Gündem

Erdoğan: Etnik kimlik ve hayat tarzı farklılığı üzerinden millletimizi kışkırtmaya çalışanlar başaramayacak

"Türkiye terör örgütlerinin ortak saldırısıyla diz çöktürülmeye çalışılmaktadır"

05 Ocak 2017 17:59

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Ortaköy Reina'daki terör saldırısı üzerinden başlayan tartışmalara ilişkin olarak, "Her fırsatta kimi zaman etnik, kimi zaman da meşrep farklılıkları üzerinden milletimizi kışkırtmaya çalışıyorlar. Ama başarılı olamadılar, Allah'ın izniyle olamayacaklar" dedi. 

Erdoğan, açılışını yaptığı Keçiören Metrosu'nun 15 Ocak'a kadar ücretsiz olarak hizmet vereceğini açıkladı. 

13 yıldır yapımı süren Keçiören Metrosu'nun açılış töreninde konuşan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Sevgili Keçiörenliler, aziz Ankaralılar, kıymetli kardeşlerim. Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Açılışını yaptığımız Keçiören metrosu hattının ülkemize, şehrimize, ilçemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu metro hattını başkentimize kazandırılmasında emeği geçen sayın Başbakan'a, bakan arkadaşlarımız, bürokrat arkadaşlarımız, büyükşehir belediyemizi, herkese teşekkür ediyorum. 11 yıl Keçiören'de ikamet eden bir kardeşiniz olarak yaşadığınız sıkıntıları biliyorum, sabrın sonu selamettir. Hem biraz geç hem biraz güç olan bu metronun bitimini en az sizin kadar sevinçle karşıladığımı belirtmek istiyorum. Keçiörenlilerden haklarını helal etmelerini diliyorum. Esenboğa havalimanı istikametine yapılacak banliyö hattının Kuyubaşı istasyonuna bağlanmasıyla Keçiören metrosu tüm duraklara ulaşacak. Değerli kardeşlerim, Keçiören'in hikayesi bir yönüyle de Türkiye'nin hikayesidir. İlçemizin hemen yanıbaşında bulunan Solfasol köyü, Hacı Bayram Veli hazretlerinin köyüdür. Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçişin tüm yükünü çeken Ankara, sorumluluğunun mükafatını almıştır. Bu dönem Keçiören bağları ve bahçeleriyle Ankara'nın en güzide yerlerinden biridir. İkinci Dünya savaşı sonrası yaşanan göçlerde Ankara yine sorumluluk üstlenmiştir. Bu dönemin en büyük problemi olan çarpık kentleşme maalesef Keçiören'de de oldu. Geçtiğimiz dönem plansız yapılaşmadan kurtulduğu bir dönem oldu. Bugün Keçiören hem modern konutlara sahip, he de geleneksel mahalle hayatının devam edebildiği ender yerlerimizden biridir. Ulaşım meselesinin çözümü konusunda çok önemli bir adım atılıyor. İnşallah Keçiörenli olmak çok önemli bir ayrıcalık haline gelecektir. Türkiye'de son dönemde tahrik edilmeye çalışılan farklılıklarımızın çatışma unsuru haline dönüştürme çabalarının karşılıksız bulduğu bir yer olacaktır. Keçiören şehitler verdi, Keçiören gaziler verdi. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Kardeşlerim burada, Keçiören'de Yozgat'tan, Çorum'dan, Çankırı'dan, Kırıkkale'den, Karadeniz'den gelmiş vatandaşlarımız yaşıyor. Biliyorum ki Keçiören'de kimse kimseye "Bu Türk mü, Kürt mü" diye bakmaz, biliyorum, kimse kimseye "Bu alevi mi, sünni mi" diye bakmaz. Burada herkes insandır, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır, dosttur, kardeştir.

Biz, hep, her yerde, her zaman "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" dediğimizde en gür cevabı Keçiören'den aldığımızı biliyoruz. Türkiye'yi ayakta tutan ruh işte budur. Bunun için her fırsatta kimi zaman etnik, kimi zaman da meşrep farklılıkları üzerinden milletimizi kışkırtmaya çalışıyorlar. Ama başarılı olamadılar, Allah'ın izniyle olamayacaklar. Kardeşliğimizi bozamadılar, bozamayacaklar. Milletimiz, terör örgütleri ve onların destekçileriyle istismar edilmeye çalışılan vatandaşlarımız arasındaki ayrımı her daim titizlikle yapmıştır. Bakınız, yıllardır Kürt deyip, Kürt vatandaşlarımızın hayatlarını çukurla... (İdam isteriz sloganları) Bu konuda kanaatimi biliyorsunuz. Parlamentoya bu konu geldiğinde parlamento bunu müzakere eder. Bana gelmesi halinde onaylarım. Çünkü, benim bu konudaki inancım şudur; katili affetme yetkisi devletin değildir. Katili affetme yetkisi, varsa katilin varislerinindir, kendi birinci derece yakınlarıdır. Ha, devlete yönelik işlenmiş suçlar varsa eyvallah. Devletin bunları affetme yetkisi vardır. Yıllardır Kürt deyip Kürt vatandaşlarımızın hayatlarını çukurla, hendekle zehir edenleri milletimiz çok iyi gördü. Görüyor. Aynı şekilde Alevi deyip bu meşrepe mensup vatandaşlarımızı istismar edenleri çok iyi biliyor. İşte en son olarak hayat tarzı tartışması üzerinden toplumu tahrik etmek isteyenler yine ortada kaldılar. Milletimiz hangi kökenden, hangi inançtan olursa olsun şunu gayet iyi görüyor; Türkiye terör örgütlerinin ortak saldırısı altındadır ve diz çöktürülmeye çalışılmaktadır.

 

"Hayat tarzı farklılığı üzerinden millletimizi kışkırtmaya çalışanlar başaramayacak"

 

Evet, bu milleti tanımayanlar açsınlar Çanakkale'ye baksınlar, İstiklal Harbimize baksınlar. Bu milleti tanımayanlar bin yıldır nasıl vatan kıldığımıza baksınlar. Varsa aynı bedeli ödemeye hazır olanlar buyursun gelsin, hodri meydan diyoruz. Bu millet, er meydanından hiçbir zaman kaçmamıştır. İşte görüyorsunuz, adam gibi karşımıza çıkamayanlar terör örgütleri aracılığıyla bizi arkadan hançerlemenin hesabı içindeler. Bizi "DEAŞ'la mücadele etmiyor" diye uluslararası alanda sıkıştıranların, bu örgütün tepesine bindiğimizde "Daha ileri gitmeyin" demeleri boşuna değildir. Onlar ne derse desin, biz kendi göbeğimizi kendimiz kestik. DEAŞ'a karşı başka bir terör örgütünü destekleyenlerin bahaneleri bozulmuştur. Görüldü ki bunların derdi bölgeyi temizlemek değil, bölgenin bitip tükenmeyen bir kan ve ateş denizine dönüştürülmesidir. Ha DEAŞ, ha PKK, he YPG bir de ilave ediyorum FETÖ, hiçbir farkı yok. Suriye'de, Irak'ta Arap, Türkmen ve diğer gruplar kolayca feda edilecek piyonlar olabilir, bu insanlar bizim için akrabalığımız olan, birbirimizden ayrı düşünemeyeceğimiz kardeşlerimizdir. Şu gerçeğin farkındayız, şayet biz bu tehditleri oralarda karşılamazsak, oralardaki kardeşliğimizin refahını koruyamazsak kendimiz de güvende olamayız. Ülkemize yönelik tehditleri kaynağında yok etmek zorundayız. Türkiye'nin güvenliği Gaziantep'te değil, Halep'te, Mersin'de değil, Kıbrıs'ta, Kars'ta değil Nahçıvan'da , Trakya'da değil Balkanlarda başlar bunu böyle bilelim. Hatta biliyorsunuz Avrupa'da 5-6 milyon vatandaşımız yaşıyor, orası rahat olmazsa biz de rahat olamayız. Bizi kendi içimizde sıkıştırarak büyük oyunun dışına atma çabalarına rıza göstermeyeceğiz. Kendimizin ve kardeşlerimizin hukukunu sonuna kadar koruyacağız. Şimdi siz sıcaktasınız ama dışarıdaki kardeşlerimizi de düşünerek sizi daha fazla tutmak istemiyorum. 

 

Keçiören Metrosu 15 Ocak'a kadar ücretsiz

 

Keçiören metrosu, bugünden itibaren, arkadaşlarım dediler ki "Siz her zamanki gibi bir müjde verirseniz isabetli olur". Fiyatı 2.5 olarak belirlendi, ayın 15'ine kadar ücretsiz olarak hizmet verecek.