Dünya

İskoçya'nın bağımsızlık talebine İngiltere'den yanıt

AB'den ayrılmamak adına bağımsızlık referandumunda 'Hayır' oyu kullanan İskoçya'da Brexit kararının ardından ayrılıkçı talepler yeninden yükselişte

17 Mart 2017 00:54

Birleşik Krallık Başbakanı Theresa May, İskoçya bölgesel yönetiminin ikinci bağımsızlık referandumu talebiyle ilgili olarak "Birlikte çalışmamız gerekiyor, ayrılmamız değil." dedi.

Referandum talebiyle ilgili açıklamalarda bulunan May, "Bence Avrupa Birliği (AB) ile gelecekteki ortaklığımız için İskoçya ile birlikte doğru anlaşmayı elde etmek üzere çalışmalıyız." diye konuştu.

"Birlikte çalışmamız gerekiyor, ayrılmamız değil." ifadesini kullanan May, Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılma (Brexit) sürecinde ülkenin bir bütün olarak en iyi anlaşmayı sağlamaya odaklanması gerektiğini vurguladı.

İskoçya bölgesel yönetimi Başbakanı Nicola Sturgeon ise merkezi hükümetin İskoçya'nın ikinci bağımsızlık referandumu talebini geri çevirmesinin bağımsızlık için başlı başına bir gerekçe olacağını söyledi.

BBC İskoçya'ya konuşan Sturgeon, "Westminster'in (merkezi hükümet) demokratik olarak seçilmiş İskoç hükümetinin ve İskoç parlamentosundaki çoğunluğun önünü tıkama hakkı olduğunu düşünmesi, bağımsızlık için özlü bir gerekçe teşkil eder." dedi.

Strugeon, "Tarih bir gün bugüne dönüp baktığında, bunu birliğin kaderinin belirlendiği gün olarak görebilir." diye konuştu.
 

"Bu yöndeki her talep reddedilecek"
 

Birleşik Krallık'ın İskoçya'dan Sorumlu Devlet Bakanı David Mundell, İskoçya'nın başkenti Edinburgh'da bugün basına açıklamalarda bulunmuş ve merkezi hükümetin İskoç bölgesel hükümeti ile ikinci bağımsızlık referandumu için herhangi bir müzakereye girmeyeceğini bildirmişti.

2014'te yapılan ilk bağımsızlık referandumunun sonucunu hatırlatan ve bugün de koşullarda herhangi bir değişiklik olmadığını savunan Mundell, "Böyle bir referandum için ne halk desteği var ne de politik destek. Dolayısıyla herhangi bir tartışmaya veya müzakereye girmeyeceğiz. Bu yöndeki her talep şimdilik reddedilecek." diye konuşmuştu.
 

Referandum 2018 sonu veya 2019 başında olabilir
 

İskoçya bölgesel yönetimi Başbakanı ve ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) lideri Nicola Sturgeon, pazartesi Edinburgh'ta düzenlediği basın toplantısında, İskoçya'da ikinci bağımsızlık referandumunun yapılması için yasal süreci gelecek hafta bölgesel parlamentoda başlatacağını ilan etmişti. Sturgeon, referandum tarihi olarak 2018 sonbaharı ile 2019 ilkbaharı arasını işaret etmişti.

Sturgeon, Brexit sürecinde İskoçya'nın kendi konumuyla ilgili olarak merkezi hükümete önerdiği alternatiflerin dikkate alınmadığını belirtmiş ve ülkesinin ikinci kez bağımsızlık referandumuna gitmesi halinde bunun sorumlusunun Londra'daki merkezi hükümet olacağı uyarısında bulunmuştu. Referandumun yapılabilmesi için İskoç Parlamentosunun referandum kararının, Londra'daki merkezi hükümet tarafından da onaylanması gerekiyor.

Birleşik Krallık'ın referandum mekanizmasını düzenleyen yasaları İskoçya'ya kendi başına referandum yapma hakkı tanımıyor. Referandum için İskoçya ile Londra'daki merkezi hükümet arasında özel bir anlaşma imzalanması gerekiyor. 2014'te yapılan ilk bağımsızlık referandumu için 2012'de bu tür bir anlaşma imzalanmıştı.
 

AB faktörü
 

Birleşik Krallık'tan ayrılmayı 2014'te referanduma götüren ancak bağımsızlık için yeterli çoğunluğu sağlayamayan İskoçya'da hükümet, Brexit oylamasının ardından ikinci bir bağımsızlık referandumunu gündeme almış ve yeni bir halk oylaması tasarısını tartışmaya açmıştı.

Ülkedeki ilk bağımsızlık referandumunda merkezi hükümetin, "Birleşik Krallık'tan ayrılmak AB'den de ayrılmak anlamına gelir" şeklindeki tehdidinin de etkisiyle halkın yüzde 55'i Birleşik Krallık'ta kalmaktan yana oy vermişti.

İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda'dan oluşan Birleşik Krallık'ta geçen yıl yapılan AB referandumunda halkın yüzde 52'si Brexit'ten yana oy kullanmıştı .

İngiltere ve Galler'de Brexit oyları ağırlıktayken, İskoçya'da halkın yüzde 62'si, Kuzey İrlanda'da da yüzde 55,8'i AB üyeliğinin devamı yönünde oy vermişti.

Birleşik Krallık'ta Theresa May başkanlığındaki hükümet, ülkenin AB'den ayrılma sürecini resmen başlatacak olan Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesini bu ay içinde işletmeyi planlıyor.