Gündem

Hidayet Karaca ve tutuklu polisler hakkındaki tahliye kararı iptal edildi

32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin yeni hakimi Karaca ve tutuklu polisler hakkındaki tahliye kararının 'yok hükmünde' sayılmasına karar verdi

28 Nisan 2015 20:08

32 Asliye Ceza Mahkemesi'nin yeni hakimi, mahkemenin Hidayet Karaca ve 63 polis sanık için verdiği "tahliye kararları" nın 'yok hükmünde' sayılmasına karar verdi.

Hakim Mustafa Başer’in HSYK tarafından açığa alınmasının ardından geçici olarak görevlendirilen Hakim Erdoğan Şimşek'in İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin tahliye kararlarını yeniden ele alındı. Mahkemenin önceki tahliye kararlarının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bu tahliye kararlarını yok hükmünde sayılmasına karar veren Şimşek, kararın sonuç bölümünde de kararın kesin olduğu vurguladı.

Soruşturmalara bakan Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca tutuklu şüphelilerin tahliye kararlarının "yok hükmünde" sayılması talep edilen kararda, bu kararların İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan infaz edilmeden geri istenmesi ve ayrıca tahliye müzekkerelerini teslim alıp cezaevine faks çekmeyen yetkililer hakkında yapılan suç duyurusunun geri alınmasının talep edildiği belirtildi.

 

Asliye Ceza Mahkemeleri’nin soruşturma aşamasında tutuklama ve tahliye kararları verme yetkisi yok

 

Kararda, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın şüphelilerin tahliye kararına yönelik bu kararın "yok" sayılması yönündeki talebini hukuki olarak irdelendiğinde öncelikle mahkemenin hazırlık soruşturmasında tahliye yetkisinin bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir. Bu cümleden olarak öncelikle asliye ceza mahkemelerinin hazırlık soruşturması devam ederken tahliye konusunda karar verilip verilmeyeceğini yürürlükte kanun hükümleri çerçevesinde değerlendirmek gerekmektedir" dendi.

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 3. maddesiyle mahkemelerin görevlerini belirlendiği ifade edilen kararda, "CMK 3., 5235 sayılı yasanın 10. ve 11. maddeleri ve diğer mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde hazırlık soruşturmalarında hakim tarafından verilmesi gerekli kararları almak, işleri yapmak, bunlara karşı yapılan itirazları incelemek münhasıran Sulh Ceza Hakimliği’ne aittir. Bu cümleden olarak Asliye Ceza Mahkemeleri’nin soruşturma aşamasındaki işler ile ilgili olarak tutuklama ve tahliye kararları verme yetkileri olmadığı aşikardır" denildi.

 

Yok hükmünde sayılmalı

 

Kararda, "reddi hakim kararını" veren İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi’nin bu kararının, "dosyanın soruşturma aşamasında olduğu, dosyanın mahkemede bulunmadığı, dosyanın görevli ve yetkilisinin Cumhuriyet Başsavcılığı olduğu, hukuk sistemimizde cumhuriyet savcılarının reddi müessesesinin olmadığı, somut olayda hakimin reddi konusunu teşkil edecek hukuki bir durumun bulunmadığı" kaydedilerek şunlar ifade edildi:

"Hakimin reddi talebini değerlendiren İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararı ve mahkememizin kararı hukuki dayanaktan bu nedenlerle yoksundur. Mahkememizce verilen 25 Nisan 2015 tarihli müteferrik karar ile mahkememizce verilen tahliye kararı mahkememizin görevsiz bulunması nedeniyle yok hükmünde sayılması gerektiği anlaşılmıştır."

"Tahliye kararının yok hükmünde sayılmasına karar verilip bilahare tahliye kararlarının Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan bila infaz (infaz edilmeden) istenilmesine karar verilmiştir."

 

Kararın kesin olduğu vurgulandı

 

Kararın hüküm bölümünde, "Mahkememizin 25 Nisan 2015 tarihli kararının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğundan tahliye kararlarının yok hükmünde sayılmasına, şüphelilerin tahliye kararlarının bila infaz istenilmesi için müzekkere yazılmasına" karar verildiği belirtildi. Ayrıca yine açığa alınan Hakim Mustafa Başer’in tahliye kararlarını yerine getirmesi için İnfaz Savcılığı’na gönderdiği yazının da yok hükmünde sayılması kararlaştırıldı. Kararın sonuç bölümünde, kararın kesin olduğu vurgulandı.