Gündem

İstanbul'da dün neler yaşandı, yağmur sele nasıl dönüştü; uzmanlar ne dedi, vatandaş ne tepki verdi?

Dünkü yağış 106 yılın en yüksek 3’üncü yaz yağışı oldu

19 Temmuz 2017 09:25

İstanbul’da dün adeta gök delindi, bardaktan boşanırcasına yağmur yağdı. Sabah işe gidiş saatine denk gelen yağış, hayatı felç etti. Milyondolarlık bütçelerle yapılan metro, metrobüs, tramvay ve tüneller su altında kaldı. Saat 12.00’ye kadar metrekareye 91 kilogram yağış düştü. Bu da 106 yılın en yüksek 3’üncü yaz yağış değeri oldu. Silivri’de metrekareye düşen 128 kilogram yağış, Ekim 1985’te ölçülen en yüksek yağış miktarını geride bıraktı.

İstanbul’da önceki gece başlayan sağanak yağış sabah saat 07.00’den itibaren etkisini artırdı. Yağış nedeniyle trafik durma noktasına geldi. Yollardaki su birikintileri nedeniyle trafik ilerleyemezken, birçok araç yolda kaldı. Kavşak ve viyadükler suyla kaplandı, bazı metrobüslere su doldu, metro, metrobüs ve tramvay duraklarını su bastı.

Yollarda kalan ve sahiplerince bırakılan araçları kaldırmak çekiciler yoğun bir şekilde çalıştı. Kentte ulaşımda yaşanan sorunların dışında birçok iş yeri, çarşı ve iş hanını su bastı. Sağanak, yol üzerindeki bazı ağaç ve direkleri de devirdi.


Hava ulaşımı da aksadı

İstanbul hava sahası üzerine yoğunlaşan elektrik yüklü bulutlar olarak adlandırılan CB bulutları (Cumulonimbus) pilotlara zor anlar yaşattı. Atatürk Havalimanı’na inemeyen uçaklar havada tur atmak zorunda kaldı. Yakıt kritiğine giren uçaklar başka havalimanlarına yönlendirildi.



Üsküdar: TRAFİK kazalarına da yol açan şiddetli yağışta araçlarında mahsur kalanlar olurken, bazı vatandaşlar işe yürüyerek gitmeye çalıştı. Üsküdar’da ise bir vatandaşın iş yerine yüzerek gitmesi sosyal medyada paylaşıldı.

32 yılın en yağmurlu günü 

İstanbul’a dün düşen yağış miktarı, 32.5 kg olan temmuz ortalamasını geride bıraktı. İstanbul’da 16 Ekim 1985 tarihi 125.5 kilogramlık yağışla, tüm zamanların ‘en yağışlı’ günüydü. DHA’nin meteorolojik ölçüm istasyonlarından derlediği bilgiye göre günün ilk yarısında Silivri’de metrekareye 128 kilogram yağış düştü. 

İstanbul’un bazı ilçelerinde metrekareye düşen yağış miktarları şöyle: Üsküdar 108, Beykoz 85, Sarıyer 80 kilogram. Kırklareli Babaeski’ye 107.3, Lüleburgaz’a 64.7, Tekirdağ Çorlu’ya 77, Süleymanpaşa’ya 67, Hayrabolu’ya 65 ve Malkara’ya 62 kg yağış düştü.


Hassasiyetle aşarız

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş, “Endişemiz şu, toprak doyduğu için yağacak olan yağmur tamamen alt bölgelere, çukur bölgelere, denize yakın bölgelere inebilir. Hassasiyet gösterilirse bu sıkıntıyı hep birlikte aşarız. Hatırlanırsa, yıllar önce Londra’da istasyonları su, sel basmıştı. Şunu mutlulukla söyleyebilirim, çok şükür bir can kaybı olmadı” dedi. 

Trakya'da da etkili oldu

Kırklareli’nin Babaeski ilçesinde 40 ev ile 20 iş yerini su bastı. Sağanak yağış, Edirne, Tekirdağ, Çanakkale ve Balıkesir’de hayatı olumsuz etkiledi. 


106 yılın en yüksek 3'üncü yaz yağışı

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Meteoroloji Laboratuvarı Başkanı Adil Tek, afete dönüşen yağışla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Saat 12.00'ye dek metrekareye 91 kg yağış düştü, bu son 106 yılın en yüksek 3’üncü yaz yağış değeri. İklim değişikliğine bağlı yağış düzensizliklerine eklenen bir ekstrem olarak kayıtlara geçti. Kuzeyden gelen serin hava ve yüksek deniz suyu sıcaklıkları birleşince ‘süper hücre’ dediğimiz yapılar oluşuyor ve bu da şiddetli yağışlara neden oluyor." 

Aşırı selde beton etkisi

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, İstanbul’daki sel felaketini aşırı betonlaşmaya ve yeşil alanların azaltılmasına bağladı. Bozoğlu, şöyle devam etti: “Deniz kıyısındaki şehirlerde aşırı iklim olaylarının yaşanacağı uyarılarına rağmen Türkiye’de risk yönetilmedi. Biz riski değil afeti yönetmeye çalışıyoruz. Aşırı yağışlar öncesinde kanalizasyonların, menfezlerin ve bağlantı noktalarının temizlenmesi gerekiyor. Ancak görülüyor ki İstanbul’da bu hazırlık yapılmamış. Kanalizasyondan çıkan pis su kentin her tarafına yayıldı. Yağış olduğu zaman suyu tutabilecek yeşil alana ve toprağa ihtiyaç var. Kent merkezinde toprağı ve yeşil alanı ne kadar azaltırsanız selin etkisini o kadar çok arttırırsınız. Böyle olduğu için sel suları toprağa değil evlerin, metronun ve işyerlerinin içine doldu..”

İklim değişikliği durdurulmalı

Greenpeace Akdeniz Kampanyalar Sorumlusu Özgür Gürbüz, sel baskınlarını küresel iklim değişikliğine bağladı. İklim değişikliği durdurulmazsa bu olayların daha sık yaşanacağını belirten Gürbüz, “Bilimsel çalışmalar, iklim değişikliğinin sel, kuraklık, don ve fırtına gibi aşırı hava olaylarının sayısını ve şiddetini arttıracağını belirtiyor” dedi.

Boyu 1.60'tan kısalar sokağa çıkmasın

İSTANBUL ve çevresinde yaşanan sel felaketi, sosyal medyanın gündeminde ilk sırada yer aldı. İşte sosyal medyayı sallayan paylaşımlardan bazıları...



- Habertürk meteoroloji uzmanı: Boyu 1.60’tan kısa olanlar sokağa çıkmasın uyarısı yapılsa daha iyi
- Niagara şelalesi olsa beğenirdiniz ama burası bu sabah Gayrettepe metro durağı!

-Usta şuradan bir Kadköy alır mısın?

- Metro bekliyorsun, İDO geliyor
- Metrobüse bile havuz yapmışlar. Daha ne isteyelim!
- İstanbul Valiliği’nden “şemsiyeye gerek yok yanınıza mayo alın, mayosuz çıkmayın” uyarısı geldi.
- Şu anda Mecidiyeköy “Yüzerek 30 dakika”