Gündem

Behzat Ç.'nin senaristi Emrah Serbes'in karıştığı ölümlü trafik kazasının, tutanakları ortaya çıktı

Serbes polis ifadesinde, yağmur yağmaya başladıktan sonra, hızını 130-140 km'ye düşürdüğünü iddia etmişti

30 Eylül 2017 03:52

'Behzat Ç.'nin senaristi yazar Emrah Serbes’in kullandığı aracın 59 yaşındaki Ayhan Özçelik ve kızı 16 yaşındaki Zeynep Özçelik’in içinde bulunduğu araca arkadan çarpması sonucu gerçekleşen kazaya ilişkin kaza tespit tutanağı ortaya çıktı.

Kaza tespit tutanağına göre 22 Eylül, saat 04.20 sularında her iki araç Aydın yönüne ilerliyor. Emrah Serbes, kullandığı otomobille orta şeritte ailenin aracına büyük bir hızla arkadan çarpıyor.

CNN Türk'te yer alan habere göre, çarpmanın etkisiyle Özçelik Ailesi'nin kullandığı araç savrularak yol dışına çıkıyor. Ailenin aracı takla atıp yaklaşık 16 metre savruluyor. Emrah Serbes'in aracı ise sürüklenip bariyerleri aşıyor, 207 metre sonra durabiliyor. Serbes, yağmurun çiselediğini, hızını 130-140 km'ye düşürdüğünü iddia etmişti.

Savcı kemer izlerinin tespitini istedi

Yazar Emrah Serbes'in karıştığı ölümlü trafik kazasıyla ilgili itirafı öncesi, kazayla ilgili soruşturma yürüten savcılığın sürücü olduğunu iddia ederek tutuklanan şahsın vücudundaki emniyet kemeri izlerinin tespiti ve hava yastıklarındaki kan ve doku örneklerinin karşılaştırılması için İzmir Adli Tıp Kurumundan rapor istediği ortaya çıktı.

Kazayla ilgili soruşturma başlatan Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmayı, ilk etapta tutuklanan Kenan Doğru'nun aracın sürücüsü olup olmadığına yönelik olarak derinleştirdi.

Kaza tespit tutanağı, görgü tanıkları, otoyol gişe ile telefon kayıtları ve tarafların ifadelerini değerlendiren savcılık, Emrah Serbes'in olayın şüphelisi olabileceği üzerinde yoğunlaştı.

Savcılık, kazada hayatını kaybeden baba ile kızın ailesinin avukatı Burcu Ece Güler'in de talebi doğrultusunda olay yerindeki tüm delillerin tekrar incelenmesine karar verdi.

Hava yastıklarındaki kan ve doku örnekleri

Yapılan incelemede, kaza sonrası sürücü olduğunu belirten ve tutuklanan Kenan Doğru ve Emrah Serbes adına kayıtlı telefonlardan 112 Acil Sağlık ekibine çağrı yapılmadığı tespit edilirken, iç kanama riski bulunan bu kişilerin herhangi bir sağlık kuruluşunda tedaviyi kabul etmemeleri şüpheli bulundu. Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığınca 27 Eylül'de gönderilen yazıda, İzmir Adli Tıp Kurumundan tutuklu sanık Kenan Doğru'nun vücudu üzerinde emniyet kemerinin bıraktığı izlerin tespit edilmesi ve iki hava yastığından alınan kan ve doku örneklerinin karşılaştırılması istenildi.

Savcılık ayrıca, Doğru'nun kan, idrar ve saç örneklerinin tespitini, uyuşturucu kullanıp kullanmadığına yönelik incelemenin de yapılmasını talep etti. Olay yeri kaza raporunda da aracın takip mesafesini korumadığı ve kusurlu olduğu bilgisi yer aldı. Kazayı üstlenen Kenan Doğru'nun olay yerindeki kontrolde alkollü çıkmadığı, ancak ailenin avukatı Güler'in kan örneği alınmadığı gerekçesiyle itirazda bulunduğu öğrenildi. Emrah Serbes'in itirafı ve tutuklanmasının ardından otomobilde yolcu olduğu belirlenen Kenan Doğru, Buca Cezaevinden tahliye edildi.

 

Aile özrünü kabul etmedi

 

Kazada hayatını kaybeden baba ve kızın ailesinin avukatı Burcu Ece Güler, Torbalı Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, ailenin halen hastanede tedavi gören Nilgün Özçelik'in tedavisiyle ilgilendiğini söyledi. Emrah Serbes'in itirafı sonrası dilediği özrün aile tarafından kabul edilmediğini dile getiren Güler, Serbes'in "elindeki sosyal medya ve takipçi kitlesini kullanarak yaptığı bu itirafın aile tarafından rahatsız edici bulunduğunu" belirtti. Kenan Doğru ve araçtan alınan kan ve doku örneklerinin İzmir Adli Kıp Kurumuna gönderildiğini ve sonucun beklendiğine işaret eden Güler, şöyle konuştu:

"Doğrudan gelip savcılığa teslim olmaması ve bunu sosyal medya aracılığıyla yapması müvekkillerimin acısını daha da artırmıştır. Biz tüm delillerin toplanmasını talep etmiştik. Cezaevinde tutuklu bulunan Kenan Doğru'nun kemer izinin tespiti için adli tıptan randevu alınmıştı. Bunun üzerine hızlı şekilde bu itirafname çıktı. O yüzden zaten bu itirafın inandırıcı olmadığını biz çok rahat söylüyoruz. İstediğimiz delillerle köşeye sıkışmışlardı, bunun üzerine Emrah basında yer alan senaryo gibi itirafnamesini yaptı. Buna tabii aile inanmıyor ve samimi bulmuyor."