Çevre

Çevreciler Kazdağı için isyanda: Uçakla İlaçlama durdurulsun

'Havamız, suyumuz, topraklarımız havadan atılan kimyasallarla kirlenmeyecekti. Arılarımız ölmeyecek, çocuklarımız zehir solumayacaktı'

26 Eylül 2014 16:08

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 2012 yılından bu yana Kazdağı’nda uçakla ilaçlama kararından geri adım atınca çevrecileri ayağa kaldırdı. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Gümçed Edremit Körfezi Şubesi, Ayvalık Tabiat Platformu, Çanakkale Çevre Platformu ortak açıklamalarında, “Sağlıklı yaşamak, sağlıklı beslenmek istiyoruz! Uçakla ilaçlama derhal durdurulmalıdır” dedi. 

Dernek Başkanı Süheyla Doğan Ünal, yaklaşık bir aydır günde 8 saatlik uçakla ilaçlama yapıldığını söyledi. Ünal, bu yöntemin yaşamın her alanına zarar verdiğini söyledi. Çevreciler, kararından geri adım atan Tarım Bakanlığı, ilgili resmi yerlere ilaçlamanın durdurulması için başvurduklarını söyledi.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin diğer çevre örgütleriyle ortak açıklamaları şöyle:

 

Uçakla ilaçlama derhal durdurulmalıdır!

 

“Bugünlerde üstümüzde uçaklar dolaşıyor. Uçuşlar önce Cunda Adası üzerinde başladı. Ardından da Edremit Körfezi’ne geldi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’un Ayvalık Sarmısaklı’da törenle başlattığı uçuşlar hiç hayra alamet değil. Uçuşların kasım ayına kadar süreceği söyleniyor.

2012 yılında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından Bakan talimatıyla yasaklanan ‘Zeytin Sineği’ne Karşı Havadan İlaçla Mücadele’ ne hikmetse yeniden başladı. Bakanlık yasaklama gerekçesini ‘Uçakla ilaçlama sırasında kimyasal ilaçların önemli bir kısmı hava akımlarıyla sürüklenerek su kaynaklarına, doğal hayata ve yaşam alanlarına zarar veriyor, zeytin sineğini baskı altında tutacak faydalı organizmalar zarar görüyor, turizm alanları ile zeytinlikler iç içe, bu nedenle turistik alanlar da ilaçtan zarar görüyor’ diye açıklamıştı. Bu açıklama, gerçeklerin kabul edilerek yanlıştan dönülmesi nedeniyle bizleri çok sevindirmişti. Havamız, suyumuz, topraklarımız artık havadan atılan kimyasallarla kirlenmeyecekti. Arılarımız ölmeyecek, çocuklarımız zehir solumayacaktı. Organik tarım yapanlar, yapmak isteyenler nefes alacaktı.

 

Sevincimiz kısa sürdü

 

Ancak sevincimiz kısa sürdü. Tepemizden yağdırılan ve bileşiminin konvansiyonel (organik olmayan)  olduğunu öğrendiğimiz ilaçlar havamızı, suyumuzu, toprağımızı yeniden kirletmeye başladı. Ne oldu da uçakla ilaçlama yeniden başladı? Seyir halindeki araçların camlarının bembeyaz kesilmesiyle, yerleşim yerlerindeki insanların mide bulantıları yaşamasıyla ilk belirtilerini gördüğümüz zehirli kimyasal daha görmediğimiz bilmediğimiz ne etkiler yapacak?

 

Popülist yaklaşımlara son

 

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Ahmet Edip Uğur ve Burhaniye Belediye Başkanı Sn. Necdet Uysal’ın yerel seçimler öncesinde ‘uçakla ilaçlamayı yeniden başlatacakları’ sözlerini verdiklerini biliyoruz. Bu nedenle Sn. Uğur göreve gelir gelmez, zeytin sineği ile mücadele kararı alıyor, Büyükşehir Belediye Meclisi’nden ödenek çıkartıyor, ilaçlar alınıyor, uçaklar kiralanıyor. Körfezdeki Zeytin Zararlıları ile Mücadele Birliği’nin kapanmış olması nedeniyle, Marmara-Erdek Zeytin Zararlıları ile Mücadele Birliği üzerinden işlemler yapılıyor.

 

İlaç firmaları karına kar katarken
biz sağlığımızdan oluyoruz

 

Edremit Körfezimizde yanlış tarım politikaları sonucu ne yazık ki tek tip(mono) tarım uygulanmakta. Oysa eskiden bir yanda meyve, diğer yanda asma bahçeleri vardı. Buğday, arpa ekilirdi. Ne asmalar kaldı, ne güzelim ayasu armutları, ne de harmanlar. Şimdi her yer zeytinlik. Zeytinliklerin yanındaki ormanlık alanlar tarıma açıldı. Makilik, çalılıklar yok edildi. Zeytin bahçelerini içindeki tozlaşmaya destek olan, direnci artıran deliceler aşılanarak yok edildi. Zeytin sineğinin doğal karşıtları-yararlı böcekler-için barınacak yer kalmadı. Kullanılan kimyasallarla, zeytin sineğini yok eden yararlı organizmalar, böcekler, arılar, yarasalar yok oldu, evsiz barksız kaldılar.

 

Üretici desteklenme, uçakla ilaçlamaya son verilmelidir

 

Zeytin üreticisi senelerdir emeğinin karşılığını alamıyor. İşçilik ve tarım girdilerinin maliyetini karşılayamayan üretici zeytinden soğumuş, tarımdan kopmuş durumdadır. Üreticiler yıllardır konvansiyonel tarıma ve monokültüre teşvik edilmiştir ve ürün kalitesi bu nedenle düşmüş ve maliyetler de artmıştır. Sektör örgütleri üreticinin hakkını yeterince korumamaktadır. Kimyasal mücadeleden önce kültürel ve biyolojik mücadele teşvik edilmeli, üreticiyi yeniden tarımla buluşturmak için projeler hazırlanmalı, organik mücadele için destekler verilmelidir. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı işbirliği ile gerçekleştirilen uçakla konvansiyonel ilaçlama daha fazla zarar vermeden acilen durdurulmalıdır.”