CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, 31 Ekim’de görülecek Cumhuriyet ve Özgür Gündem davaları öncesinde, gazeteciler üzerinde giderek artan iktidar baskısını ve yargının bu konudaki genel tutumunu değerlendirdi. Gazetecileri tutuklayarak, baskı altına alarak gerçeklerin üzerinin örtülmek istendiğini vurgulayan Şeker, bu devirde bunun boş bir çaba olduğunu ve gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkacağını söyledi.
Birgün'den Zeynep Kuray'ın haberine göre Şeker ifade etmek istediklerini verdiği şu örnek ile anlattı:
“130 milyon yıl önce çarpışan iki yıldızın yaydığı dalgaların kesin ve net bir şekilde tespit edilebildiği bir dönemden geçiyoruz. AKP iktidarı ise aleni olarak işlediği suçları kamuoyundan gizlemek için bu gerçekleri halka duyurmak isteyen gazetecileri beyhude bir şekilde içerde tutuyor. 130 milyon yıl önceki gerçekler bugün bile tespit edilebiliyorken, işlenen aleni suçları gazetecileri içerde tutarak örtemezler. Bu beyhude uğraşlarından vazgeçsinler çünkü er ya da geç gerçekler gün gibi açığa çıkacaktır.”
Demokrasiye böyle bakılırsa…
AKP hükümetinin dünya ölçeğindeki demokrasi standartları açısından Kuzey Kore rejimiyle bir görülmeye başlandığına dikkat çeken Şeker, bu nedenle üzerlerinde oluşan baskıları rehin tuttukları gazetecileri birer birer bırakarak azaltma hesabı yaptıklarını söyledi. Demokrasiye geri dönüşün gazetecileri rehin tutarak değil, suç işlemeyerek mümkün olduğunu hatırlatan CHP'li Şeker, “Hükümet demokrasiyi binilen, inilen bir tramvay gibi görüyor” diyerek, AKP’yi derhal gazetecileri tutsak etmeyi bırakıp, suç işlemekten vazgeçmeye çağırdı.
"Din gibi adalet de istismar ediliyor"
Bu konuda yargının genel tutumunu da eleştiren Ali Şeker, suçları işleyenlerin değil, bu suçları halka duyuranların cezaevine atıldığı bir işleyişin sistematik hale geldiğine işaret etti.
Şeker, “Nasıl din istismar ediliyorsa, suçların örtülmesi konusunda da adalet istismar ediliyor. Bu suça ortak olmak adalet dağıtması gerekenlere yakışmıyor” diye konuştu.
Yanlış yapanların bir gün mutlaka bedelini ödeyeceklerini hatırlatan Şeker, 31 Ekim’de Çağlayan Adliyesi’nde görülecek Cumhuriyet ve Özgür Gündem davalarına katılım çağrısı yaptı ve içerideki tüm gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını istedi.
