Gündem

Başbakan Yıldırım: AK Parti'de FETÖ sızmaları varsa, ​onları temizleriz

"CHP, bizim cumhuriyet sevgimizi sorgulayacak kalibrede değil"

22 Ekim 2016 14:23

Başbakan Binali Yıldırım, AKP içinde kripto 'FETÖ'cüler olduğu iddialarına ilişkin olarak, "FETÖ terör örgütünün hiçbir mensubu, bizim AK Parti teşkilatının içinde yer alamaz, barınamaz. Bu teşkilatta teröristlere hiçbir zaman yer olmadı ve asla olmayacak. Eğer sızmalar varsa onları da temizlemek konusunda zerre kadar tereddüdümüz olmaz" dedi.

Yıldırım, Ankara'da 30 Kasım'a kadar yürüyüş ve gösteri yasağı getirilmesi üzerinden başlayan tartışmalara ilişkin olarak, "Şimdi CHP'den bazıları 'AK Parti 29 Ekim kutlamalarını, 10 Kasım anmalarını engellemek için bu kararı aldı' diye yalan söylüyor. Bizim Cumhur ile, Cumhuriyet ile sevgimizi siz mi sorgulayacaksınız. Bunu ölçecek kalibrede misiniz? Cumhuriyet hizmetle büyür. CHP'nin 93 yılda yaptıkları ile AK Parti'nin 14 yılda yaptıklarını yan yana yazalım" görüşünü dile getirdi. 

Yıldırım, başkanlık tartışmalarıyla ilgili MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye bir kez daha teşekkür ederken, "MHP, başkanlık sistemine karşı olabilir, parlamenter sistemin devamını da istiyor olabilir ancak kararı millete bırakmak gibi son derece önemli, son derece milli bir yaklaşım sergilemiştir" dedi. "Buradan CHP'ye de bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Gelin, millete birlikte gidelim" diyen Yıldırım, "Biz, Genel Kurul'da 367'nin üzerinde bir kabul olsa bile millete gitmeye söz verdik. Gelin bu şerefe, bu önemli karara siz de katılın, siz de bu kararın içerisinde olun" ifadesini kullandı.

AKP'nin Afyonkarahisar'daki kampının açılışında konuşan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilk istişare ve değerlendirme toplantımızı gerçekleştiriyoruz. Şehitlerimizin, gazilerimizin hüznüyle aynı zamanda 15 Temmuz şanlı direnişinin yol göstericiliğiyle gerçekleştiriyoruz. 

Kazan'ın Kahraman olması ve 15 Temmuz'un resmi tatil ilan edilmesi ile ilgili teklifimiz komisyonda kabul edildi. Önümüzdeki hafta Genel Kurul'a gelecek. Kazan ilçesine böyle bir paye verilmesi diğer ilçelerimizi unuttuğumuz anlamına gelmiyor. Her ilçemiz yiğitçe bir direniş gösterdi. Kazan darbenin merkez üssü olması nedeniyle sembol oldu. Hiçbir ilçemiz diğerinden daha az fedakar değildir. Hiçbir şehitlerimiz birbirinden daha az değerli değildir. Gazilerimiz de aynı şekilde. Hepimiz gücümüz, imkanımız nispetinde bu vatan için mücadele ettik. Rabbim içimizden bazılarını şehadetle, bazılarını gazilikle onurlandırdı. 

TSK Kurtuluş Savaşı, Cumhuriyetin kuruluşu ve sonrasında olduğu gibi TBMM'nin emri altındadır. Bir grup TBMM'ywe silah doğrultuyorsa o asker Türk askeri değildir. Silahını emir aldığı yere, Gazi Mustafa Kemal'in hatırasına doğrultmuştur. Mehmetçik millete silah çekmez, asker kılığına girmiş teröristlerdir. Mehmetçiğin yeri düşmana karşı olan noktadır. Bunu sadece 15 Temmuz darbecileri için söylemiyorum. Milli iradeye göz diken herkes bu aziz milletin değil, milletin düşmanlarının yanında olmuştur. Milletin vekillerine kim el uzatırsa cavabını almıştır, alacaktır.

2001 yılında Afyonkarahisar'dan cumhuru ve cumhuriyeti birlikte büyütmek için yola çıktık. 2001'de Cumhuriyetimiz 79 yaşındaydı. 79 yıllık birikimin üzerine iki kat bazı alanlarda 10 kat daha birikim ekledik. En önemlisi Cumhuriyetimizi cumhurla bir araya getirdik. Tüm vesayet kurumlarına karşı mücadele verdik. Bu mücadeleden de büyük bir zaferle çıktık.

 

"CHP, bizim cumhuriyet sevgimizi
sorgulayacak kalibrede değil"

 

Ankara Valiliği geçtiğimiz günlerde güvenlik nedeniyle 30 Kasım'a kadar toplantı ve gösterilere kısıtlama getirdi. Bunun tek gerekçesi güvenlik. Şimdi CHP'den bazıları 'AK Parti 29 Ekim kutlamalarını, 10 Kasım anmalarını engellemek için bu kararı aldı' diye yalan söylüyor. Bizim Cumhur ile, Cumhuriyet ile sevgimizi siz mi sorgulayacaksınız. Bunu ölçecek kalibrede misiniz? Cumhuriyet hizmetle büyür. CHP'nin 93 yılda yaptıkları ile AK Parti'nin 14 yılda yaptıklarını yan yana yazalım.

Terör ögütlerinin tamamını etkisiz hale getirecek, Türkiye'yi hedeflerine çok farklı bir şekilde ulaştıracağız. Cumhuriyeti güçlendirmek adına 2007'de çok önemli bir reform gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanı seçeceğimiz zaman vesayet odakları devreye girdi. 'Size cumhurbaşkanı seçtirmeyeceğiz' dedi. Anamuhalet partisi bu vesayet odaklarının başını çekiyordu. 367 icadıyla Meclis'te cumhurbaşkanı seçilmesini engelledi. Ama AK Parti boyun eğmedi. Her sorunun çözümü vardır. Çözüm millettir dedik ve millete gittik. vekillerin seçemediği cumhurbaşkanını millet doğrudan seçilmesini sağladı.

2007'de yapılan reform sistemdeki tıkanıklığı açmaya dönük bir çözümdü. Bugün kurulduğumuz ilk andan itibaren Türkiye'nin yeni bir sisteme, anayasaya ihtiyacını dile getirdik. Bütün partilerin her seçim öncesinde anayasa değişikliği konusunda vatandaşa vaatleri var. Darbe ürünü anayasanın Türkiye'nin ihtiyaçlarını görmediğini her fırsatta ifade ettik. Özellikle 2011 yılından itibaren attığımız adımlar maalesef muhalefetin isteksizliği nedeniyle bir sonuca ulaşmadı.

MHP'nin, devletin ve ülkenin karşı karşıya olduğu sorunu görüp meseleye milletin son noktayı koyması yönündeki yaklaşımı doğrusu takdire şayandır. MHP, başkanlık sistemine karşı olabilir, parlamenter sistemin devamını da istiyor olabilir ancak kararı millete bırakmak gibi son derece önemli, son derece milli bir yaklaşım sergilemiştir.

Buradan CHP'ye de bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Gelin, millete birlikte gidelim. Biz, Genel Kurul'da 367'nin üzerinde bir kabul olsa bile millete gitmeye söz verdik. Gelin bu şerefe, bu önemli karara siz de katılın, siz de bu kararın içerisinde olun.

Türkiye yarım asrı geçen süredir AB üyeliği yolunda çalışmalarını sürdüren bir ülkedir. Üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır. Bundan sonra karar AB'nindir. İster Türkiye'nin birliğe girmesi yönünde irade kullanırlar isterse başka bir iradeyi tercih edebilirler. Karar onların. Türkiye'nin alternatifleri her zaman vardır. Avrupa unutmasın, fazla naz aşık usandırır

AB için vizyonlu bir gelecek ancak Türkiye ile mümkündür. Siyasi, ekonomik konularda küresel rol almak isteyen bir AB bunu ancak Türkiye ile başarabilir. Bu nedenle vize serbestisi dahil tüm konular AB'nin Türkiye hakkında verdiği kararlar olmanın ötesine geçmekte ve kendi geleceği hakkında vereceği kararlara dönüşmektedir.

 

"AK Parti'de FETÖ sızmaları varsa,
onları temizleriz"

 

FETÖ terör örgütünün hiçbir mensubu, bizim AK Parti teşkilatının içinde yer alamaz, barınamaz. Bu teşkilatta teröristlere hiçbir zaman yer olmadı ve asla olmayacak. Eğer sızmalar varsa onları da temizlemek konusunda zerre kadar tereddüdümüz olmaz.

Terör örgütüne destek veren belediyelerin yönetimlerini değiştirdik, bundan sonra da aynı desteği veren bütün belediyeleri değiştirmekten asla tereddüt etmeyeceğiz. Böylece belediyelerden terör örgütüne akan paraları durdurmuş olduk. Bölgedeki aşiretler, terörün bitmesi konusunda artık daha kararlı, seslerini daha fazla yükseltmeye başladılar ve aşiretler sahaya indiler.