Spor

Bafetimbi Gomis'ten derbi yorumu: Kalede Volkan veya Kameni'nin olması fark etmez

"Önemli olan 3 puanı getirecek golü atmamız"

20 Ekim 2017 13:18

Süper Lig'in 9. haftasında Fenerbahçe'yi konuk edecek olan Galatasaray'ın formasını giyen Bafetimbi Gomis, derbiyle ilgili, "Fenerbahçe kalesinde Volkan mı yoksa Kameni'nin mi oynayacağı fark etmez. Önemli olan 3 puanı getirecek golü atmamız" diye konuştu.

Türkiye'ye geldiği ilk andan itibaren kendisine derbinin öneminin anlatıldığını aktaran Fransız yıldız, rekabetin hoşuna gittiğini ve Galatasaray'a imza atma sebeplerinden birisinin de bu olduğunu söyledi.

Hürriyet'ten Ali Naci Küçük'ün Gomis'le gerçekleştirdiği röportaj şöyle:

Bu rekabetin önemini biliyor musun?

Türkiye'ye gelir gelmez bana bu maçın önemiyle ilgili bilgiler verildi. Kariyerimde daha önce de derbi maçlarında oynadım. Ancak bunun daha büyük bir derbi olduğunu biliyorum. Ben Galatasaray-Fenerbahçe derbisi gibi maçlara dışarıdan hep bakıyordum. Hoşuma da gidiyordu. Bunun gibi rekabeti yüksek maçlarda sahada olmayı çok istiyordum. Bu nedenden dolayı da Galatasaray'a imza attım.

Kariyerinde hiç lig şampiyonluğu yok. Bu durum seni hırslandırıyor mu?

G.Saray, Türkiye'de en çok kupa kazanan takım. Kulüp müzesinde, statta, her tarafta başarıların fotoğrafları var. Ve bütün o kupaları görünce ben de kendi adımı bu hikayeye yazdırmak istiyorum. UEFA ve Süper Kupa'yı kazanmış bir takımın formasını giymek ağır ve zor bir sorumluluk. Bu beni hırslandırıyor.

Fransa, İngiltere ve Türkiye'de oynadın. Bu üç ligi karşılaştırır mısın?

Her lig birbirinden farklı. Türkiye ligini diğer liglerden ayrıştıran en önemli özelliğinin coşku olduğunu görüyorum. Türk taraftarların statlarda yaşattıkları ambiyans tek kelime ile inanılmaz.

Östersunds maçlarından sonra ortaya bambaşka bir G.Saray çıktı. Fark neydi?

Fark zamandı. Yepyeni bir takım kuruldu G.Saray'da. Her biri farklı kültürden gelen oyunculardı. Bir takımın oluşması zaman gerektirdi. Bu zamanı doldurduğumuz anda başarıyı elde ettik. Tabii ki Avrupa kupalarında oynamak G.Saray'ın hedeflerinden biri. Ancak baktığımız zaman ligde çok iyi gidiyoruz. Kötü olan bir şey, iyi bir şeye vesile oldu.

Ligin ilk 8 haftasındaki 9 gol, 2 asistlik performansın için neler söylersin?

Başlarken mükemmel olmayı hedefliyordum. Hazırlık maçından sonra İstanbul'a döndüğümde kendime bir söz verdim; ‘Daha fazla çalışıp performansımı artıracağım' diye. Bunu gerçekleştirdiğimi düşünüyorum. Yönetim, teknik ekip ve diğer oyuncular da performansıma katkı sağladı.

Teknik direktörünüz Tudor için neler söylersin? Kendisi özellikle Östersunds maçlarından sonra çok eleştirilmişti…

Bir takım iyi gitmediği zaman genelde ilk yapılan iş antrenörü hedef göstermektir. Ve bu nedenden dolayı da bir takımda işler iyi gidiyorsa ilk tebrik edilmesi gereken de teknik direktördür diye düşünüyorum. İyi bir oyun felsefesi olan, oyuncularından en iyisini almayı bilen bir antrenöre sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Bu grubun iyi olmasını sağlayan da onun insani nitelikleri. Bursaspor maçı onun yeteneklerinin ve becerilerinin güzel bir örneği. Ona çok şey borçluyuz.

Drogba ayrıldığı sezon Galatasaray'ın kapısından dönmüştün. ‘Keşke yıllar önce gelseydim' dediğin oluyor mu?

Ben çok inançlı birisiyim. Ne olması gerekiyorsa, onun yaşanacağına inanıyorum. O dönemde gelmediysem doğru zaman değildi. Ve bir şekilde kısmet olmadı. Şu anda buradayım. Ve Galatasaray'ın bir futbolcusu olduğum için gururluyum.

Gördüğün ilgi için neler söylersin?

İnsanların bana gösterdiği ilgiye ne kadar teşekkür etsem azdır. Bu sevgi ve ilgi karşısında bazen utandığım oldu. İnsanların bana bu şekilde yaklaşması kulübe daha kısa sürede ısınmamı sağladı.

Rakip taraftarların da sana sempati duymalarının sebebi ne olabilir?

Benim sahada gösterdiğim mücadeleyi, basit şekilde yaşamamı ve rakip takıma saygı duymamı takdir ediyor rakip taraftarlar. Ben de bu özellikleri ailemden aldım.

"Negredo'ya dikkat!"

Sezon başında ‘35 gol atarım' diyen Negredo'nun henüz gol atamamış olması, onun bu hedefe ulaşamayacağı anlamına gelmez. Lig uzun bir süreç ve biz henüz daha başındayız. Negredo, ligin sonuna dek dikkat edilmesi gereken bir oyuncu.

"Bu sevgi parayla ölçülemez"

G.Saray'daki herkes bana olan sevgisini bir şekilde gösteriyor. Ben de bu nedenle kendimi çok iyi hissediyorum. Bunun herhangi bir karşılığı yok. Hiçbir şekilde para ile ödenebilecek ya da elde edilebilecek bir şey değil. Bir oyuncu için bundan iyi ortam olamaz.

Ligde 6 puan öndesiniz. Bu tablo rehavet yaratır mı?

Sezon başında böyle bir fark yakalamak özgüven açısından önemli. Ancak lig uzun bir süreç. Daha yarısına bile gelmedik Önümüzde 26 final maçı var. Bunun yanı sıra Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi çok büyük takımlar var. Ligde daha çok şey olabilir, olacaktır da. Rakiplerimize saygı duymamız gerekiyor. Onlara soğukkanlı bir şekilde yaklaşmalıyız. Her maçı, ayrı değerlendirmeliyiz.

Derbi için skor tahmininde bulunabilir misin?

Maçın skoru ile ilgili bir fikrim yok. Benim için önemli olan zaferi getirecek golü atmak. Kazanıp taraftarları sokağa dökmeliyiz

Fenerbahçe maçı için neler söylersin?

F.Bahçe saygı duyulması gereken bir rakip. Onlar da büyük bir takım. Ancak biz 3 puanı alıp şampiyonluk hedefimize ulaşmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Fenerbahçe'yi yenmemiz gerekiyor. Bu, taraftarlar için de önemli. 3 puan aldığımız taktirde Türkiye'de sokaklara çıkacak olan Galatasaraylılara bu coşkuyu yaşatmak bizim için çok değerli. Fenerbahçe belki şu an iyi gitmiyor ama çok çalışıp kendilerini doğru bir yola sokacaklardır. Onlar da şampiyonluk yarışına geri geleceklerdir. Fenerbahçe de Galatasaray ile aynı sorunu yaşadı. Yepyeni oyuncular geldi, teknik direktörleri değişti. Onlarda da bir dönem kapandı ve yeni bir sayfa açıldı. Bunların bir araya gelip harmanlanması tabii ki zaman alıyor.

“Kaleye Volkan da geçse…”

Fenerbahçe kalesinde Volkan mı yoksa Kameni'nin mi oynayacağı fark etmez. Önemli olan 3 puan getirecek golü atmamız. Volkan, büyük kariyerli bir kaleci. Kameni'ye de saygım var. Ailemin hali vakti yerinde değildi, bana krampon almıştı. Profesyonel futbol 13-14 yaşında başlayan bir meslektir. Sadece A takım forması giymek sizi profesyonel yapmaz. Bir profesyonel gibi yaşamalısınız.