Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, stat açılışında: Onlar çukur kazdılar biz ise bu abideleri diktik

"Ey Diyarbekir, sana acıdan kandan ve gözyaşından başka bir şey vermeyenlerin dönemine son vermeye hazır mısın?"

20 Ekim 2018 18:20

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır Stadyumu'nun açılışında, "Onlar çukur kazdılar biz ise bu abideleri diktik" dedi. 

"Gezi'de amaç ağaç değildi, 17-25 Aralık'ta dert hukuk değildi, çukur eylemlerinde niyet hak değildi, Suriye'de gaye adalet değildi, 15 Temmuz'da gözetilen ülke değildi, son ekonomik dalgalanmada işin aslı kur değildi" diye konuşan Erdoğan, Diyarbakır ve ülkenin geri kalanında milletin bu gerçekleri gördüğünü söyledi. 

"Biz Diyarbakır’ı istismar etmek için değil yükseltmek için çalışıyoruz"

Ziraat Diyarbakır Gençlik Festivali'nin kapanış törenine katılan Erdoğan'ın açıklamalarının öne çıkan bölümleri şöyle:

-Biz bugün karşımızda Fatih’in torunlarını, Asım’ın neslini görüyoruz. 2023, 2071 vizyonumuza bu gençlerimizle yürüyeceğiz.

-Biz Diyarbakır’ı istismar etmek için değil yükseltmek, geliştirmek ve refaha erdirmek için çalışıyoruz. Bayrağımızı indirmek, ezanımızı susturmak, istiklalimizi elimizden almak isteyenlere karşı dimdik duracağız.

-Onlar çukur kazdılar biz ise bu abideleri diktik. 

-Gezi'de amaç ağaç değildi, 17-25 Aralık'ta amaç adalet değildi. 

-Ey Diyarbekir, sana acıdan kandan ve gözyaşından başka bir şey vermeyenlerin dönemine son vermeye hazır mısın?. Sana zulüm, bası ve korkudan başka vaadi olmayanların devrini kapatmaya hazır mısın? Gözünün nuru evladına, mahremin olan evine kızına, onlaı Kandil'e kaçıranlara dur demeye hazır mısın? Eğitimden sağlığa, ulaşıma kadar her türlü hizmeti getirenlerin yanında yer almaya hazır mısın? Gelin hep birlikte 20189 Martı'nda yeni bir dönemin kapılarını aralayalım. Gelin hep birlikte evlatlarımıza huzurlu ve müreffef bir gelecek inşa edelim.


-Kem alatla kemalat olmaz. Bölgemiz üzerinde hain emelleri olanların maşalığını yaparak, bu halka hizmet edilemez. Dikkat ediniz adı ve iddiası ne olursa olsun tüm terör örgütlerinin ipinin ucu aynı yere çıkar. Benliklerini bir dolara Amerika'daki şarlatana satan FETÖ'cüler, İslam adına Müslümanları katleden DEAŞ'lılar ile kendi halkına, kendi ülkesine kurşun sıkan bölücü teröristlerin hiçbir farkı yoktur. Yüce dinimizin değerlerini istismar ederek, bu ülkeye cephe alanlar ile Kürt kardeşlerimizin adını istismar ederek bu millete savaş açanların gerisindeki silüet aynıdır.

-Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Roman'ıyla, Abaza'sıyla, Süryani'siyle, Arap'ıyla, Balkan veya Kafkas göçmeniyle bu ülkedeki 81 milyon vatandaşın tek devleti Türkiye Cumhuriyeti dir. Devletimize sahip çıkacağız, birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkacağız. Kendine başka kimlik arayan, kendine başka devlet arayan, yakın tarihte pek çok örneğini gördüğümüz gibi evini de yurdunu da ailesini de onurunu da kaybetmeye mahkum oluyor. Türkiye Diyarbakırlı kardeşlerimiz başta olmak üzere, her kesimden insanımızın ortak gayretiyle bu tuzağa düşmemiş, oyunu bozmuş, iradesine sahip çıkmıştır.

-Bugün hala birliğin, beraberliğin, kardeşliğin değil de bölücülüğün diliyle konuşanların tek derdi ellerindeki siyasi ve ekonomik rantı kaybetme korkusu. Biz, milletimize bölünmeyi değil bölüşmeyi teklif ettik, parçalanmayı değil, büyümeyi teklif ettik. Biz, milletimize ayrımcılığı değil, kardeşliği teklif ettik. Biz, milletimize sefaleti değil, refahı teklif ettik. Biz, milletimize korkuyu değil, güveni teklif ettik. Milletimiz de bu teklifimize olumlu cevap verdiği içindir ki bugün her bakımdan dimdik ayakta duran Türkiye vardır.

"Biz, gölgeleriyle değil asıllarla mücadele ettiğimiz için başarılı olduk"

-Kim karşınıza bölünmeyle, parçalanmayla, ayrımcılıkla, sefaletle, korkuyla ,geliyorsa bilin ki sizin en büyük düşmanınızdır. Bu teklifle gelenin arkasına baktığınızda göreceğiniz tek şey, yeminli düşmanlarımız olacaktır. Dün Selahaddin Eyyubi'yi, Sultan Kılıçarslan'ı alt edemeyenler, bugün gözlerini size dikmiş durumdalar. Bunların meşrebinde yalanın, iftiranın, vaadin, riyakarlığın sınırı yoktur. Dikkat edin bu sıfatların aynısını ülkemiz içindeki kimi siyasetçilerde de bulabilirsiniz. Çünkü bunlar asıllarının gölgesidir. Biz, geçmiştekilerden farklı olarak gölgeleriyle değil asıllarla mücadele ettiğimiz için başarılı olduk.

"Gezi'de amaç ağaç değildi"

-Özellikle şöyle geriye doğru son 5 yılımıza baktığımızda bunu daha iyi görüyoruz. Mesela Gezi'de amaç ağaç değildi, 17-25 Aralık'ta dert hukuk değildi, çukur eylemlerinde niyet hak değildi, Suriye'de gaye adalet değildi, 15 Temmuz'da gözetilen ülke değildi, son ekonomik dalgalanmada işin aslı kur değildi. Hamdolsun milletimiz de bu gerçekleri görüyor.

-Buradan tüm Diyarbakır'a ve aynı tereddütleri yaşayan kardeşlerime sesleniyorum. Bu ülkede etnik ayrımcılık yapan karşısında önce bizi bulur. Bu bölgede bölge ayrımcılığı, şehir ayrımcılığı yapan karşısında önce bizi bulur. Bu bölgede herhangi bir kişiye inancından, dilinden, kültüründen dolayı ayrımcılık yapan önce karşısında bizi bulur.

-İşte havalimanından buraya gelirken şu caddelerin halini gördünüz değil mi? Her taraf nasıl görüyorsunuz pırıl pırıl. Dikilen binalarla her taraf bambaşka, batıda ne varsa burada da o var.