Gündem

Araştırmadan: Hâkim ve savcıların yüzde 90'ı yargıda ifade özgürlüğünün artmasını savundu

"Gazetecilerin ifade özgürlüğü hakkı daha geniş yorumlanmalıdır" diyenlerin oranı yüzde 76

28 Mart 2017 15:56

Bin 104 hâkim ve savcı arasında düzenlenen araştırmada, katılımcıların büyük bölümünün, "Yargıda ifade özgürlüğünün kapasitesi artmalı" yönünde görüş bildirdiği ortaya çıktı. Araştırma kapsamında görüşleri alınan hâkim ve savcıların yüzde 90'ı ifade özgürülüğünün arttırılmasını dile getirdi.

Milliyet gazetesinden Gökçer Tahincioğlu'nun haberine göre, Adalet Akademisi’nin Avrupa Konseyi ile birlikte gerçekleştirdiği "Türk Yargısının İfade Özgürlüğü Konusunda Kapasitesi’nin Güçlendirilmesi İzleme Araştırması" konulu çalışmadan çarpıcı sonuçlar çıktı. Araştırma kapsamında görüşleri alınan bin 104 hâkim-savcıdan yüzde 90.1’i, "Yargının ifade özgürlüğü kapasitesinin artırımı" yönünde görüş bildirdi. Hâkim ve savcılardan sadece yüzde 15’i, AİHM’yi taraflı bulduğunu söyledi. Hakim ve savcıların ifade ve basın özgürlüğü konusundaki önermelere verdiği yanıtlar ve "özgürlükçü" görüşlerin yüksekliği dikkati çekti.

Yüzde 56’sı katılıyor

Avrupa Konseyi ile yürütülen ifade özgürlüğü odaklı çalışma kapsamında 2015’te, hâkim ve savcılara yönelik çalışma yürütülmüştü. Aralıklarla devam eden eğitim çalışmaları sonrasında bin 104 hâkim ve savcıya yönelik izleme araştırması yapıldı. Hâkim ve savcılara çeşitli önermeler sorularak, katılıp katılmadıklarının yanıtı istendi. Hakim ve savcıların önermelere katılıp katılmadıklarına yönelik oranlar şöyle:

- “Terörist eylemi övmek ya da meşru göstermek amacı taşımayan ifadeler rahatsız edici, şoke edici bile olsa ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir” görüşü için ilk derece mahkemelerindeki hâkim-savcıların yüzde 26’sı katılmıyorum, yüzde 14.9’u kesinlikte katılmıyorum derken, yüzde 32.8’i bu fikre katıldığını, yüzde 9.7’si ise kesinlikle katıldığını vurguladı. Bölge adliye mahkemesi üyelerinin yüzde 42’si, yüksek mahkeme üyelerinin yüzde 36’sı fikre katıldığını söyledi. Yüksek mahkemelerde katılmayanların oranının düşüklüğü dikkati çekti. Toplamda yargı mensuplarının yüzde 56’sı, “katılıyorum-kesinlikle katılıyorum” dedi.

Bakanlık ‘katılmadı’

- “Nefret söylemi sayılabilecek ifadeler kısıtlanabilir. Ancak bu, herhangi bir kültürel ya da dinsel inanca ya da uygulamaya yönelik her türlü eleştirel ifadenin rahatsız edici ya da şoke edici bile olsa yasaklanabileceği anlamına gelmez” önermesi için ilk derece mahkemelerindeki hâkim-savcıların yüzde 44’ü katılıyorum, yüzde 12’si kesinlikle katılıyorum derken, yüksek yargıda, “katılan-kesinlikle katılan” oranı yüzde 58, bölge adliye mahkemelerinde yüzde 56 oldu. Bu başlığa Adalet Bakanlığı bürokratlarının yüzde 33’ünün, “katılmıyorum” yanıtını vermesi, yüzde 33’ünün de, “kararsız” olması dikkati çekti. Toplamda “katılıyorum-kesinlikle katılıyorum” oranı yüzde 44’te, “katılmıyorum-kesinlikle katılmıyorum” oranı yüzde 34’te kaldı.

- "Demokratik toplumda kendilerine verilen görevi yerine getirebilmeleri için gazeteciler ve diğer medya aktörlerinin ifade özgürlüğü hakkı kapsamı geniş yorumlanmalıdır" önermesi için ilk derece mahkemelerde görevli hâkim savcıların yüzde 73’ü, “katılıyorum-kesinlikle katılıyorum” yanıtı verirken, katılan-kesin katılan oranı yüksek mahkeme üyelerinde yüzde 86, bölge adliye mahkemesi üyelerinde yüzde 75, bakanlık bürokratlarında yüzde 60 olarak gerçekleşti. Toplamda ise yargı mensuplarının yüzde 76’sı, “katılıyorum-kesinlikle katılıyorum” yanıtı verdi.

Yüzde 96: Katılıyorum

- “Bir politikacı hakkında yapılan eleştirinin sınırı, sıradan vatandaşa nazaran daha geniş olmalıdır” önermesine de ilk derece hakim savcıların yüzde 89’u, “katılıyorum-kesinlikle katılıyorum” yanıtını verdi. Bölge adliye mahkemesi üyelerinin yüzde 92’si, yüksek yargı üyelerinin yüzde 90’ı aynı yanıtı verirken, bu oran bakanlık bürokratlarında yüzde 75’te kaldı. Toplamda ise yargı mensuplarının yüzde 90.6’sı, “katılıyorum-kesinlikle katılıyorum” dedi.

- “Demokratik bir toplumda ifade özgürlüğüne, ancak kanunla ve AİHS’de sıralanan meşru amaçlardan birini yerine getirmek için, zorunlu ve gerekli olduğu ölçüde müdahale edilebilir” önermesine de ilk derece mahkemelerde yüzde 94, bölge adliyelerde yüzde 92, yüksek mahkemelerde yüzde 93, bakanlıkta yüzde 91 oranında, "katılıyorum-kesinlikle katılıyorum" yanıtı verildi. Toplamda ise yüzde 96, "katılıyorum-kesinlikle katılıyorum" yanıtını verdi.