Kültür-Sanat

Doğanın kozmik bütünlüğüne dönmeye çalışan bir şaman; Ümit İnatçı'dan yeni sergi: Hieros Gamos Döngüsü

"İnatçı, soyut sembollerle bezenmiş resimlerinde müziği ve armoniyi aradığını belirtir"

10 Ocak 2018 23:55

Sanatçı, akademisyen ve T24 yazarı Ümit İnatçı’nın “Hieros Gamos Döngüsü” isimli sergisi, bugün sanatseverlerle buluştu. İstanbul Maçka’daki Milli Reasürans Sanat Galerisi’ndeki sergi, 10 Ocak-24 Şubat tarihlerinde görülebilir. 

Girne Arkın Yaratıcı Sanatlar ve Tasarım Üniversitesi’nde yönetici  ve eğitmen olarak çalışan İnatçı’nın son sergisiyle ilgili, sanat eleştirmeni Lisa Paul Streitfeld şunları kaleme aldı: 

“Her ne kadar Inatçı’nın az rastlanır çağdaş bakışı; hem geçmişi, hem şimdiyi hem de geleceği anlık bir kuantum sıçramasında birleştiriyor olsa da, bu bakış her açısıyla karşıtların kutsal evliliği tanımına denk gelen bir ‘Hieros Gamos’tur. Hieros Gamos; insanlık medeniyetinin Sümer ile aydınlandığı o parlak dönemin dini idi; hani o yazının icat edildiği ve kutsal evlilik ritüellerinin yeniden canlandığı Kıbrıs’ın Altın Çağı’nda, henüz Yunanlıların adaya ayak basmadan evvelki o dönemin. Hiç kuşkusuz ki Enosis ve Taksim (bölünme ve ilhak) ile ifade bulan bu siyasi çılgınlığa ışık tutup ortaya çıkaran, İnatçı’nın tüm üretiminin kalbinde tesadüfi olmayan bir rastlantısallıkla var olan bu esrardır.”

Ümit İnatçı, soyut sembollerle bezenmiş resimlerinde müziği ve armoniyi aradığını belirtir. Ve şöyle devam eder: “Soyutlamalarımda müzikalite ve yazı düzeninde kurgulanmış motifler arasında inşa edilen ritüel resimlerimde, metaforik olarak Hermes ve Orfeus düalizminin yansımasını görebiliriz. Boya resimlerim ve nesne resimlerim her zaman tılsım ve büyüyü çağrıştıran ezoterik bir kurguyu içerirler.” 

Sanatçı kendini ifade ederken şu şekilde tanımlar: 'Güncelliğin içine sıkışmış bir metropolitan entellektüeli gibi değil doğanın kozmik bütünlüğüne dönmeye çalışan bir şaman gibi sanat yapıyorum.' İlkellik ve geometri, sezgi ve bilinç, özne ve nesne, gizem ve açıklık, parça ve bütün, şüphe ve mutlak gibi zıtlıkları içeren kavramları işlerinde sorguladığını, ikiliklerle çatışarak tüm yüceliklerin bir rol kapma oyunu olduğunu kanıtlama gayreti içinde olduğunu belirtir sanatçı.

Ümit İnatçı’nın sanatında mistik veya hermetik tarafı, aslında arkaik sanatsal davranışların mimetik şekillenmesinden ibarettir. Sanat eserinde mevcut olan paradoksu ortaya çıkartmaya öykünür. Sanat piyasasının 'güncel sanat' adı altında önerdiği entelektüel üretim biçimlerine direnen sanatçı, içinde yaşadığı geçici zaman diliminin değil, insanı da hafızasına kaydeden bütünsel zamanın bir parçası olma çabasındadır daima. Sanatçının deyişi ile: “Benim yolum evrene çıkar; orası ki hem kendimi bulduğum hem de kendimden kaybolduğum yerdir.”