Gündem

Erdoğan: Dünyayı 5 ülkenin iki dudağı arasına terk edemeyiz

"Türk milletinin Afrika'ya olan ilgisi gönül bağına dayanıyor"

23 Ocak 2017 19:05

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler'in daimi ülke statüsünün değişmesi gerektiğini belirterek "Dünyayı 5 ülkenin iki dudağı arasına terk edemeyiz" dedi.

Erdoğan, Türkiye'nin ABD ve İngiltere'den sonra Afrika ülkelerine yardım eden üçüncü ülke konumunda olduğunu belirterek "Türk milletinin Afrika'ya olan ilgisi gönül bağına dayanıyor" ifadesini kullandı. 

Cumhurbaşkanı, Gülen cemaatinin Tanzanya'daki yapılanmasına ilişkin olarak da "Sizlerden bir rica olacak, adının içinde Türkiye geçen ve bizimle hiçbir bağı olmayan ve büyükelçiliklerimiz tarafından tanınmayan iş adamlarına ve derneklerine itibar etmeyin. Çünkü bizim ülkemiz bunları tanımıyor bunu bilin" diye konuştu.

Tanzanya'da İş Forumu'nda konuşma yapan Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

Bugün, sayın Cumhurbaşkanı ile oldukça verimli ikili ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdik. Aldığımız kararlar, imzaladığımız anlaşmalar Türkiye ile Tanzanya arasındaki dostluğun daha da ileri taşınması açısından önemlidir.

Tanzanya ile ilişkilerimiz 2009 yılından itibaren istikrarlı bir şeklde gelişmeye başlamıştır. Tanzanya'nın Ankara'da büyükelçiliğini pek yakında açacak olması inşallah ilişkilerimizi daha da güçlendirecektir. Bu olumlu ilişkinin ticari ve ekonomik alanlarda da sürmesinin zamanı artık gelmiştir. 

 

"Anlaşmalar Türkiye ile Tanzanya arasındaki dostluğu pekiştirecektir"

 

Bu politikalar Tanzanya'da var olan istikrar ortamına çok ciddi katkılarda bulunuyor. Ekonominin gelişmesi, sağlıklı bir kalkınma ve saniyeleşmenin tesisi için istikrar ve güven şarttır. İstikrar ve güvenin olmadığı ülkede kalkınmadan bahsedemezsiniz.

Bu iki konunun var olması ikili ilişkiler açısından da önem arz etmektedir. Az önce sayın başkan ifade ettiler, Tanzanya maden ve doğalgaz rezervleriyle öne çıkan bir ülkedir bu bakımdan büyük bir potansiyele sahiptir.

Türkiye ise yaptığı yatırımlarla dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer almaktadır. G20 ülkelerinde yer alan Türkiye'nin Tanzanya'da yapacağı "Kazan-Kazan" anlayışındaki yatırımların çok büyük kazanç getireceği aşikardır.

Değerli iş adamları, ülkelerimiz ve halklarımız arasındaki güçlenen dostluğun ekonomi alanlarında da hak ettiği düzeye ulaşmasını istiyoruz. Bunun için üzerimize düşeni yamaya hazırız. Farklı alanlardaki deneyimlerimizi Tanzanya ile paylaşabiliriz. Türkiye Avrupa'nın 6'ıncı ülkesidir. OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ikinci ülkedir. Kıtadaki toplam yatırımlarımız da aynı şekilde 6 milyar doları buldu.

 

"Türkler Afrika'da en çok yerel istihdam sağlayan yatırımlar olarak biliniyor"

 

Türkler Afrika'da en çok yerel istihdam sağlayan yatırımlar olarak biliniyor. İşsizlikle mücadelenin en etkili yöntemlerinden biri yatırımların artırılmasıdır. İşte bugün, Tanzanya ve Türk iş adamlarının bir araya gelmesi yatırımların ve istihdamın artmasıdır. Tanzanyalı yatırımcıları Türk muhataplarıyla çalışmaya davet ediyorum. Hatta ve hatta üçüncü ülkelerde ortak yatırımlar yapmaya sizleri özellikle davet ediyorum. Türk iş adamlarına da Tanzanya'daki yatırım imkanlarını en iyi şekilde değerlendirme çağrısı yapıyorum.

Hükümetin öncelik verdiği enerji, alt yapı, savunma sanayi, sağlık, tarım, turizm gibi pek çok alanda iş birliği alanlarımız mevcuttur. Türk şirketlerinin bu alanlardaki başarılı olduğu biliniyor, Tanzanya'da da bu alanda önemli işler yapacaklarına inanıyorum. THY'nin seferlerine geçtiğimiz ay Zanzibar'ı da eklemesi özellikle turizme çok ciddi katkılar sunacaktır. İş adamlarımızın çok daha rahatlıkla Tanzanya'ya gidiş gelişlerini kolaylaştıracaktır. Bu zenginliklerin Türk vatandaşlarıyla birlikte dünya tarafından daha fazla tanınması, bölgeye daha kolay ulaşılması gerekiyor.

 

"Dünyayı 5 ülkenin iki dudağı arasına terk edemeyiz"

 

THY, dünyanın en büyük 7'inci filosuna sahip bulunuyor. Ülkemizden buraya non-stop gelme imkanına sahip bir filo olması sebebiyle de gidiş gelişler çok daha rahat olacaktır. Bizim ülkemiz de Asya ve Avrupayı birleştiren Boğaz ile birlikte adeta br açık hava müzesidir. THY'nin sizlerin de buraları görmesi konusunda bir imkan olduğunu düşünüyorum. Dünyanın beşten büyük olduğu gerçeğini dile getirmeyi sürdüreceğiz. Dünyayı beş ülkenin iki dudağı arasına terk edemeyiz. Dolayısıyla dünyada daimi ülkeler içerisinde Türkiye de olacak, Tanzanya da olacak.

Bu Afrika'nın altını, gümüşü, elması sömürülüp götürülmedi mi? Köle ticareti, kadın ticareti buralarda yapılmadı mı? Bu olaylar karşısında Batı sessiz kalmadı mı? Kalkıp da buralara el attılar mı, ne oluyor dediler mi?

BM'de iki yıl 10 üye, diğer iki yıl 10 üye görev yapmalıdır. Bunu yapmaya mecburuz. Afrikalı kardeşlerimizin sorunlarına buralara has çözümlerin üretilmesi için gayretlerimiz sürecektir. Afrika sorunlarına çözümlerin dışarıdan değil, yine bu topraklardan çıkacağını biliyoruz. Türkiye, diplomatik desteğin yanında Afrika'ya yapılan teknik ve insani yardımlarda da en ön sıralarda yer alıyor. Şunu çok açık net söylüyorum; şu anda dünyada gelişmekte olan ülkelere destekte ilk üç sırada ABD, İngiltere ve Türkiye var. Milli gelire oranla hesapladığınızda birinci sırada Türkiye, ikinci sırada ABD var. 

 

"Bizim ecdadımızın Afrika'daki bin yıllık tarihinde asla sömürgecilik lekesi yoktur"

 

Şunu bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bizim ecdadımızın Afrika'daki bin yıllık tarihinde asla sömürgecilik lekesi yoktur. Tarihte üç kıtaya yayılan devletler kuran atalarımız, emperyalist amaçlarla kesinlikle hareket etmemiştir.Türkiye'nin Afrika ile olan ilişkisi çıkara değil, gönül bağlarına dayanıyor. Bakın bugün Afrika'nın 54 ülkesinden 54 bin 500 öğrencisi ülkemizin farklı üniversitelerinde eğitim görüyor. Bu öğrencilerin masrafları ülkemiz tarafından karşılanıyor.

AFAD ve TİKA gibi kurumlarımız kıtanın farklı ülkelerinde insani yardımlarını sürdürüyor. Afrika'daki ilişkilerimize "win-win", "kazan-kazan" anlayışıyla yaklaşıyoruz. Malum olduğu üzere 15 Temmuz'da menfur bir darbe girişimine maruz kaldık. Maalesef FETÖ terör örgütü insani yardım, eğitim, ticaret gibi kavramların arkasına saklanarak dünyanın pek çok ülkede faaliyet yürütmüştür. Bu sinsi terör örgütünün Tanzanya'da da faaliyet yürüttüğünü biliyoruz.

 

"Hain yapılanmaya karşı gereken tedbirleri dostum, sayın Cumhurbaşkanı ile ele aldık"

 

Bu hain örgütün yapılanmasına karşı alınması gereken tedbirleri dostum, sayın Cumhurbaşkanı ile ele aldık. Sizlerden bir rica olacak, adının içinde Türkiye geçen ve bizimle hiçbir bağı olmayan ve büyükelçiliklerimiz tarafından tanınmayan iş adamlarına ve derneklerine itibar etmeyin. Çünkü bizim ülkemiz bunları tanımıyor bunu bilin. 


Bunlar 248 vatandaşımızı helikopterle, tanklarla, modern silahlarla vurdular. Genci yaşlısı, kadını erkeği, bunu yaptılar. Dolayısıyla bu şekildeki bir terör örgütüne yönelik inanıyorum ki Tanzanya bundan sonraki süreçte çok daha farklı tedbirler