Medya

"Burhan Kuzu bile başkanlık sistemini savunamadı; havlu attı, 'MHP böyle istiyor' algısı yarattı"

Mehmet Tezkan: Gece boyu parlamenter sistemi kötülemekle yetindi

28 Aralık 2016 12:02

Milliyet yazarı Mehmet Tezkan, Anayasa Profesörü Burhan Kuzu'nun başkanlık sistemini savunamadığını ileri sürerek "Burhan Hoca önceki akşam televizyondaydı. Türk tipi veya post-başkanlık sistemini savunamadı. Gece boyu parlamenter sistemi kötülemekle yetindi. Eskileri anlattı. Bunların bilinmesi lazım diyerek 1950 yıllarına gitti" ifadesini kullandı. "Topu çevirdi durdu" diyen Tezkan, "Mesela.. Başkanlık sistemi koalisyona neden olur mu sorusuna yanıt veremedi. Başkanlık sisteminde koalisyon olmaz diyemedi" diye yazdı.

Mehmet Tezkan'ın "Vekillere 'zihni sinir' sorular" başlığıyla yayımlanan (28 Aralık 2016) yazısı şöyle:

Anayasa komis-yonu gece yarılarına kadar anayasa değişikliğini tartışıyor..

Daha heyecanlı maddelere gelmediler..

Ruhuna özüne girmediler..

Anayasa değişikliğinin özü ne?

- Cumhurbaşkanının aynı zamanda partisinin genel başkanı olması..

 - Cumhurbaşkanının partisinin milletvekili listesini belirlemesi..

 - İki seçimin aynı anda yapılması..

 - Cumhurbaşkanının cumhurbaşkanı olarak yürütmenin başı..

 - Cumhurbaşkanının çoğunluk partisinin parti genel başkanı olarak yasamanın da başı olması..

 - Cumhurbaşkanının her iki şapkasını kullanarak (Cumhurbaşkanı ve partisinin genel başkanı) HSYK’nın başkan ve altı üyesini belirlemesi..

Fırtına kopacaksa bu maddeler görüşülürken kopacak..

Daha sıra gelmedi..

***

Kafama takılan meseleleri not etmiştim.. Hazır vakit varken sorularımı toplu halde bir daha sorayım..

Belki bir katkım olur..

Belki ileride doğacak bir aksaklık şimdiden giderilir..

***

BİR: Cumhurbaşkanı parti başkanı olarak partisini, cumhurbaşkanı sıfatıyla Türk milletini mi temsil edecek? Bu ayrım nasıl sağlanacak?

İKİ: Cumhurbaşkanının siyasi kimliği olacaksa öteki siyasi parti liderleriyle eşit mi olacak?

ÜÇ: Siyasetçileri eleştirmek, tepki göstermek, protesto etmek anayasal hak.. Mahkemeler dozu yüksek eleştirileri bile hakaret kabul etmiyor.. Partili cumhurbaşkanı protesto edilirse bu siyasetçiyi protesto etmek sınıfına mı girecek.. Yoksa, devletin başı protesto edilmiş mi sayılacak?

DÖRT: Ayrım nasıl yapılacak?

BEŞ: Partilerin genel başkanlarını illerde o partinin il başkanı temsil ediyor.. Cumhurbaşkanını vali.. Cumhurbaşkanı partili olursa illerde onu kim temsil edecek? Partisinin il başkanı mı, vali mi?

ALTI: Cumhurbaşkanı seçilen kişinin genel başkanlığını yaptığı parti sandıktan ikinci parti çıkarsa.. Meclis çoğunluğunu sağlayamazsa.. Yürütmenin başı olan cumhurbaşkanı aynı zamanda ana muhalefet partisi genel başkanı mı olacak?

***

YEDİ: Yasamanın yürütmeyi denetleme yetkisi kaldırılıyor. Bu durum seçilecek kişiye beş yıl ülkeyi istediğin gibi yönet, istediğini yap anlamına gelmiyor mu?

SEKİZ: Bu durum denge-fren mekanizmasını tamamen ortadan kaldırmıyor mu?

DOKUZ: Diyelim ki uzun yıllar sonra ırkçı bir adam, çatlak bir beyin es kaza o koltuğa oturdu.. Ülkeyi felakete sürüklerse Anayasa’ya göre hangi kurum engel olacak?

ON: Değişikliğin gerekçesinde halkın denetleyeceği yazılmış.. Halk yürütmeyi nasıl denetleyecek? Ne yaparak denetleyecek?

***

Cumhurbaşkanına üst düzey görevlilerin atanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme.. Kamu kurum ve kuruluşlarının kuruluş, görev, yetki ve sorumluluklarını kararnameyle ilan etme yetkisi verilmek isteniyor..

ON BİR: Bir kişinin devleti istediği gibi dizayn etmesi doğru mu?

ON İKİ: Cumhurbaşkanı koltuğuna oturan her kişi devlet yapısını değiştirmek isterse ne olacak?

ON ÜÇ: Beş yılda bir sil baştan olan devlete devlet denir mi?

ON DÖRT: Beş yılda bir değişme ihtimali olan kurum ve kuruluşlardan hayır gelir mi?

Burhan Hoca terledi!

Başkanlık sistemi denilince ilk akla gelen isim AKP milletvekili Burhan Kuzu’dur..

Yıllardır başkanlık modelini savunur..

Parlamenter sistemin bittiğini, yasamanın yürütmenin emrine girdiğini söyler..

Başbakanlık sisteminin keskin kuvvetler ayrılığı getirdiğini anlatır durur..

***

Burhan Hoca önceki akşam televizyondaydı.. Türk tipi veya post-başkanlık sistemini savunamadı..

Gece boyu parlamenter sistemi kötülemekle yetindi..

Eskileri anlattı.. Bunların bilinmesi lazım diyerek 1950 yıllarına gitti..

Topu çevirdi durdu..

Mesela.. Başkanlık sistemi koalisyona neden olur mu sorusuna yanıt veremedi..

Başkanlık sisteminde koalisyon olmaz diyemedi..

***

Tartışma kuvvetler ayrılığı meselesinde düğümlenince; ‘Güçleri ayırdık, şöyle veya böyle’ diyerek lafı yuvarladı..

Aslında meselenin kilidi burada..

Şöyle veya böyle olmasında!

***

Gecenin sonunda Burhan Hoca havlu attı; ‘Elimizdeki imkânlarla bu kadar, ne yapalım’ diyerek işin içinden sıyrılmaya kalktı..

MHP böyle istiyor algısı yarattı..