Politika

'Ali Öztunç ve Süleyman Demirkan hakkında alınan karar demokrasi ayıbıdır'

CHP'li İlhan Cihaner, CHP kontenjanından RTÜK üyesi olan iki kişinin üyeliklerinin düşürülmesine yönelik girişimin skandal olduğunu söyledi

17 Aralık 2014 21:54

CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, CHP kontenjanından RTÜK üyesi olan Ali Öztunç ve Süleyman Demirkan'ın üyeliklerinin düşürülmesi yönelik girişimlerine demokrasi ayıbı olduğunu dile getirdi.

İlhan Cihaner'in konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

RTÜK'ün, dolayısıyla üyelerin de göreve kamu adına medya alanında düzenleme ve denetleme yapmaktır.  Bir yayın kuruluşunun yaptığı başvuru üzerine başlatılan süreç hukuki değil siyasidir. 
Bu sürece gerekçe gösterilen yasa maddesinin zorlama yorumu hedeflenen siyasi amaca kılıf uydurmaktır. 
6112 sayılı RTÜK yasasının "Yasaklar ve denetim" üst başlıklı 38. maddesinin 4. fıkrası şöyle: 
"Üst Kurul üyeleri ve Kurum personeli, Kurumla ilgili gizlilik taşıyan bilgileri ve medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara ve yayın hizmeti yapan gerçek ve tüzel kişilere ait her türlü sırları, görevlerinden ayrılmış olsalar bile açıklayamaz, kendilerinin veya başkalarının menfaatine kullanamaz." 

Bu maddede çok açık bir şekilde düzenlenen konu gizlilik taşıyan bilgilerin ve medya kuruluşlarına ait ticari sırların açıklanamayacağıdır. 

RTÜK üyeleri Ali Öztunç ve Süleyman Demirkan, ne kişisel menfaat sağlamıştır ne de gizli bilgileri, ticari sırları açıklamıştır. 

Kamu adına yaptıkları görev gereği kamuoyunu yakından ilgilendiren, kamuoyunun hassasiyeti olan konularda bilgilendirme yapmışlardır. 
Tıpkı iktidar gibi, AKP kontenjanından seçilen üyelerin de Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucularına ve Cumhuriyet değerlerine saygısızlığı ödüllendirdiklerine ilişkin görüşlerini kamuoyu ile paylaşmışlardır.

 

'RTÜK'ü dikensiz gül bahçesine çevirmek isteyenler'

 

AKP kontenjanından seçilen üyeler de hükümet üyeleri ve AKP milletvekilleri gibi farklı görüşlere ve eleştiriye tahammülsüzdür. 
Kamu adına düzenleme ve denetleme yapması gereken RTÜK'ü sansür ve yandaşlık açısından dikensiz gül bahçesine çevirmek isteyenler siyasi ahlaka ve hukuka aykırı bir süreç başlatmıştır. 
Bu süreç ne yazık ki iktidar üyeleri tarafından da desteklenmektedir. 

İlgili bakanın TBMM'de yaptığı açıklamalar bunun en açık kanıtıdır. 

RTÜK üyeleri Ali Öztunç ve Süleyman Demirkan ile ilgili olarak başlatılan sürecin her aşaması bir skandaldır. 
AKP kontenjanından seçilen 5 üyenin oyu ile 3 kişilik bir komisyon kurulması, bu üyelerinin üçünün de AKP kontenjanından seçilmiş olması sergilenen müsamerenin boyutlarını da ortaya koymaktadır.  RTÜK başkanının yaptıkları hukuksuzluğa TBMM'yi alet etmeye çalışması da skandalın başka bir boyutudur. 

Milli iradenin tecelli ettiği TBMM'nin seçtiği üyeleri soruşturmak ve onların görevlerini sona erdirme girişimi hukuken de ahlaken de RTÜK üyelerinin haddi değildir. 
RTÜK üyeleri TBMM'nin üstünde değildir. 
RTÜK üyeleri atanmış memur değildir . 
RTÜK üyeleri TBMM tarafından seçilmiş ve kamu adına grev yapmaktadır. 
İktidar kontenjanından seçilen 5 üyenin oyu ile alınan karar ve oluşturulan komisyon yok hükmündedir.