken ne varsa yapılmıştır. Soruşturmaların uzanacağı noktalar, müdahalelerle engellenmiştir. Darbe komisyonu, sorumluluğu savuşturma çabası içine girmiştir. Meclis'in yetkileri elinden alınmıştır. Darbeyle mücadelede başarı ve kalıcılığın en önemli şartı darbenin siyasi ayağının ortaya çıkarılmasıdır. Ancak bu çabaların önü bilinçli olarak kapatılmaktadır.

"Darbecileri devletin en yüksek noktalarına yerleştirenlerin hesap vermesi sağlanmadan, darbeyle hesaplaşma yapılamaz. FETÖ bu güce bir günde erişmedi. TSK'nın vatansever kadrolarını tasfiye edip FETÖ'cüleri yerleştirenler teşhir edilmelidir."

Kılıçdaroğlu: O savcılar neden görevden alındı?

"Tutsak' polemiği"

Kılıçdaroğlu'ndan sonra söz alan HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım'ın "Aslında 4 Kasım öncesi ve sonrasında iktidar sahiplerinin demeçlerinde çok net ortaya çıktığı üzere siyasi operasyonlarla tutsak edilmemiş olsalardı, Eş başkanlarımız Sayın Yüksekdağ ve Sayın Demirtaş bu kürsüden selamlanacak değil, hitap edecek liderlerdir" ifadesine TBMM Başkanı İsmail Kahraman tepki gösterdi.

“Sayın Yıldırım, Türkiye’de tutsak yok. Bu noktada buna benzer sözler milli birlik ve bütünlüğü zedeleyen sözlerdir" diyen Kahraman, sözlerine "Türkiye anarşizme müsaade etmeyecek bir ülkedir. Türkiye’de tutsak yoktur. Hukuki terimlerle konuşun. Yargılama ve mahkum vardır” diye devam etti.

Kendisine sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aylardır mahkemeye çıkarılmayan bir parti genel başkanına değinseniz daha saygın bir iş yapardınız. Sizin, benim darbe ihtimaline dair söylediklerime cevaben söylediklerinizi anlamakta güçlük çekiyorum. Biz bir darbe ihtimaline dikkat çekerken siz yine şimdi düşündüğünüz gibi düşünüyordunuz."

HDP: Eş başkanlarımız 'tutsak' edildi
TBMM Başkanı: Anarşizme izin yok!

Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na eleştiri

MHP lideri Devlet Bahçeli de  "kontrollü darbe" söylemi üzerinden CHP'yi eleştirdi. Bahçeli, "FETÖ kalkışmasına kontrollü darbe demek aklın inkarı, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır" dedi. 

Bahçeli şöyle konuştu:

"15 Temmuz öncelikle bir darbe girişimidir. Ayrıca planlayıcıları ve tetikçileri belli olan iblisane bir işgal denemesidir. 15 Temmuz FETÖ kalkışmasına kontrollü darbe demek her şeyden önce aklın inkarı, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır. 15 Temmuz'da çatısı altında bulunmaktan onur duyduğumuz TBMM defalarca bombalanmış kurşun yağmuruna tutulmuştur. Bir avuç yılan milletimize ateş saçmıştır. 15 Temmuz tarifsiz bir ihanettir. Bir yanda terör örgütü ve arkalarındaki efendileri vardır."

Bahçeli'den 'kontrollü darbe' söylemine eleştiri:
Aklın, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır