Gündem

"Kanuni salağın tekiydi" diyen Prof. Şengör özür diledi, gazetecilere tepki gösterdi

"Ben hiçbir tarihi şahsiyete hakaretamiz laf söylemeyecek kadar akıl sahibiyim"

05 Mart 2018 13:57

Prof. Dr. Celal Şengör, “Piri Reis’in hayatındaki en büyük talihsizliği Kanuni Sultan Süleyman gibi bir salağın zamanında doğmuş olmasıdır” ifadesinden dolayı özür diledi. İlgili sözlerini haberleştiren gazeteciler için "düşük kültür seviyeli" diyen Şengör, sözlerine "Bundan sonra Habertürk dışında hiçbir gazete veya televizyona hiçbir haber veya röportaj vermeyeceğim" diye devam etti.

İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi ve Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şengör, dünyanın ilk atlası olarak bilinen el yazması kitabın tanıtım toplantısında Kanuni Sultan Süleyman'a 'salak' demişti. Toplantıda bulunan Habertürk yazarı Fatih Altaylı da bu ifadenin bilinçli söylendiğini ifade etmişti.

Şengör, Habertürk'te bugün (5 Mart 2018) "Bu bir deneydi ama özür dilerim" başlığıyla yayımlanan yazısında şu ifadeleri kullandı:

"Bu hafta size Cuvier’yi anlatacaktım. Ancak geçen çarşamba Ptolemaios (İslam bilim çevrelerinde Batlamyus) Atlası’nın tanıtımı toplantısının Türk basınına yansıması için Fatih Altaylı’yla yaptığımız küçük bir deney beklediğimizden de fena bir sonuç verince size bu atlası tanıtmak görevi gene bizlere düştü.

"Ben hiçbir tarihi şahsiyete hakaretamiz laf söylemeyecek kadar akıl sahibiyim. Kanuni benim beğenmediğim, devletimizin çöküşünün temellerini atmış bir padişahtır. Bunda tereddüdüm yok. Ama “salak” kelimesini bilhassa seçerek Türk basınının bunu haber yapıp Ptolemaios Atlası’ndan da bahsetmesini temin etmek istemiştim.

"Gazetecilerimiz ise düşük kültür seviyeleri nedeniyle sadece bu kelimeyi haber yaparak o muazzam atlası ve onu kurtaran Fatih Sultan Mehmed’i es geçtiler (salağı anladılar ama coğrafyayı anlayamadılar). Fatih bunun detaylarını geçen cumartesi yazdı.

"Bu deneyle milletimizin bazı üyelerini ne yazık ki üzmek zorunda kaldık, kendilerinden özür dilerim. Ancak gazete ve gazetecilerinin seviyesini de bu sayede bir kez daha gördüler. Bundan sonra Habertürk dışında hiçbir gazete veya televizyona hiçbir haber veya röportaj vermeyeceğim. Söylediklerimi anlayacak, tahsilli ve kültürlü bilim muhabirleri tutana kadar."