CHP’de parti içi muhalifler, genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultayı toplamama durumunda tüzük kurultayı haklarını kullanacaklarını açıkladı.
CHP'de, partinin 24 Haziran’daki cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’yi destekleyerek olağanüstü kurultay için çalışma yürüten muhaliflerin dün Ankara'da yaptıkları toplantıdan bir dizi karar çıktığı öğrenildi. Buna göre muhalifler, genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu'ndan partiyi kurultaya götürmek için bayrama kadar bir çağrı yapmasını isteyecek. Bu çağrının karşılıksız kalması halinde bayramdan sonra tüzük kurultayı için imza toplanacak.
“Değişim ve Umut Kurultayı için Ankara'da toplantıya katılan CHP Kurultay Delegelerinin oy birliği ile almış olduğu karardır” başlığıyla verilen açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“Bugün yaşadığımız büyük rejim krizi hızla ekonomik krize dönmüştür. Türk Lirası yabancı para birimleri karşısında değer kaybetmekte, halkımız fakirleşmekte, ülkemiz felakete sürüklenmektedir. Ortaya çıkan ağır kriz koşulları, siyasi partilerde değişimi zorunlu kılmaktadır. Sorumluluk yeniden Türkiye'nin kurucu partisi Cumhuriyet Halk Partisi'ndedir. CHP Türkiye'de yeniden İktidar alternatifi olmak zorundadır. CHP değişmeli, yeniden halkımıza umut olmalı ve iktidar yürüyüşüne başlamalıdır. 24 Haziran 2018 seçimleri sonrasında ortaya çıkan ekonomik ve siyasal tablo karşısında yurttaşlarımızın, seçmenlerimizin ve üyelerimizin talebi “değişim ve umut” olmuş ve bu beklenti partimizin Olağanüstü Kurultayını toplanmasını gündeme getirmiştir. Olağanüstü Kurultayın yapılması için sayısal yeterlilik sağlanmış, siyasal irade ortaya konulmuştur. Bununla birlikte asıl tartışmanın sayısal yeterlilik olmadığı, siyasal ve politik olarak alınan tutumun ve iradenin asıl tartışma konusu olarak ele alınması gerektiği vurgulanmıştır. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik, siyasal koşullar ve yakın zamanda gerçekleşecek yerel seçimler nedeniyle ve partimizde tartışılan yapısal sorunlar karşısında yükselen Değişim ve Umut talebiyle Olağanüstü Kurultayın toplanması zorunlu ve ertelenemez hale gelmiştir. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, Olağanüstü Kurultay çağrısıyla açığa çıkan bu sayısal ve siyasal iradenin demokratik ve meşru talebini çok geç olmadan yerine getirmelidir. Olağanüstü Kurultay bir an evvel toplanmalıdır. Partiyi yargıda tartıştırmayacağız dedik ve sözümüzün sonuna kadar arkasında duracağız. Olağanüstü Kurultay çağrısının yapılmaması halinde tüzüğümüzün verdiği tüm demokratik hakları, Tüzük Kurultayı da dahil olmak üzere kullanacağız. Ertelenemez ihtiyacımız olan yapısal sorunlarımızın tartışılacağı yer kurultaydır. Kurultayı yapmayarak partimizi kamuoyunda tartıştırmaya devam etmek doğru değildir. Partimizi kamuoyunda tartıştırmanın sorumluluğu meşru ve haklı kurultay talebini yerine getirmeyenlere ait olacaktır.”
Ne olmuştu?
İnce, dün Ankara’da gerçekleşen görüşme öncesi tüzük kurultayını toplayıp toplamayacağıyla ilgili bir soruya "Hayır, ben arkadaşların o işlerine karışmam. Arkadaşlara, partiyi kamuoyunda tartıştırmayın, yıkmayın, yakmayın, kiracı boşaltmıyorsa da kamuoyu önünde evin pencerelerini kırmayın tavsiyem olacak” diyerek yanıt vermişti.
Parti yönetimi, tüzük kurultayını da olağanüstü kurultay gibi anlamlı bulmadıklarını açıklamıştı.
Önceki Tüzük Kurultayı'nda ne talep edilmişti?
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 9-10 Mart tarihlerinde gerçekleştirdüğü Tüzük Kurultayı öncesinde aralarında Muharrem İnce'nin de bulunduğu 48 milletvekili demokratik tüzük, demokratik CHP, demokratik Türkiye’ çağrısında bulunan ortak bir açıklama yayınlamışlardı.
CHP’nin demokratik tüzüğünün’ şu ilkelere dayandırılması gerektiği savunulmuştu:
- Partinin asıl sahibinin üyeleri olduğu gerçeği ışığında, üyeleri arasında ayrım yapmaksızın tüzüğün tüm üyelerimizin hak ve hukukunu mutlaka koruması sağlanmalıdır.
- Tüzük değişikliği ile üyelerimiz partinin her düzeyde adaylarını belirleme konusunda söz sahibi kılınmalıdır.
- Partimizin yürütme organı olan Merkez Yönetim Kurulu’nun (MYK) tamamı örgüt iradesinin yansıması olan ve partinin Kurultaydan sonraki en yüksek karar organı olan Parti Meclisi tarafından seçilmelidir.
- Üyelerimizin ve örgütümüzün Parti Meclisi’nde gerçek ve etkin temsilini sağlamak için Parti Meclisi üye sayısı 80’e çıkartılmalı; il Başkanlarımız veya il kongrelerinden seçilerek gelecek örgüt temsilcilerinin Parti Meclisi’ne doğal üye olarak katılması ile bütün il örgütlerimizin temsilde adalet ilkesi doğrultusunda Partimizin karar organında söz sahibi olması sağlanmalıdır.
- Partimizin adayları, Siyasi Partiler Yasası’nın yüzde 5 kontenjan sınırlaması dışında, genel ve yerel seçimlerde üyelerin katılımıyla gerçekleşecek önseçimle belirlenmelidir.
- Kadınların ve gençlerin siyasette etkin temsili ve katılımını sağlayacak ilerici düzenlemeler yapılmalı, gençlik kotası yaş sınırı 30 olarak kalmalıdır.
- Kurultayımız yalnızca Parti Meclisi ve Genel Başkan seçimine indirgenmemeli; partimizin programının, siyasetinin belirlendiği en yüksek organ olarak işletilmelidir.
Cihaner ve Böke'nin başını çektiği 'Gelecek için Biz' hareketinin Genel Merkez’in tüzük taslağındaki maddelere karşı yaptığı itirazlar ve değişiklik önerileri ise şöyleydi:
Blok liste usulünün tamamen kaldırılması: CHP’de her seviyede seçimlerin çarşaf liste ile yapılmasının garanti altına alınması öneriliyor. Genel Başkan adayı olmak için toplanması gereken imza sayısının yüzde 5’e indirilmesi ve birden çok adaya imza verilmesinin mümkün kılınarak genel başkan adaylığı sürecinin demokratikleştirilmesini öneren önerge ise Madde 51’e ilişkin hazırlandı. Ayrıca mevcut genel başkanın aday olmak için imza toplamasına gerek olmadığı da düzenlenerek, Genel Merkez'in imza toplayarak Kurultay öncesi delege iradesi üzerinde baskı kurması ihtimalinin önüne geçiliyor.
Öte yandan, önseçimin genişlemesi, milletvekillerinin merkezden atamayla değil, üyenin iradesiyle seçilmesi amacıyla merkez adaylığı oranı %5’le sınırlanarak, önseçim yönteminin güçlendirilmesi, partililerin aday tespitinde üyelikten gelen hukuklarını kullanmaları öneriliyor.
Cumhurbaşkanı Adayı Partililerin İradesiyle Belirlenmeli: CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının partililerin iradesini yansıtacak biçimde belirlenmesi, geçmişte yaşanan hataların tekrarlanmaması amacıyla Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinde merkez yoklamasının yanı sıra, önseçim ve genişletilmiş Küçük Kurultay’ın da yöntem olarak kullanılmasını öneriliyor. Böylece, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının partilillerin iradesiyle belirlenmesi hedefleniyor. Bu önerge kapsamında, partinin ihtiyacı olan gerçek bir demokratik tüzük için genel başkanlık seçiminin dahi delegeyle değil üyeyle yapılmasının tartışılması gerekliliği dile getiriliyor.
