Yaşam

Eşine keserle saldıran sanıktan hâkime: Salondaki dinleyiciler HDP'li

M.Ö. suçlamaları kabul etmediğini söyledi

31 Mayıs 2017 16:42

İstanbul Anadolu 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada imam nikahlı eşi S.C’ye keserle saldırarak darp etmekten tutuksuz yargılanan M.Ö, mahkemede yaptığı savunmada, eşinin doğru söylemediğini iddia etti. Duruşmayı izleyenlerin HDP’li olduğuna söyleyerek cezadan kurtulmaya çalışması dikkati çeken M.Ö. "Ailesinden bir kişi olmadığı halde dinleyici olarak katılan HDP üyeleri kendisini desteklemektedir. Bu salondakiler HDP’lidir" ifadesini kullandı.

Cumhuriyet gazetesinden Seyhan Avşar'ın derleme haberi şöyle:

Hatun Sürücü, Türkan Sarıkaya, S.C., Safiye Karakoç... Türkiye’de her geçen gün artan kadına yönelik şiddet mağduru kadınlardan yalnızca dördü. S.C. içlerinden şimdilik şanslı olanı. Çünkü henüz hayatta. Canına kast eden eşi ise tutuksuz yargılanıyor. Kadınların feryadını ne mahkemeler ne yetkililer duyuyor. 2017’nin sadece ilk 4 ayında 132 kadın erkekler tarafından öldürüldü.

1- Çocuklarım gördü

M.Ö’nün "kasten yaralama", "silahla tehdit" ve "ruhsatsız ateşli silah ile mermilerini bulundurmak" suçlamasıyla 4 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci duruşması önceki gün görüldü. M.Ö. suçlamaları kabul etmediğini söyleyerek "Olay sırasında çocuklarım evdeydi. Olayı gördüler. Katılan doğru söylemiyor. Kendisi olaydan hemen sonra abilerini aradı. Ancak ruhsatsız silah bulundurduğum doğrudur. Ailesinden bir kişi olmadığı halde dinleyici olarak katılan HDP üyeleri kendisini desteklemektedir. Bu salondakiler HDP'lidir" diye konuştu.

Keserle saldırdı

S.C. ise olay günü yaşananları şu sözlerle anlattı: "Buz dolabından su almıştım. Şişeyi tekrar yerine koyduğum sırada ‘neden bana vermeden içiyorsun?’ diyerek bana çıkıştı. Boğazımı sıkarak beni duvara dayadı. Bu sırada portmantoda ki silahı benim başıma dayadı. Böyle bir silahı olduğunu bilmiyordum. Çocuklarım korkudan babalarının ayağına kapandı. Bu sırada beni odaya götürdü. Keser getirdi. Keserle üzerime saldırdı. Beni de çocuklarımı da öldürmekle tehdit etti. Tabanca ile kafama vurup, çocuklarımı dövdü."

"Tutuklamadı"

Mahkeme hakimi, tanık çocukların bir sonraki celsede tanık olarak dinlenmesine karar verdi. Sanığın tutuklanma talebini ise reddetti. S.C.’nin avukatları çocukların pedagog eşliğinde dinlenmesini istedi. Mahkeme hakimi ise ‘gerek yok’ dedi. 
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede M.Ö.’nün eline geçirdiği keserle S.C.’yi darp ettiği, evde bulunan ruhsatsız silahın kabzasıyla yaraladığı belirtiliyor.

2- Azmettirenler beraat etti

Kardeşi Hatun Sürücü’yü 2005 yılında "makyaj yaptığı" için öldüren kandeşleri Ayhan Sürücü’yü azmettirdikleri gerekçesiyle yargılanan Mutlu Sürücü ve Alparslan Sürücü hakkında beraat kararı verildi. İstanbul Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen karar oturumunda savunma yapan Mutlu Sürücü’nün avukatı Eylem Kayabalı, "15 yıldır yapılan haberler ve benzeri yöntemlerle aile üzerinde baskı oluşturulmak istenmiştir. Müvekkilimin eşinin başı açıktır. Alevi meshebine mensuptur. Bozma gerekçesinde bahsedilen ‘aile meclisi’ kararı alınmasını gerektirecek bir yaşantıya sahip değildir. Beraat kararı verilmesini talep ediyoruz" dedi. Mahkeme de sanıkları mahkumiyete yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat ettirdi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İstanbul Temsulcisi Fidan Ataselim, "Hatun özgürlük istediği için öldürülmüştü. Duruşmada Hatun’u temsil eden avukat yoktu. Bizim de müdahilliğimiz kabul edilmedi" diye konuştu.

3- Müebbetten kaçamadı

Adana’da ayrıldığı kız arkadaşı Türkan Sarıkaya’yı (28) döverek öldüren Bünyamin Fikirdeşici’ye (30), müebbet hapis cezasına mahkum edildi. Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi, sanığa hiçbir indirim uygulamadı.

Bünyamin Fikirdeşici, 8 Şubat 2016’da otomobiliyle, bir mobilya şirketinde yönetici asistanı olarak çalışan Türkan Sarıkaya’yı alarak, kendine ait iş yerine götürdü. Sarıkaya, akşam, sanığın kardeşi tarafından baygın halde bulundu. Yüzünde darbe izi vardı. Sarıkaya’yı ailesinin evine bıraktı. Sarıkaya ise hastanede yedi gün süren ölüm kalım savaşını kaybetti. Sarıkaya’nın ölümünün, başının arka tarafına aldığı darbe sonrası oluşan künt kafa travmasına bağlı beyin kanamasından kaynaklandığı saptandı. Bünyamin Fikirdeşici, mahkemedeki savunmasında, Sarıkaya’nın alkol aldığını söyleyerek, “Kanında neden alkole rastlanmadığını bilmiyorum. Daha sonra kardeşimin arkadaşı Ali Can, geldi. Türkan’ı çekyata yatırmak isterken kayıp başını çekyatın ahşap kısmına çarptı, burnu kanadı. Türkan’a ben hiçbir şekilde vurmadım, şiddet uygulamadım. İlişkimizde gayet mutluyduk” dedi. Dava dün sonuçlandı. Beraatini isteyen sanık, ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezasına mahkum edildi.

4- Karakoç'u kadınlar uğurladı

İzmir’in Karabağlar ilçesinde eşinin yeğeni Abdullah K. (20) tarafından öldürülen Safiye Karakoç, (28) dün kadınlar tarafından son yolculuğuna uğurlandı. Karakoç, Karşıyaka’daki Doğançay Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Safiye Karakoç, altı ay önce Diyarbakır’da sorun yaşadığı eşini terk edip İzmir’e gelerek kız arkadaşıyla yaşamaya başlamıştı. Karakoç’u her yerde arayan ailesi, izini İzmir’de buldu. Karakoç’un yolunu kesen Abdullah K., tabancasıyla ateş etti. Karakoç, Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Namus meselesi yüzünden Karakoç’u öldürdüğünü itiraf eden Abdullah K., ise tutuklu. Karakoç’un cenazesi ailesinin teslim almaması üzerine Kimsesizler Mezarlığı’na gömülecekti. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, İzmir Kadın Dayanışma Derneği üyeleri dahil çok sayıda kadın örgütü, Karakoç’un cenazesine sahip çıktı.

5- Adalı kadınlar isyanda

Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve Büyükada’da yaşayan kadınlar, Kınalıada’da çocuklara yönelik cinsel istismar soruşturmasında, faillere en ağır cezanın verilmesini istiyor. Adalar Gerçek gazetesine konuşan kadınlardan CHP Adalar Kadın Kolları Başkanı Şükran Orhan, "Sadece yasaların değişimi de değil, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik karanlık zihniyetle mücadele edilmeli. Bedenimizden, kimliğimizden elini çekmeyenlere karşı CHP’li kadınlar olarak mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Kınalıadalı çocuklarımızın yaşadığı olaydan toplum olarak herkes sorumlu. Sorumluluğumuzu yerine getirip çocuklarımıza, gençlerimize hep birlikte sahip çıkalım, davanın takipçisi olalım” dedi. Burgazada Gönüllü Evi Başkanı Suay Atik, “Taciz ve tecavüzü yapan kadar buna sessiz kalanlar da çok suçlu diye düşünüyorum. Gazeteniz aracılığıyla Adalılara sesleniyorum; lütfen artık bu tür olaylara sessiz kalmayalım! Çocuklarımız ve gençlerimiz geleceğimizdir, onları koruyalım ” diye konuştu.