Gündem

Erdoğan: Biz zalim hükümdarlar karşısında susmayı kesinlikle zulüm addediyoruz

"Kudüs'te Müslümanların üzerine saldırdılar ve 350'ye yakın yaralı var ve aldığımız son rakama göre 3 şehidimiz var"

22 Temmuz 2017 01:18

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya metal dedektörler yerleştirme kararının ardından başlayan protestolar ve İsrail polisinin sert müdahalesine ilişkin olarak yaptığı açıklamada "Sonuna kadar biz haklarımızın savunucusu olacağız. Kim olursa olsun. Biz zalim hükümdarlar karşısında susmayı kesinlikle zulüm addediyoruz" dedi.

Erdoğan, “Kudüs’te bugün cuma, Müslümanların kutsal bir günü ve Kudüs polisi, askeri, bütün güvenlik güçleri orada Müslümanların üzerine saldırdılar ve 350’ye yakın yaralı var, aldığım son rakam 3 tane şehidimiz var” dedi.

Dün akşam İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin ile görüştüğünü söyleyen Erdoğan, “Bakın dedim yarın Cuma. Lütfen dedim bu işe müdahale edin. ‘Biz terörizmle mücadele ediyoruz’ dedi. Kendisine dedim ki, bu yaklaşım tarzınız çok yanlış. Bu insanla kim olursa olsun. Biz zalimler karşısında susmayı, zulüm addediyoruz. Buna da asla katlanamayız” ifadelerini kullandı. 

Afrika Sağlık Kongresi'nin Gala Yemeği'nde konuşan Erdoğan, "Bugün bize her fırsatta demokrasi, hukuk ve insan hakları dersi vermeye yeltenenlerin Afrika'da nasıl bir enkaz bıraktığını bizzat yerinde gördük" ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: 


"Afrika'ya, kaynakları sömürülecek bakir kıta olarak da yaklaşmadık. Böyle yaklaşmıyoruz. Biz kendimizi Afrika'nın, şunun altını çiziyorum, kaderdaşı, kara gün dostu olarak, karşılıklı saygı ve eşitliğe dayalı, kazan-kazan temelinde uzun vadeli bir iş birliği geliştirmek istedik. Bir taraftan ticaret hacmimizi artırırken, diğer taraftan kalkınma odaklı insani yardımlarımızla Afrikalı mazlumların yükünü hafifletiyoruz." 

"Tüm Afrika'yla ticaretimiz 2005 yılında yaklaşık 7 milyar dolarken 2016 yılında bu rakam 17 milyar dolara yükseldi. Geride bıraktığımız 12 senede katettiğimiz mesafe, Türkiye'nin Afrika kıtasına ilgisinin dönemsel veya geçici bir heves olmadığını ispat etmiştir. 2008'de ilk kez İstanbul'da, 2014'te de Ekvator Ginesi'nin başkenti Malabo'da toplanan Türkiye-Afrika ortaklık zirveleri, Türkiye'nin ciddiyetini, kıtayla münasebetlere verdiği önemi ortaya koymuştur. Her zaman ifade ediyorum, biz Afrikalı kardeşlerimizi kendimize asla uzak görmüyoruz, onlara tepeden bakmıyoruz."

"Biz zalim hükümdarlar karşısında susmayı kesinlikle zulüm addediyoruz"

Kudüs'te bugün Cuma Müslümanların kutsal bir günü. Ve İsrail polisi askeri bütün güvenlik güçleri orada Müslümanların üzerine saldırdılar ve 350'ye yakın yaralı var ve aldığımız son rakama göre 3 şehidimiz var. İsrail Cumhurbaşkanı ile görüştüm ve 'Yaklaşımınız çok yanlış. Bu insanlar kendi kutsal mabedlerine gidiyorlar. Bu makam bizler için Müslümanlar için önemli. Bunlara terörist diyemezsiniz' dedim.

Biz de bu noktada insanların ibadetlerini özgürce yapmasını istiyoruz ama orada insanlar öldürüldüğü için tedbirler almak zorundayız. Ne kadar da ısrar ettiysek elimizden geleni yapmaya gayret edeceğiz dediler ama bugün maalesef böyle bir müdahalede bulundular.

Şunu bilmemiz lazım; Her şeyden önce Müslüman bir sokulduğu delikten bir daha sokulmamalı. Biz her türlü iletişimi herkesle yaparız. Yapalım ama hakkımıza haklarımıza da sahip çıkalım. Ve sonuna kadar biz haklarımızın savunucusu olacağız. Kim olursa olsun. Biz zalim hükümdarlar karşısında susmayı kesinlikle zulüm addediyoruz. Buna da asla katlanamayız. 

"Bugün bize her fırsatta demokrasi, hukuk ve insan hakları dersi vermeye yeltenenlerin Afrika'da nasıl bir enkaz bıraktığını bizzat yerinde gördük, görüyoruz. Asrın başında Namibya'da, Kongo'da, daha yakın tarihte Ruanda'da milyonlarca insanın nasıl katledildiğini, nasıl soykırıma tabi tutulduğunu çok iyi biliyoruz. Batılı ülkelerin bugün zevkini sürdükleri refahı kime borçlu olduklarını hepimiz çok iyi biliyoruz.

Şatafatlı binaların, şık kaldırımların altında kimlerin canının, kanının, alın terinin olduğunu bizler gayet iyi biliyoruz. Her ne kadar onlar unutturmak istese de biz bu karanlık ve kanlı tarihin unutulmasına asla izin vermemeliyiz. Afrikalı mazlumların gözyaşı ve sömürülen emeği üzerine inşa ettikleri medeniyetlerinin gerçek yüzünü ifşa etmeyi sürdürmeliyiz."

"Afrika, bugün daha çok sorunlar, sıkıntılar, açlık ve hastalıklarla gündeme geliyor olsa da 21. yüzyıla damgasını vuracak olan kıtadır. Açık ve net söylüyorum. İnşallah, güç şimdi Afrika'da toplanmaya başladı."