Gündem

'İşçi kiralama' tasarısı Bakanlığın 2013 raporunda: Ücretlerde azalma, artan iş kazası riski ve işçi simsarlığı

Meclis Genel Kurulu’nda başlayacak görüşmeler, haftaya ertelendi

09 Nisan 2016 15:07

Özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi verilmesini öngören yasa tasarısının Meclis Genel Kurulu’nda başlayacak görüşmeleri, haftaya ertelendi. Tasarıya yönelik tepkiler ve eylemler ise sürerken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2013 tarihinde  ‘Özel İstihdam Büroları Aracılığa ile Geçici İş İlişkisi Çalışma Meclisi Hazırlık Toplantısı Raporu’ adıyla yayımlanan, ‘dünyadaki kiralık işçilik’ uygulamalarına ilişkin değerlendirilmelerin yapıldığı raporda “Ücretlerde azalma, artan iş kazası riski ve işçi simsarlığı” ifadeleri yer aldı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 2013 tarihinde hazırlanan ‘Özel İstihdam Büroları Aracılığa ile Geçici İş İlişkisi Çalışma Meclisi Hazırlık Toplantısı Raporu’ rapurunu okumak için tıklayın

İlgili yasanın 2009 senesinde görüşüldüğü ve dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kısmen veto edildiği bilgisininde yer aldığı raporda, özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi “İşçi, işçiyi istihdam eden ve resmi işveren olan büro ile işçiyi çalıştıran ve iş emirlerini veren üçüncü işletme arasındaki üçlü iş ilişkisi’ olarak tanımlandı.

Özel istihdam büroları yasalarının uygulamalarına yapılan eleştiriler de dile getirilerek şöyle dendi:

“Küreselleşme sonucu rekabet ortamında ayakta kalma mücadelesi olarak çalışma hayatında sıkça dile getirilen esnek çalışma biçimlerinin bir türü olan özel istihdam büroları aracılığı ile geçici iş ilişkisini işverenler ihtiyaçlarına daha çabuk ve etkili olarak cevap verebildikleri için desteklemekte; işçi kesimi ise klasik iş ilişkileri yapısında tahribata ve işçi simsarlığına yol açtığı için eleştirilmektedir. “

Çeşitli nedenlerle 245 özel istihdam bürosu faaliyetlerine son verildiği belirtilirken “Türkiye’de özel istihdam bürolarına çalışma izni verildiği 2004 haziran ayından itibaren büroların hızlı bir gelişme göstererek sayılarının yıldan yıla arttığı görülmüştür. 2013 yılı itibariyle 578 özel istihdam bürolarına izin verilmiş olup faaliyetlerine devam etmekte olan büro sayısı 333 olarak gerçekleşmiştir.” dendi.

Raporun sonuç bölümünde ise şu ifadelere ver yerildi:

“İki gün süren çalışma sonucunda, işçi temsilcileri, işverenler temsilcilerinden farklı olarak, çalışma hayatının geçmişten gelen tecrübeleri dikkate alındığında, özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisine karşı bir duruş sergileyip, bunun uygulanabilir olmadığını, hali hazırda işgücü piyasasının taşeronlaşma gibi sorunlarını çözmede kendiliğinden sorunlu olan bir iş ilişkisinin yasalaşmasının çalışanların aleyhine bir durum yaratacağını ve kölelik düzeni getireceğini belirtmişlerdir. “

BirGün’de yer alan habere göre, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Tasarısı’nın görüşmelerinin tamamlanmasının ardından bu hafta Genel Kurul gündemine getirilmesi beklenen kiralık işçilik tasarısı, önceki gece AKP’nin grup önerisinin kabul edilmesiyle ikinci sıradan dördüncü sıraya alındı. ‘İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’nın görüşmelerine, ön sıraya alınan üç tasarının görüşmelerinin tamamlanmasının ardından, haftaya başlanması bekleniyor.

‘Özel İstihdam Büroları Aracılığa ile Geçici İş İlişkisi Çalışma Meclisi Hazırlık Toplantısı Raporu’nda yer alan diğer ayrıntılar şöyle:

 

İş güvenceleri yok

ÖİB işçilerinin büyük kısmı işinden memnun değil ve kısa süreli işlerde çalıştıkları için iş güvenceleri yok. Ekonomik ve finansal krizle birlikte işlerini ilk kaybedenlerin, geçici olarak çalışan bu işçiler olduğu tespit edilmiş durumda. Ekim 2008 sonrasında, 4 ila 6 ay içerisinde 100 bin-150 bin ÖİB işçisi işini kaybetmiş.

Bakanlığın raporunda, gelir güvencesi sağlanmadan ÖİB’ler aracılığı ile geçici iş ilişkisi kurulmasının ev işçilerinin mevcut sorunlarının çözümü bir yana, sorunlarının ağırlaşmasına yol açabileceği belirtiliyor. Rapora göre, geçici işin yaygınlaştırılması gibi esneklik politikalarının İspanya gibi ülkelerde yarattığı olumsuz etkileri gösteren çalışmalar da mevcut.

 

İş kazası riski daha fazla

 

Rapora göre, ÖİB işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği riskler hakkında en az bilgi verilen çalışan grupları arasında. Belçika, Fransa ve Hollanda’da yapılan araştırmalar, ÖİB işçilerinin diğer işçilere kıyasla daha fazla işçi sağlığı ve iş güvenliği risklerine maruz kaldıklarını ortaya koyuyor. Belçika’da ÖİB işçileri için iş kazası riski, diğer çalışanlar için olan riskin iki katından fazla. Fransa’da oluşturulan iş kazaları endeksinde ortalama iş kazası oranı 1,94 iken, ÖİB işçileri için bu oran 6,10.

 

Ücretleri daha az

 

Bakanlığın raporunda, ücret bakımından pek çok ülkede ‘eşit ücret’ ilkesi benimsenmiş olsa da, emsal çalışanlar ile kıyaslandığında ÖİB işçilerinin daha az ücret aldıkları da ifade ediliyor. Örneğin Almanya’da ÖİB işçilerinin ücretleri yüzde 30 daha az. Birleşik Krallık’ta ise ÖİB işçilerinin ücreti, diğer işçilerinin ücretinin yalnızca yüzde 68’ine denk geliyor. Kanada’da da ÖİB işçileri, yüzde 40 daha az ücret alıyor.

İlgili Haberler