Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Gaziantep'te bir mahalle düğününe düzenlenen, 50 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısıyla ilgili olarak " Bir kına gecesinde, kına merasiminde bu yaşandı. 100’ün üzerinde yaralı. Bunun İslam’la alakası yoktur, bunlar Müslüman filan değildir. Paçavraya bakmayın ellerinde taşıdığı, o bayrak değildir. Kelime-i Tehvid’in yazıldığına bakmayın, zira Rabb’imiz Kuran-ı Kerim’inde Allah ismini bunlar istismar eder diye haber veriyor. Her namaz kılanı muteber kabul etmiyor" dedi.
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konvoyunun, Artvin'in Şavşat ilçesinden Ardanuç ilçesine gittiği sırada silahlı saldırıya uğramasıyla ilgili olarak da, "Ülkemizin 7 Ağustos’ta Yenikapı’da sergilediği birlik ve beraberlik manzarası hedef alınmıştır" dedi. "Bu vesile ile bir kez daha sayın Kılıçdaroğlu’na ve beraberinde bulunan tüm arkadaşlarına şahsım ve milletim adına geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum" ifadesini kullanan Erdoğan, "Soğukkanlı ve sağduyulu duruşu için de teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Başbakanlığı döneminde açıkladığı 'çılgın projeler' arasında yer alan Kanal İstanbul Projesi'yle ilgili olarak da açıklama yapan Erdoğan "İnşallah yakın zamanda Kanal İstanbul'un hazırlıklarını da bitiyoruz" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
İstanbul’umuza, ülkemize, milletimize Avrupa ve Asya kıtalarına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Proje hazırlanmasından inşasına kadar emeği geçen bakanlarımızı, bürokratlarımızı, mühendislerimizi, işçilerimizi özellikle tebrik ediyorum. Tabii ki bu süreçte üç başbakan ve bir de az önce dinledik, sayın Gül ile birlikte çalıştık. Başbakandım ve o zaman Ulaştırma Bakanı da bugün Başbakan Yıldırım’dı. Büyük bir coşku ile attık, dalga geçenler oldu, yaptırmayacağız diyenler oldu. Buralara gelip gösteri yapanlar oldu ama biz dedik ki “Bu yoldan dönmek yok, yapacağız” dedik işte Halep oradaysa arşın burada.
"Siz tankların, topların önünde durdunuz"
Allah’a hamdolsun yaptık. Şimdi, açılışını sizlerle birlikte yapıyoruz. Bu gurur duyulası milletimizle yapıyoruz. Siz, farklısınız. Siz, tankların, topların, helikopterlerin, F16’ların önünde duran bir milletsiniz. Birinci köprü şimdi ne oldu 15 Temmuz Şehitler Köprüsü oldu. Onun adını siz koydunuz. ikinci köprü Fatih Sultan Mehmet Köprüsü. Şimdi de Yavuz Sultan Selim köprüsünü açıyoruz. Boğazın altından zaten bir Marmaray’ımız var değil mi? 20 Aralık’ta da Avrasya tünelinin açılışını yapıyoruz. Kardeşlerim, bu millet Allah’ın izniyle neye layıksa bunların hepsi olacak.
"Kıtaları birleştiriyoruz"
Muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak lafla olmuyor, icraatla oluyor. Bu günümüzü bizlerle paylaşan Bahreyn Kralı, Makedonya Cumhurbaşkanı, KKTC Cumhurbaşkanı, Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konsey Başkanı, Bulgaristan Başbakanı, Azerbaycan Milli Meclis Başkanı’na, dost ve kardeş ülkelerin başbakan yardımcılarına, kıymetli temsilcilerine şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Biz gerçek dostlarımızı kara günlerimizde de yanımızda görmekten memnuniyet duyuyoruz. Kıymetli misafirler, değerli kardeşlerim, açılışını yaptığımız köprü ile 3. defe Avrupa’dayız, kıtaları birleştiyoruz. Bu köprü hem tekerlekli araç geçişini, hem raylı sistemi sağlıyor olması açısından dünyada öncü bir köprü böyle bir özelliğe sahip. İşte şu anda iftiharla gördüğümüz seyrettiğimiz bu köprü, inşallah dünyada birçok şeye öncü olacak.
"İfade etmek istemiyorum"
Ülkemizin önünü kesmek için 3 yıldır maruz kaldığımız çok sayıda saldırıya rağmen yolumuza kararlılıkla devam ediyoruz. Türkiye’nin sadece bu köprünün temelinden atılmasından açılmasına kadar geçiş sürecinde, alt alta sıralarsak pek çok ülkenin asırlık tarihinde yaşadıklarını geride bırakır. Şu gerçekleri görmek mecburiyetindeyiz 2013’ün haziranındaki ve aralık ayındaki saldırıları boşa çıkarmasaydık Türkiye bugüne ulaşamazdı. 2014 Martı’ndaki ve ağustos ayındaki 2015 haziranındaki ve kasım ayındaki milli irade sınavlarından çıkmasaydık bugün buralarda olamazdık. 2015’in temmuzunda başlayan terör örgütünü açtığı çukurlara gömerek bozguna uğratmasaydık Türkiye başka yerlere sürüklenirdi. Darbe girişimini milletimizin kahramanlığı sayesinde durdurmasaydık nerelere savrulabileceğimizi ifade etmek istemiyorum.
Siz ne dediniz? Tek millet dediniz, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dediniz. Tek millet, 80 milyon tek millet olduk.
"İnlerine girdik"
Ne dedik, inlerine gireceğiz. Girdik mi? Girdik. Şu anda bugün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bildiğiniz gibi Gaziantep’te ne yazık ki DAİŞ’in 14 yaşındaki bir çocuğun vücuduna bağlayarak onu canlı bomba olarak kullanma suretiyle 53 şehidimiz oldu. Bir kına gecesinde, kına merasiminde bu yaşandı. 100’ün üzerinde yaralı. Bunun İslam’la alakası yoktur, bunlar Müslüman filan değildir. Paçavraya bakmayın ellerinde taşıdığı, o bayrak değildir. Kelime-i Tehvid’in yazıldığına bakmayın, zira Rabb’imiz Kuran-ı Kerim’inde Allah ismini bunlar istismar eder diye haber veriyor. Her namaz kılanı muteber kabul etmiyor.
"Bu oyunu bozacağız"
Elinde silah, tank, top, bakıyorsunuz 12-13-14 yaşındaki yavruların vücutlarına bomba bağlayıp canlı bomba olarak bunları kullanıyorlar. Böyle bir şey yok. Bizim dinimiz bir barış dinidir. Bunlar bizim dinimizi lekelediler ama bu oyunu da bozacağız.
"Ne yüce gönüllü bir milletsiniz ya"
Kimi zaman Alevi Sünni fitnesi, kimi zaman Türk Kürt fitnesi, sağcı solcu, ilerici gerici fitnesi yapılmıştır. Kardeşi kardeşe düşman ettiler. Bizi birbirimize vurdurdular. Biz her defasında akan gözyaşımızla, kanımızla, dağlanan yüreğimizle baş başa kaldık. 15 Temmuz tekrarlanan bu oyunun bozulması olmuştur. Ne yüce, ne güçlü bir milletsiniz ya. Bu milletle övünmeyeceğiz de kimle övüneceğiz ya. Ruhunu ve bedenini Pensilvanya’daki şarlatana teslim etmiş küçük bir kesim dışında milletimiz tüm kesimleriyle, tüm farklılıklarıyla istikbalinin ve istiklalinin yanında yer almıştır.
"DAİŞ ve PKK’yı devreye sokarak gerçek yüzlerini gösterdiler"
Bir tarafta, ruhunu, aklını, bedenini Pensilvanya’daki şarlatana teslim edenler bir tarafta Allah’a teslim edenler. Bu girişim başarılı olsa da, olmasa da Türkiye Cumhuriyeti’nin ciddi bir zafiyete düşeceğini sanıyorlardı. Olmadı, DAİŞ ve PKK’yı devreye sokarak gerçek yüzlerini gösterdiler.
Kılıçdaroğlu'nun konvoyuna saldırı
Dün Artvin’de CHP lideri Kılıçdaroğlu’na saldıryı bu çerçevede değerlendirmemiz gerekiyor. Ülkemizin 7 Ağustos’ta Yenikapı’da sergilediği birlik ve beraberlik manzarası hedef alınmıştır. Bunları bu çıldırtmıştır. Bu vesile ile bir kez daha sayın Kılıçdaroğlu’na ve beraberinde bulunan tüm arkadaşlarına şahsım ve milletim adına geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Soğukkanlı ve sağduyulu duruşu için de teşekkür ediyorum. Bu sabah tekrar ediyorum, Cizre’deki polislerimizi hedef alan bombalı saldırıda şehitlerimize rahmet, gazilerimize şifa diliyorum. Cizre halkı geçtiğimiz yıl yaşanan olaylarda teröristleri kazdıkları çukurlarda debelenmeye terk etmiştir. Bu Cizre halkına yönelik intihar saldırısıdır. Pazar günü Gaziantep’e başsağlığına gidiyorum. Oradaki şehitlerimizi anmaya gidiyorum. Kardeşlerimle beraber olmaya gidiyorum. Şunu unutmayın, eğer lider taşın arkasına gizlenirse millet, ordu dağın arkasına gizlenir.
