Yaşam

Güler Sabancı: Eğitimi çocukların özgüvenini ve yaratıcılığını köreltmeden geliştirmek gerek

Sabancı Vakfı’nın düzenlediği Filantropi Semineri’nin 10'uncusu yapıldı

05 Aralık 2017 17:09

Sabancı Vakfı’nın düzenlediği Filantropi Semineri’nin 10’uncusu Sabancı Center’da yapıldı. Hayırseverlik alanındaki gelişmeleri gündeme getirme amacıyla, ‘‘Eğitimde Yeni Yaklaşımlar: Merak Et, Hayal Et, Keşfet’’ başlığıyla düzenlenen seminerde yeni nesil öğrenme modelleri üzerine çalışmalar yapan Paul Collard ve Selçuk Şirin konuk oldu. Açılış konuşmasını Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın yaptığı seminerde Creativity, Culture and Education (Yaratıcılık, Kültür ve Eğitim) Vakfı’nın kurucusu Paul Collard ve New York Üniversitesi Öğretim Görevlisi Selçuk Şirin, 21’inci yüzyıl becerileriyle donanmış, hayal eden, merak eden ve keşfeden nesiller yetiştirmenin ipuçlarını ve kendi deneyimlerini paylaştı. Moderatörlüğünü gazeteci Şirin Payzın'ın yaptığı seminerde konuşan GülerSabancı, “Dijitalleşmeyle birlikte bu yeni dünya ve yeni çalışma düzeni, başka yetkinlikler ve donanımlar istiyor. Seminerimizin başlığını bu düşüncelerle belirledik: ‘Eğitimde Yeni Yaklaşımlar: Merak Et, Hayal Et, Keşfet’. Eğitimi buna göre tasarlamak, çocukların özgüvenini ve yaratıcılığını önce ailede, ardından da okulda köreltmeden geliştirmek gerekiyor” dedi.

Sabancı, Filantropi Semineri’nin ilkini 10 yıl önce düzenlediklerini belirterek, “Bu seminerler ile sivil toplumdaki yeni yaklaşımları gündeme taşımak ve filantropinin toplumsal gelişmeye sağlayabileceği katkıları paylaşmak istedik. Sabancı Vakfı olarak, filantropinin küresel boyutta değişen ve gelişen anlayışını ve toplumun hangi ihtiyaçlarına yanıt vermesi gerektiğini gündeme taşımayı önemsiyoruz. Hem bu gelişmelerden hem de kendi deneyimlerimizden öğrendik ki; hayırseverlik, sadece kaynak sağlamak ya da bağış yapmak değildir. Hayırseverlik, aynı zamanda eşitlik için çalışmak demektir.  Her türlü kaynağı sivil toplumun gelişmesi ve bireylerin haklarına sahip çıkması için kullanmak gerekiyor. Bu nedenle faaliyetlerimizin odağına toplumsal konularda eşitsizliklerle mücadeleyi ve sivil toplumu güçlendirmeyi aldık” dedi.

Semineri her yıl olduğu gibi bu yıl da 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü ile aynı haftada yaptıklarını belirten Sabancı, “Tüm bireylerin insan haklarından eşit yararlandığı bir toplum için herkese görev düşüyor. İnsan haklarından bahsediyorsak; en temel hakkın da kadın-erkek ayrımı olmaksızın ‘Eğitim Hakkı’ olduğunu biliyoruz” dedi.

“Paylaşımı ve yaratıcılığı teşvik eden okul ikliminde öğrencileri hazırlamak mümkün”

Teknolojik gelişmelerin iş hayatından toplumsal yaşama pek çok alanda ihtiyaçları yeniden şekillendirdiğini belirten Sabancı, “Dijitalleşmeyle birlikte bu yeni dünya ve yeni çalışma düzeni, başka yetkinlikler ve donanımlar istiyor. Seminerimizin başlığını bu düşüncelerle belirledik: ‘Eğitimde Yeni Yaklaşımlar: Merak Et, Hayal Et, Keşfet’. Eğitimi buna göre tasarlamak, çocukların özgüvenini ve yaratıcılığını önce ailede, ardından da okulda köreltmeden geliştirmek gerekiyor. Bunu sağlamak için sivil toplum, aileler, öğretmenler ve karar vericiler olarak herkese görev düşüyor. Çocukları 21’inci yüzyıl becerileri ile donatmak için eğitimde yeniliklere açık olmalı ve yaygınlaştırılacak modeller geliştirmeliyiz” dedi.

Eğitimin niteliğini iyileştirirken kalıcı ve etkili öğrenme ortamlarının nasıl yaratılacağına da odaklanmak gerektiğini belirten Sabancı, “21’inci yüzyıl becerilerinin gelişmesi için eğitimin içeriği kadar ‘okul iklimi’nin de dönüşmesi gerekiyor. Olumlu bir okul iklimi; öğrencilerin, öğretmelerin, ebeveynlerin ve okul yöneticilerinin işbirliğine dayanıyor. Paylaşımı ve yaratıcılığı teşvik eden bir okul ikliminde öğrencileri geleceğe hazırlayarak, toplumsal gelişmeye katkıda bulunmak mümkün. Bu nedenle, Sabancı adı taşıyan bir okulumuzda okul ikliminin iyileştirilmesine yönelik pilot bir çalışma başlattık. Okulu bir bütün olarak ele alıp, sadece öğrencinin akademik başarısını değil, aynı zamanda sosyal duygusal gelişimini de desteklemeyi hedefliyoruz. Bunu yaparken öğretmenlerin, okul yöneticilerinin ve velilerin de sürece katılımını önemsiyoruz. Bu pilot çalışmayla ortaya çıkacak modelin ülke genelinde diğer okullara da yaygınlaştırılmasını umuyoruz” dedi.