Spor

Fikret Orman: Gezi Parkı en çok Beşiktaş’ı etkiledi

Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, Gezi Parkı’nda yaşanan olayların en çok Beşiktaş’ı etkilediğini ifade etti

08 Haziran 2013 12:58

Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, "Gezi Parkı ile ilgili çıkan olaylar, en çok da bizim ilçemizi etkileyen olay. İnşaat makinelerini alıyorlar, kırıyorlar. Polis, o makineleri oradan kaldırmamızı istedi. Biz de onun için bu olaylar bitsin de biz de işimize başlayalım diye gün sayıyoruz" dedi.

Konya Beşiktaşlılar Derneği'ni ziyaret eden Fikret Orman, ziyaretin sonrasında düzenlediği basın toplantısında kulübü büyük sorunlarla devraldıklarını, fakat bu sorunları mücadele ederek aştıklarını ifade etti. Kulübün geçen dönemlerinde finansal kriz yaşayarak batacağı yönünde endişelerin var olduğuna  dikkat çeken Orman, şöyle devam etti:

"Kimseden bağış toplamadan, yardım istemeden Beşiktaşlıların birlikte olmasıyla bu işlerin altından kalkılabileceği gözüktü. Beşiktaş sadece mali açıdan değil, piyasa güvenilirliğini de şu anda kazanmıştır. Bir sene önce hoca ararken hoca olmak istemeyenler ve gelmek istemeyenler, şu anda araya aracı sokup Beşiktaş'a teknik direktör olmak istiyorlar. Bu da başarılı bir süreç olduğunu göstermektedir."

 

İnönü Stadı ne olacak?

 

Yıkılıp yeniden yapılması planlanan İnönü Stadyumu ile ilgili açıklamalarda bulunan Orman, yaşadıkları süreci şöyle anlattı:

"Göreve geldiği dönemde stat izinlerinin alındığını zannediyordum. Hiçbir çalışma ve müracaat yoktu. Hükümetimizin desteği ile 14 ay izin için uğraştık. Sonuç olarak tüm izinlerini aldık. Stat iznini aldık inşaata başlayacağız ama malum bu Gezi Parkı ile ilgili çıkan olaylar en çok da bizim ilçemizi etkileyen olaylar. Orada inşaat makinelerini alıyorlar. Kırıyorlar. Bu sürecin bitmesi için emniyet o makineleri oradan kaldırmamızı istedi. Biz de onun için bu olaylar bitsin de biz de işimize başlayalım diye gün sayıyoruz. Beşiktaş, İnönü Stadyumu'nu bir senede yapmak zorundadır. Çünkü gelir kaybımız var. Bir sene sonra stat bittiğinde Beşiktaş en az rakipleri kadar gelir elde eden bir yapıya ulaşacak."

 

‘Ücret belirledik, uymayanlarla helalleştik’

 

Quaresma'nın gönderilmesi ile ilgili de konuşan Orman, şu iddialarda bulundu:

"Ekonomik sorunları mali disiplin getirerek aştık. Ortaya bir adalet koyduk. Herkes bana ‘Niye Quaresma'yı gönderdiniz?’ diye soruyor. 4 milyon Euro ücretle oynuyordu. Sözleşme gereği bu paraları hemen ödemek zorunda kalıyorsunuz. Çünkü ödemediğiniz takdirde bir ihtarname ile boşa çıkıyor. Hem istikbaldeki kontrat alacaklarını alma hakkı hem de ödediğiniz bonservis gideceği için ödemek zorundasınız. Fakat takım içinde yerli, milli her maç oynayan oyuncularımız ise 600 veya 700 bin liraya oynuyor. Bu arkadaşların da 2 senelik alacakları var. Bir yerde (Bugün bacağım ağrıyor oynamayacağım) diyen ve lig maratonunun yarısında takımda olmayan birisinin ücretini tam olarak ödemek zorunda olup öderken, öbür tarafta 50 maç oynayıp 2 senedir bekleyen bir yerden takım ruhu çıkmaz. Tavan ve taban ücreti belirledik ve uymayanlarla helalleşeceğiz dedik. Kabul etmeyen tüm oyuncularla helalleştik. Kimsenin bir lira parası kalmadı. Tabanda olanlarımızı da yukarı çıkardık."

 

‘Beşiktaş’ı yönetmek ciddiyet ister’

 

Beşiktaş eski başkanı Yıldırım Demirören'in siyah beyazlı kulübün kendisine olan 103 milyon lira borcunu hibe edeceği yönündeki açıklamaların sorulması üzerine Orman, şöyle dedi:

"Beşiktaş'ın defterlerini uzun süre incelettik. Beşiktaş'ı yönetmek ciddiyet ister. Yönetirken de bir tek Beşiktaş menfaati açısından bakmak zorundasınız. Hiç kimsenin bilmediği fakat benim bildiklerimle beraber bazı şeylerin Beşiktaş'a zarar vereceğine inanıyorum. Bu işi Sayın Demirören'i de mahkeme süreçlerine götürmek Beşiktaş'a bir kazandırmaktan daha çok tarih sayfasında Beşiktaş başkanı mahkemeye verildi diye anılmasın. O da bu parayı kendisi, bağışlayacağım diye ortaya koydu. Bağışlaması gerektiğini hep ifade ettik. Bugüne kadar da hep bu işe baktığım açı, ‘Sayın Demirören bu parayı bağışlasın. Beşiktaş'ın iç işleri Beşiktaşlılarla beraber kalıp, borcu daha aşağıya indirmek’ oldu. Görüşmeler de yaptık. Fakat icraat göremedik. Bu benim fikrim değil. Son 8 senede çok büyük ahlaki, maddi, çok meşhur Beşiktaşlılık duruşu her açıdan çok yıpranmıştır. Taraftar sayımızda artış değil, azalmalar olmuştur. Biz tekrar bunu ayağa dikiyoruz. Ondan beklediğimiz 2 şey var. Bir gölge etmemesini, ikincisini de bu parayı Beşiktaş'a biran evvel bağış yapmasını bekliyoruz. İşin özü budur. Ben kendim yıpranma pahasına da olsam Beşiktaş gereği bazı duruşları gösteriyorum. Artık Beşiktaşlılar da ben de sözün bittiği noktadayız."