Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Dicle Nehri kıyısındaki Kırklar Dağı Yaşam Konutları'nda yolsuzluk ve usulsüzlük yapıldığı, PKK’ya para aktarıldığı iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında 9 Ağustos'ta tutuklanan eski Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine itiraz etti.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında 3 ay önce tutuklanan Demirbaş, avukatları aracılığı ile kalıtımsal kan pıhtılaşması hastalığı nedeniyle cezaevinde kalamayacağına dair raporu nöbetçi mahkemeye sunarak, tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme, Demirbaş'ın adli kontrol kararıyla tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar verdi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tahliye kararına itiraz etti.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının koordinesinde Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, PKK’ya para aktarılması başta olmak üzere çeşitli iddialar kapsamında 5 Ağustos'ta Diyarbakır merkezli İstanbul, Mersin, Ankara, Antalya ve Aydın'da eş zamanlı operasyon düzenlenmişti.
Operasyonda, Dicle Nehri kıyısındaki Kırklar Dağı Yaşam Konutları'nda yolsuzluk ve usulsüzlük yaptıkları, PKK’ya para aktarılmasına yardımcı oldukları iddiasıyla gözaltına alınan 28 şüpheliden, eski Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş'ın da arasında bulunduğu 13 kişi tutuklanmıştı.
Hasan Cemal: Abdullah Demirbaş'ı tutuklamak cinayettir
Kızı kampanya başlatmıştı
Hastalığından dolayı cezaevinde kalamayacağına dair Adli Tıp Kurumu ve sağlık kuruluşları tarafından raporları bulunan Demirbaş'ın avukatları, ellerindeki raporlara kısa süre önce Adalet Bakanlığı'na başvurmuştu. Babası için kampanya başlatan Bergin Ezgi Demirbaş ise babasının hayati riski olduğunu, tutukluluğunun devam etmesinin yaşam hakkına yapılmış bir saldırı olduğunu belirtmişti. Demirtaş için başlatılan kampanyaya 5 binden fazla kişi imza atmıştı.
Tedavisine dışarıda devam edilecek Demirtaş'ta 2002 yılında hewrediter derin ven trombozutrombozu (kalıtımsal kan pıhtılaşması) hastalığı ortaya çıkmıştı. 'Derin ven trombozu' çoğu kez bacaktaki toplardamarlarda pıhtı oluşturuyor. Oluşan pıhtının bacak toplardamarlarını tıkanması sonucu bacakta şişlik, ağrı ve yürüyememe şikayeti oluşurken, pıhtının bulunduğu yerden kopup akciğere gitmesi ile akciğer embolisi olarak isimlendirilen nefes darlığı, öksürük ve göğüs ağrısı ile karakterize olan ve bazen ölümcül olabilen bir durum gelişebiliyor.
Demirbaş, 2009 yılında yapılan KCK operasyonlarında tutuklanmıştı. Cezaevi koşullarından dolayı durumu kötüye giden Demirbaş, 55 gün hastanede tedavi görmüştü. Demirbaş, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nin 05 Nisan 2010 tarihli hayati tehlikesi olduğunu belirten rapora binaen 14 Mayıs 2010 tarihinde serbest bırakılmıştı.
