Gündem

"Hürriyet Cansu Çamlıbel'in yazısını kaldırdı; 3 ay sonra iktidar izin verdi Hande Fırat'ınkini iftiharla sundu"

"Fırat 3 ay önce de gerçeği biliyordu, henüz yüksek yerlerden gereken izinler verilmemişti"

05 Kasım 2018 11:52

Sözcü yazarı Can Ataklı,  Hürriyet'in Washington Temsilcisi Cansu Çamlıbel'in 'Yanlış anlaşılma mı, Halkbank mı?' başlığıyla  3 Ağustos'ta yayımlanan ancak Hürriyet, tarafından siteden kaldırılan haberini hatırlattı. Çamlıbel, Ankara’nın ABD’li rahip Andrew Brunson karşılığında Halkbank’ı hedef alan 2 yeni soruşturmanın sonlandırılmasını talep ettiğini yazmıştı. Can Ataklı, Hürriyet'in Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın da ABD'li rahip Andrew Brunson'a karşılık, Halk Bankası olayının kapatılması talebini, 3 Kasım'da kaleme aldığını, Fırat'ın bu yazıyı iktidarın izniyle yazdığını iddia etti. Ataklı, "Hande Fırat 3 ay önce de gerçeği biliyordu. Ama yazılması için henüz yüksek yerlerden gereken izinler verilmemişti. Yeni Türkiye böyle bir yer artık" vurgusu yaptı. 

TIKLAYIN - Hürriyet, Washington Temsilcisi Cansu Çamlıbel'in 'Brunson pazarlığı' yazısını kaldırdı

"Yeni Türkiye böyle bir yer artık"

Can Ataklı 'Yeni Türkiye'de AKP'nin izniyle gazetecilik yapıldığını savunarak Hürriyet'in aynı tespiti yazan iki temsilcisine farklı muamele ettiğini, iktidardan izin aldığını iddia etti. Can Ataklı'nın tespitleri şöyle: 

"İkisi gazeteci.

İkisi de kadın.
İkisi de Hürriyet Gazetesi'nde çalışıyor.
Biri Washington temsilcisi.
Diğeri Ankara temsilcisi.
İkisi de farklı tarihlerde aynı konuyu yazıyorlar.
Biri bu yılın 3 Ağustos'unda yazıyor o yazıyı.
Diğeri 3 Kasım'da kaleme alıyor aynı konuyu.
3 Ağustos'ta yayımlanan yazı 'tepeden gelen emirle' hemen kaldırılıyor.
Tam üç ay sonra aynı gün yazılan diğer yazı ise okurlara iftiharla sunuluyor.
Merak edenlere konuyu biraz daha açayım.
'Papaz krizi' yaşadığımız günlerde gerçek ve bağımsız gazeteciler iktidarın Amerika ile çirkin pazarlıklar yaptığını anlatmaya çalışıyordu.
Papazı Amerika'ya göndermek için 'Halk Bankası olayının artık kapatılması' talep ediliyordu.
Bu pazarlık doğru düzgün medyada yer alırken yandaş medya 'Erdoğan'ın Amerika'ya fırça attığını, Trump'ı dize getirmek üzere olduğunu' ileri sürüyordu.
Ancak 3 Ağustos'ta ne olduysa oldu Hürriyet'in Washington Temsilcisi Cansu Çamlıbel'in yazısı dikkatten kaçıverdi.
Çamlıbel'in yazısında Erdoğan'ın Trump'tan Halk Bankası olayını artık kapatmasını istediği açıkça dile getiriliyordu.
Saray bu bilginin yayınlanmasından çok rahatsız olmuştu.
Basılı gazete için bir şey yapılamadı ama Çamlıbel'in yazısı internet sitesinden apar topar kaldırıldı.
Aradan üç ay geçti. Türkiye kamuoyunun bildiğinin aksine Amerika'nın önünde boyun eğdi, istekler yerine getirildi.
Elbette bizim de “ricalarımız” olacaktı.
Fetullah Gülen ve çetesinin iadesi değildi bu rica, Halk Bankası olayının artık kapatılmasıydı.
Amerika alacağını aldığı için bu ricayı bu kez geri çevirmedi.
Erdoğan da bunu 'Milletime müjde' diyerek Amerikan gazetesine makale olarak yazdı.
Hürriyet'in Ankara temsilcisi de artık iznin çıktığını görerek 3 ay önce Washington temsilcisinin imzasıyla yazılan yazıyı yazdı.
Herhalde Hande Fırat 3 ay önce de gerçeği biliyordu.
Ama yazılması için henüz yüksek yerlerden gereken izinler verilmemişti.
Yeni Türkiye böyle bir yer artık."


Can Ataklı'nın "Yeni Türkiye’de medya, gerçeği ancak Saray izni ile yazabiliyor" başlığıyla (5 Kasım 2018) yayımlanan yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz