Kocaeli Barış Platformu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, çözüm sürecine ilişkin olarak, "İş çığırından çıktı" açıklamasına "Çözüm süreci bu topraklarda adaletin, barışın kardeşliğin inşa edilmesi için yıllar sonra yakalanmış önemli bir fırsattı. Hükümeti ve PKK’yı silahlı çatışmaları derhal durdurmaya ve çözüm sürecini devam ettirmeye çağırıyoruz" dedi.
Kocaeli Barış Platformu'nun açıklaması şöyle:
2.5 yılık çözüm süreci durmuştur. Sürecin siyasal kaygılara endeksli olması bu sonucu yaratmıştır, sorumluluğunu inkar eden siyasi tarafların tarihe hesap veremeyeceği ortadadır. Çözüm sürecinin bitme noktasına ulaşmadan evvel yapılabilecekler vardır, bunu sivil toplum olarak taraflara bırakmadan yapabiliriz.
Çözüm süreci bu topraklarda adaletin, barışın kardeşliğin inşa edilmesi için yıllar sonra yakalanmış önemli bir fırsattı. Bu sürecin başlamasıyla göğüsler genişledi, umutlar yeşerdi. Ancak son günlerdeki gelişmeler 2.5 yıldır yaşanan çatışmasızlık ortamını bitirmekle kalmayıp geri dönülmesi çok zor olacak vahim bir ortama kapı aralamaktadır.
Hükümeti ve PKK’yı silahlı çatışmaları derhal durdurmaya ve çözüm sürecini devam ettirmeye çağırıyoruz.
Bugüne dek farklı ve hatta karşıt pozisyonda yer alanların birlikte ses vermelerinin ve barışa sahip çıkmalarının önemli olduğunu düşünüyor ve toplumun tüm kesimlerini de siyasi yönelişleri ne olursa olsun geri dönüşü olmayacak can kayıpları ve toplumsal ruh halinin bozulması tehlikesine karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz.
Yanacak canlardan sonra yıllardır süren bu sorunun ve çatışmanın çözümü yine çözüm masası ise dökülen kanların ve artacak düşmanlıkların sorumlusu olmanın vebalini kim üstlenebilir?
Gün siyasi pozisyon alma, rakibine üstün gelme, muhalifliği arttırma günü değil anlayışı, çözümü, adaleti, barışı yükseltme günüdür. Herkes söylediği sözlere, attığı adımlara, yaptığı saldırılara dikkat etmelidir, zira bunlar dönüşü mutlak bir çözüm masasında kendisini zor duruma düşürebilir.
Çözümün acilen sağlanması için elinde silah olanın siyasete müdahale etmemesi, siyaset yapanın da elinde silah olmaması gerekir. Demokratikleşme olmadan ne Kürt sorunu çözülür ne de barış yaşama biçimine dönüşür. Eşit vatandaşlık temelinde hakların kalıcılığı teminat altına alınmalıdır. Barışın yol alması, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlemesi için demokratik bir anayasayı ivedi olarak hayata geçirmeliyiz.
Bu amaçla çatışan tarafları ve toplumun tüm kesimlerini siyasi pozisyonlarını bırakıp çözümü ve barışı öncelemeye, savaşı daha da derinleştirmemek ve çatışma ortamını kızıştırmamak için nefret dilini kullanmamaya davet ediyoruz. Taraflar arasındaki sorunların temeli olan güven bunalımının samimi adımlarla her iki tarafça giderilmesi gerekir. Silahsızlanmayı sağlayacak güven eksikliğini devlet gidermelidir. PKK çözüm sürecini hâkimiyet arttırma vesilesi olarak kullanmamalı, çekilmeyi tamamlamalı ve silahsızlanmalıdır.
Çözüm süreci TBMM iradesinde ilerletilmelidir. Çatışmaların yaşanması sürecin bittiğini göstermez, toplumun tüm kesimleri sürecin devamı için ısrarcı olmalıdır. Yeniden çatışmasızlık tanzim edilmeli, barış için atılan adımlardan geriye gidilmemeli, 3. Göz, izleme kurulu vb. organlar ile süreç kontrolden çıkmamak ve barışa ulaşmak üzere kurgulanmalıdır. Öcalan’ın diyalog kanalları yeniden tesis edilmelidir. Çatışma çözümlenmesinde şu an için zorluk olsa da yapılması gereken çatışmanın dondurulması ve durdurulmasının ivedilikle sağlanmasıdır. Gündelik siyasetin barış üzerindeki gölgesinin kaldırılması ve siyasal aktörlerden bir bölümünün dışlanmasına son verilmesi gerekmektedir.
