Gündem

Ara Güler: Erdoğan, ABD'ye kafa tutan tek lider; çok seviyorum, aynı mahallenin çocuklarıyız

"Türk liderler arasında en çok Ecevit'i çekti"

19 Şubat 2018 15:59

Gazeteci ve fotoğraf sanatçısı Ara Güler, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Türkiye tarihinde ABD'ye kafa tutan tek lider olduğunu" belirterek "Büyükşehir belediye başkanlığından beri tanırım kendisini. Aynı mahallenin çocuklarıyız. Erdoğan'ı lider olarak da seviyorum. Çok cesur bir kere" dedi.

Daha önce İstanbul Kısıklı'da bulunan evinde Erdoğan'ın fotoğraflarını çeken Güler, "Çok güzel bir evi var. Kütüphanesi de çok güzel. Beni çok güzel ağırladı evinde. Çok samimi bir şekilde karşıladı, kapıya kadar da uğurladı" ifadesini kullandı.

Güler, ABD'nin Suriye'de yürüttüğü politikayla ilgili olarak şu görüşleri paylaştı:

"Savaş çıkarmaya çalışıyor. Savaş kendinden uzak memleketlerde olsun da nerede olursa olsun anlayışı içinde Amerika. Amerika için cephane satışı çok önemli. O yüzden sürekli harp çıkarıyor. Böyle yaptıkları için Allah onların belasını verecek zaten. Besledikleri terör örgütlerine karşı da Türkiye kendini korumak için şimdi Afrin’e operasyon yapıyor. Askerlerimiz çok kutsal bir görev yapıyor. Allah yardımcıları olsun."

Güler'in Sabah'tan Tuba Kalçık'ın sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

Yaşayan en büyük fotoğraf sanatçılarından birisiniz. Geriye dönüp baktığınızda 'Mesleğimleilgili hayalini kurduğum her şeyi yaptım' diyor musunuz?

Hayal ettiğim her şeyi yaptım. İşe foto muhabirlikle başladım. Gazeteciliğin her alanında çalıştım. Polis muhabirliği de yaptım, spor muhabirliği de. Bu işe en alttan başladım yani tüm zorluklarını yaşadım. Dünyanın her yerine gittim. Arjantin hariç haritadaki tüm ülkeleri gezdim ve fotoğraflar çektim. Hayallerimin eksik kalan yanı olmadı. Mesleki açıdan hayal ettiğim birçok şeyi gerçekleştirdim diyebilirim.

Fotoğraflarınızın her karesinin bir anlamı ve hikayesi var. O anı yakalayabilme becerisi,estetik bakış açısına sahip olmanın yanı sıra güçlü sezgileri de gerektiriyor, değil mi?

Meslekte eskimek diye bir olay vardır, yani deneyim kazanmak, biriktirmek. Meslekte eskiyince böyle kareler de ortaya çıkıyor doğal olarak. Zaten fotoğraf çekmek için oraya her açıdan hazır gidiyorsun. Kareyi yakaladığın anda da çekersin, biter, gider.

Bu sene 90 yaşına giriyorsunuz. Kendinizi nasıl hissediyorsunuz, nasıl bir ömür geçirdiğinizi düşünüyorsunuz?

Çok güzel bir ömür geçirdim, çok güzel arkadaşlıklarım oldu. Dünyanın her yerini gezdim, birçok önemli ismi çektim. Şimdi sağlık sebeplerimden dolayı gidemiyorum. Diyalize giriyorum belirli günler. Allah'tan bu rahatsızlığa geç yakalandım, yoksa bu kadar da gezemezdim. Rahatsızlanmadan önce her yere gidiyordum. Mesela Karadeniz'den giriyor, Malta'dan çıkıyordum. Yabancı gazetelerde çalışırken, para limitimiz yoktu. Canım nereye isterse bilet alıp gidiyordum. Dolu dolu yaşadım hayatı. Çok yer gezdim, çok yer gördüm.

İkinci Dünya Savaşı'nı da yaşamış biri olarak dünyanın gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Görüyoruz işte. Bakın Amerika'ya; savaş çıkarmaya çalışıyor. Savaş kendinden uzak memleketlerde olsun da nerede olursa olsun anlayışı içinde Amerika. Cephane, harp malzemesi satmak için sürekli kendinden uzak yerlerde savaş çıkarıyor. Sanayilerinin büyük kısmını bunlar oluşturuyor çünkü Amerika için cephane satışı çok önemli. O yüzden sürekli harp çıkarıyor. Böyle yaptıkları için Allah onların belasını verecek zaten. Son yıllarda bakın, kendi askerlerini de kullanmıyor, bunun yerine terör örgütlerini kullanıyor. Trump kukla zaten. Kulağını çekip istedikleri gibi yönlendiriyor onu. Savaşı da Trump değil aslında, mevcut CIA çıkarıyor. Terör örgütleri üzerinden savaş çıkarmak istiyor bölgede. Onları besleyip Türkiye'nin üzerine salmaya çalışıyor. Besledikleri terör örgütlerine karşı da Türkiye kendini korumak için şimdi Afrin'e operasyon yapıyor. Askerlerimiz çok kutsal bir görev yapıyor. Allah yardımcıları olsun.

Çocukluğunuzdaki İstanbul'dan en çok neyi özlüyorsunuz?

Zengin bir ailenin çocuğuydum. Özel arabam bile vardı. Büyükada'da otururduk. Çocukluk arkadaşlarımı, o günleri çok özlüyorum. Güzel bir çocukluk geçirdim. Çocukluğumdan sonra da sevdiğim işi yaptım. Ama çocukluğum deyince aklıma o büyük yangın gelir hep. Babam eczacıydı, dükkanı vardı. Babamın dükkanının yanında film stüdyosu vardı Galatasaray'da. Ben de sinemaya meraklıydım. Stüdyoda çalıştım. Bir gün stüdyoda büyük bir yangın çıktı. İçeride mahsur kaldım. En son kurtarılan bendim oradan. Kıl payı kurtuldum ölümden o gün. Aklıma hep o sahneler geliyor.

Siz tüm dünyayı gezdiniz. Bu ülkeler arasında sizi en çok nereler etkiledi?

Türkiye gibi ülke yok. Her yeri gezdim. Bizim ülkemiz kadar tarihi açıdan zengin bir ülke yok dünyada. Arkeolojik zenginlik açısından dünyada birinci. Amerika'ya bak; tarihi mi var? Daha dün çıkmış bir devlet. Bir de Anadolu'ya bak; kaç medeniyete şahitlik etmiş? İnsanları da çok ayrı. Çok coğrafya gezdim ama Türkler kadar misafirperver ve içten bir millet görmedim. Hayatında yüzünü ilk defa gördüğün adam, gece seni evinde misafir ediyor. Kaç millet yapar bunu? Ben Anadolu'nun her yerini gezdim. Anadolu insanı bana her zaman evinin kapılarını açtı, misafir etti. Çat kapı giderdim, 'Tanrı misafirisin' derlerdi. Beni yedirip içirip evlerinde ağırlarlardı. Böyle güzel bir millete dünyanın hiçbir yerinde rastlamadım.

Bugüne kadar birçok Türk siyasi lideri de fotoğrafladınız değil mi?

Tabii. Türk liderler arasında en çok Ecevit'i çektim. Ecevit benim arkadaşımdı zaten. İsmet İnönü'yü de çok çekmiştim. İsmet Paşa beni çok severdi. Ankara'ya ne zaman gitsem ona uğrardım. Atatürk'le de bir karem var benim. Yeşilköy'de Atatürk'ün sandalının arkasına tutunan çocukların olduğu bir fotoğrafı vardı. O çocuklardan biri de bendim.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da fotoğraflarını çektiniz öyle değil mi?

Kısıklı'da çektim, evinde. Çok güzel bir evi var. Kütüphanesi de çok güzel. Beni çok güzel ağırladı evinde. Çok samimi bir şekilde karşıladı, kapıya kadar da uğurladı. Büyükşehir belediye başkanlığından beri tanırım kendisini. Aynı mahallenin çocuklarıyız. Erdoğan'ı lider olarak da seviyorum. Çok cesur bir kere. Hangi lider Amerika'ya böyle kafa tuttu, hangi lider Amerika'nın aleyhine tek cümle edebildi bugüne kadar Erdoğan'dan başka? Bugüne kadar gelen cumhurbaşkanları ne yaptı? Demirel'e mesela Morrison Süleyman derlerdi. Şimdi öyle mi? Erdoğan dünyaya 'Biz varız' diyor, Amerika'nın politikalarına kafa tutuyor.