Gündem

HSYK'da '17 Aralık savcıları Gülen'e 1 gün önce bilgi verdi mi' sorgulaması

Zekeriya Öz ve Celal Kara hakkında, soruşturma dosyasının UYAP’a kaydedilmemesi ve basına bilgi sızdırılması iddiasının araştırılmasına karar verildi

12 Temmuz 2014 20:33

17 Aralık savcıları ile ilgili Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) 7 Ocak’ta yaptığı toplantıda sunulan iddialar arasında savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara’nın "operasyondan bir gün önce Fetullah Gülen’e bilgi verdikleri intibası uyandırdıkları" suçlaması da yer aldı.

HSYK’nın 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu yapan savcılar Celal Kara ve dönenim İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Zekeriya Öz hakkında ilk incelemeyi nasıl başlattığı ortaya çıktı. HSYK 3. Dairesi'nin, Adalet BakanıBekir Bozdağ’ın operasyon sonrası yaptığı “Suç duyurusunda bulunuyorum”  açıklamasının ve bunun yanı sıra avukatFatih Aysan’ın 23.12.2013’te verdiği dilekçe ile iddiaları değerlendirmek için bir araya geldiği öğrenildi.

HSYK 3. Dairesi'nin savcılar hakkında yaptığı ilk değerlendirme toplantısında o dönem savcılar hakkında gazetelere yansıyan iddiaların gündeme taşındığı öğrenildi. İddialar arasında avukat Aysan’ın dilekçesinde yer alan “Savcılar Celal Kara ve Zekeriya Öz’ün operasyondan bir gün önce Fetullah Gülen’e bilgi verdikleri intibası uyandırdıkları” iddiası da yer aldı.

Yapılan ilk oylamada, savcılar hakkında kısmen inceleme izni çıkarken, kurulun oy çokluğu ile reddettiği “savcıların operasyondan bir gün önce Fetullah Gülen’e bilgi verdikleri intibası uyandırdıkları” iddiasına Bakan Bozdağ’ın itiraz ettiği, bunun üzerine yapılan yeniden oylamada bu kez 3. Daire, bu iddiayı oy birliği ile reddetti.

İşte kurulun savcılar hakkında 7. 01.2014’te yaptığı ilk toplantıdaki iddialar:

"İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Zekeriya Öz ve aynı yer Cumhuriyet Savcısı Celal Kara hakkında ihbarı kapsayan Avukat Fatih Aysan imzalı 23.12.2013 tarihli dilekçe ile “hükümetten operasyon ile ilgili suç duyurusu”, “Bozdağ: suç duyurusunda bulunuyorum”, “soruşturma HSYK genelgesine aykırı” şeklinde çeşitli basın yayın organlarında çıkan haber yazıları incelendi,

İddia;

Başsavcı vekili Öz ve Savcı Kara’nın kamuoyunda yolsuzluk ve rüşvet operasyonu 1.dalga olarak bilinen , İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, taraflı davranarak usul ve yasaya aykırı işlem yaptıkları,

Savcı Öz hakkında basındaki iddialar kurul gündemine taşınmış

Bu cümleden olarak (A) Başsavcı vekili Öz’ün, (1) “Ben Ergenekon’u bitirmişim, Başbakanı da bitireceğim” dediği, (2) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan istemiş olduğu terfinin verilmemiş olması nedeniyle soruşturmayı başlattığı, (3) İstanbul Laleli’deki lüks bir otelde kat çıkılması ve İstanbul Samatya’daki bir cafeye ruhsat alınması dahil bazı işleri yapmak için defalarca Fatih Belediyesi Başkanı ile görüştüğü, ancak taleplerin karşılanmaması nedeniyle Fatih Belediye Başkanı'nın da şüpheli sıfatıyla ile yer aldığı ve soruşturmanın başlatıldığı, (4) İstanbul Emniyeti'ne giderek yeni atanan kolluk görevlilerini tehdit ettiği

 

Savcı Kara’ya yöneltilen suçlamalar

 

(B) Savcı Kara’nın (1) Soruşturmada 4 bakanın isminin geçmesine rağmen HSYK’nın “soruşturma usul ve esasları başlıklı” 10 nolu genelgesi ve Anayasa’nın 83 ve 100. maddelerine aykırı olarak Başsavcı'ya bilgi vermemesi, (2) Yer yönünden yetkisi olmadığı halde TOKİ, Halk Bankası ve Fatih Belediye Başkanı hakkında soruşturma yürüttüğü, (3) üç ayrı soruşturmayı ilgisi olmadığı halde birleştirdiği ve gizlilik kararı aldığı (4) Halk Bankası'ndaki devlet sırrı niteliğindeki belgelere el koyduğu,

 

'Operasyon öncesi Gülen’e 
​bilgi verdikleri intibası'

 

 

(C) Başsavcı vekili Öz ve Savcı Kara’nın (1) 17.12.2013 tarihinde icra edilen arama, el koyma ve gözlatı işlemi başlatılmadan bir gün önce Fetullah Gülen’e bilgi verdikleri intibası uyandırdıkları, (2) Soruşturma dosyasını UYAP’a kaydetmedikleri, (3) Ülke ekonomisine , iç ve dış siyasetine , idari yapılarında olumsuz sonuçlara neden olabilecek soruşturma hakkında Başsavcı'ya ve yürütme organının ilgili birimlerine bilgi vermedikleri, (4) Gözaltına alınan Halk Bankası Müdürü ve diğer ilgililer hakkında bir kısım medya organlarına soruşturma dosyasında bulunan bilgi , belge ve fotoğrafları vererek soruşturmanın gizliliğini ihlal ettikleri..."

 

Bozdağ’ın itirazı üzerine

 
 
Kurul, söz konusu iddialarla ilgili savcı Kara hakkındaki tüm iddiaların, Başsavcı vekili Öz hakkındaki “Ben Ergenekon’u bitirmişim, Başbakanı da bitireceğim, dediği, Fatih Belediye Başkanı'na giderek çeşitli işler için görüştüğü ve İstanbul Emniyeti'ne giderek yeni gelen polisleri tehdit ettiği iddialarının incelenmesine" oy çokluğu ile karar verdi. Toplantıda her iki savcı hakkındaki soruşturma dosyasını UYAP’a kaydedilmemesi ve basına bilgi sızdırdıkları iddiasının araştırılmasına karar verildi.
 
Öte yandan, iki savcının "Fethullah Gülen’e bilgi verdikleri" yönündeki iddia somut bir delile dayanmadığı gerekçesiyle reddedildi. Bunun üzerine Bakan Bozdağ’ın savcılar hakkında inceleme izni verilmeyen konulara da verilmesi için itiraz ettiği, itiraz üzerine yapılan toplantıda ise bu hususların incelenmesine yer olmadığı ikinci kez görüşülerek oy birliği ile reddedildi.