Politika

"Erdoğan 'Türkiye'nin en büyük sorunu, CHP'nin anti-Amerikancı tutumudur' demişti!"

CHP'li Özel: Erdoğan, ilk Cumhurbaşkanına olan husumetini ülkenin ikinci Cumhurbaşkanına karşı kurduğu şeytanlaştırıcı dille sürdürüyor

10 Ekim 2018 01:24

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, McKinsey krizinin ardından Kızılcahamam Kampında Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün fotoğrafını göstererek "Bunların hepsi Amerikancı" ifadesini kullanmasına tepki gösterdi. Özel, Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün fotoğrafı üzerinden ‘Amerikancı’ diye yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aslında ilk Cumhurbaşkanına olan husumetini ülkenin ikinci Cumhurbaşkanına karşı kurduğu şeytanlaştırıcı dille sürdürdüğünü söyledi.

İlk Amerika seyahatine giderken Erdoğan’ın gazeteci Hasan Cemal'e ATA uçağında verdiği mülakatta "Türkiye'nin en büyük sorunu, CHP'nin anti Amerikancı tutumudur" dediğini hatırlatan Özel, “Recep Tayyip Erdoğan, bugün Cumhuriyet Halk Partisini Amerikancılıkla suçlayacak kadar ileriye gidebilmiştir. Şunu söyleyelim: İşgal ordularının gemilerine bakan mavi gözlü dev "Geldikleri gibi giderler." diyorsa o adamın kurduğu partiden Amerikancı çıkmaz, bunu böyle bilsin” diye konuştu.

 

CHP’li Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sözleri nedeniyle Genel Kurul’da, “ Cumhurbaşkanımız ile cumhuriyetin kurucularını çatıştırmak kimsenin lehine bir sonuç doğurmaz” diyen  AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’nun 15 Temmuz uluslararası darbe ve işgal girişiminde Cumhurbaşkanın "Ölümüne" "Haydi meydanlara" diyerek bütün bir millete başkumandanlık yaptığı  değerlendirmelerine, “İsmet Paşa ordulara "Siz meydan muhaberesinin yapılacağı İnönü Meydan Muharebesine, siz Dumlupınar'a çıkın." deyip sonra "Kule boşaldıysa ben ineceğim." dememiştir” diye karşılık verdi.

Genel Kurul’daki iki gurup sözcüsünün konuşmaları şöyle:

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Başkan, hiçbir demokraside, gelişkin hiçbir demokraside kurucu kadrolar, kurucu liderler, millî kahramanlar şeytanlaştırılmaz, hatta eleştirilmez bile; hatalarıyla sevaplarıyla ama hayırla yâd edilirken bugün ülkeyi yöneten son Cumhurbaşkanı ülkenin aslında ilk Cumhurbaşkanına olan husumetini ülkenin ikinci Cumhurbaşkanına karşı kurduğu şeytanlaştırıcı dille sürdürmektedir. İlk Amerika seyahatine giderken Hasan Cemal'e ATA uçağında verdiği mülakatta "Türkiye'nin en büyük sorunu, CHP'nin anti Amerikancı tutumudur." diyen Recep Tayyip Erdoğan, bugün Cumhuriyet Halk Partisini Amerikancılıkla suçlayacak kadar ileriye gidebilmiştir. Şunu söyleyelim: İşgal ordularının gemilerine bakan mavi gözlü dev "Geldikleri gibi giderler." diyorsa o adamın kurduğu partiden Amerikancı çıkmaz, bunu böyle bilsin. (CHP sıralarından alkışlar) Johnson mektubuna karşı 1964'te Time dergisine verdiği meşhur mülakatta "Yeni şartlarda yeni bir dünya kurulur ve Türkiye bu dünyada yerini alır." diyen İsmet Paşa'nın partisinden Amerikancı olmaz, böyle bilsin. (CHP sıralarından alkışlar) "Manda ve himaye kabul edilemez." diyen Sivas Kongresi'ni birinci kongre belleyen Cumhuriyet Halk Partisinden, Amerikan ambargosuna karşı haşhaş ekimini serbest bırakan Bülent Ecevit'in Cumhuriyet Halk Partisinden, sizler, "Amerikan askerleri postallarıyla buradan geçip Irak'ı işgal etsin." deyip 1 milyon canın hesabını vermeniz gerekirken bu tezkereye Deniz Baykal'ın önderliğinde direnen Cumhuriyet Halk Partisinden Amerikancı çıkmaz beyler, herkes bunu böyle bilsin. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Özel.

Değerli milletvekilleri, söz sırası AK PARTİ Grubu adına Grup Başkan Vekili Muhammet Emin Akbaşoğlu'nda.

MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Şunu ifade etmek isterim ki biraz evvel konuşulan üsluba ve dile bakılınca aslında bir aynaya bakmak gerektiği hakikaten hatırlatılması gerekiyor. Yani "düşmanca, talihsiz bir açıklama, şeytanlaştırıcı bir dil" gibi tabirler şu anda mevcut bulunan Sayın Cumhurbaşkanımıza, devletin ve milletin temsilcisine kullanılan bir üslup ve dil olarak biraz evvel ifade edildi. Şimdi, her şeyi bağlamında değerlendirmek gerekir ki… Evet, Cumhuriyetimizin kurucusu, Birinci İstiklal Mücadelesi'nin Başkumandanı Mustafa Kemal Atatürk'tür ve bütün burada bulunanların dedeleri, Mustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde "Ya istiklal ya ölüm!" diyerek emperyalistlere gerekli dersi vermiş, Türkiye Cumhuriyeti devletini -elhamdülillah- payidar kılmışlardır. Dikkat ediniz ki hakikaten, nasıl bir istiklal yolu olarak Birinci İstiklal Mücadelesi'nde İnebolu-Kastamonu-Ilgaz-Çankırı-Ankara hattı bağımsızlık mücadelemizin istiklal yolu olarak tarihe geçmişse tarihin çok önemli bir tevafukudur ki ve İnönü'nün ifadesiyle "Yeni bir dünya kurulur, Türkiye Cumhuriyeti de orada yerini alır." cümlelerinin belki o günlerde ete kemiğe bürünemediği, hayata geçemediği ancak 15 Temmuz uluslararası darbe ve işgal girişimine "Dünya beşten büyüktür." diyerek haykırmak suretiyle ve "Ölümüne!" "Haydi meydanlara!" demek suretiyle, bütün bir millete Cumhurbaşkanı ve Başkumandanlık yapmak suretiyle Amerikan emperyalistlerinin ve siyonistlerinin içerideki ve dışarıdaki bütün iş birlikçilerinin tarumar edildiği ikinci bir istiklal mücadelesine kumandanlık yaptığını da lütfen hatırlayalım arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Evet, Sayın Cumhurbaşkanımız ile cumhuriyetin kurucularını çatıştırmak kimsenin lehine bir sonuç doğurmaz. Geçmiş de bizim, gelecek de bizim. Dün Atatürk bu millete Başkumandanlık yaptı, devletimizin Cumhurbaşkanı olarak saygın bir şekilde vazifelerini ifa etti ve şu anda elhamdülillah, Türkiye Cumhuriyeti devleti ilelebet payidar olacaktır kaziyesinin, cümlesinin bugün sancaktarlığını Sayın Cumhurbaşkanımız ifa etmekte ve yaklaşık 200 ülkenin, 196 ülkenin devlet ve hükûmet temsilcilerinin huzurunda, bütün milletimiz adına, hepimizi temsilen "Dünya beşten büyüktür." diye haykırmaktadır. Dolayısıyla değerli arkadaşlar, her şeyi yerli yerine oturtturalım; bu konuda usul, üslup ve retoriğimize, dilimize hep beraber dikkat edelim.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Tartışmayı uzatmayacağım Sayın Başkan. "Elbette cumhuriyetin kurucu değerleriyle, kurucu kadrolarıyla bugünü çatıştırmak kimseye yaramaz." diyor. Evet, bunu Sayın Cumhurbaşkanınıza, Sayın Genel Başkanınıza hatırlatmanız son derece faydalı olur.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Bir de şunu söyleyelim: İkinci bir Kurtuluş Savaşı retoriği tabii sizin tarafınızdan dile getirilebilir ama Atatürk'le bir karşılaştırmaya, İsmet Paşa'yla bir karşılaştırmaya yelteneceksiniz İsmet Paşa ordulara "Siz meydan muhaberesinin yapılacağı İnönü Meydan Muharebesine, siz Dumlupınar'a çıkın." deyip sonra "Kule boşaldıysa ben ineceğim." dememiştir. İsmet Paşa ve Atatürk o meydan muharebesine kendi canını koymak pahasına gitmiş, orada çarpışmış, gazi olmayı göze almış ve bu milletin yanında yer almış, bu ülkeyi kurtarmıştır. 15 Temmuzdan ikinci bir İstiklal Savaşı çıkarmak ve bunu kendi partinize mal etmek yerine 15 Temmuzu bu ülkenin tüm siyasi partilerinin ortak darbe karşıtı bir demokrasi zaferi olarak görünüz, buradan ne başkomutan ne meydan muharebesi size çıkmaz. Bir tane Başkomutan var, o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. (CHP sıralarından alkışlar