Kültür-Sanat

ABD'li soprano Angel Blue: Operayı sadece zenginlerin değil, herkesin dinlemesini istiyorum

"Türk dinleyicisi ilgili ve nazik; operayı gerçekten seviyor ve bunu hissettiriyorlar"

13 Haziran 2016 12:15

Eski güzellik kraliçesi, ABD’li opera sanatçısı Angel Blue, İstanbul Müzik Festivali’nin konuğu. ABD'li soprano Blue “Operayı sadece zenginlerin veya prestijli üniversitelerden mezun olanların değil, herkesin dinlemesini istiyorum” diye konuştu.

Batı medyasında ‘Melek sesli güzellik kraliçesi’ olarak tanıtılan Angel Blue, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 44. İstanbul Müzik Festivali’nin konuğu olacak. 32 yaşındaki ABD’li soprano, 14 Haziran Salı günü Sascha Goetzel yönetimindeki Borusan Filarmoni Orkestrası ile Aya İrini Müzesi’nde sahneye çıkacak. Geçmişte güzellik kraliçesi seçilen, mankenlik yapan, tiyatro eğitimi alan sanatçı, bugün jenerasyonun en iyi seslerinden biri. 

ABD'li soprano Angel Blue'nun Karar'dan Işıl Çalışkan'a verdiği söyleşi şöyle:

Neden opera şarkıcısı oldunuz?

Babam, kilisede İncil şarkıcısıydı ama okulda opera eğitimi almıştı. Muhteşem bir sesti. Ben de babamdan dolayı opera şarkıcısı olmak istedim. Bu yolda devam ediyorum.

 

"Müzik ailede başlar"

 

Ailede başka sanatçı var mı?

Evet, hepimiz sanatçıyız. Babam bas gitar, davul ve piyano; annem piyano ve keman; ablam arp; abim bas gitar, alto saksafon, piyano, gitar çalar. Ben ise bas gitar, alto saksafon ve piyano çalabiliyorum. Yeteneğimi Blue ailesine ve çocukken aldığım eğitime borçluyum.

İnsanlara operayı nasıl sevdiriyorsunuz? Başarınızın bir sırrı var mı?

Sadece olduğum gibiyim. Operayı sadece zenginlerin veya prestijli üniversitelerden dereceyle mezun olanların değil, herkesin dinlemesini istiyorum. Çünkü birçok operanın hikayesi, sizin veya benim gibi insanların günlük hayatından...

 

"Türkler ilgili ve nazik"

 

Türkiye’ye daha önce de geldiniz. Türk seyircisiyle ilgili yorumunuz nedir?

2014’te Mersin’e gittim, aynı zamanda İstanbul’a da geldim. Türk dinleyicisi mutlu, canlı, ilgili ve nazik. Operayı gerçekten seviyor ve bunu hissettiriyorlar.

Dinlediğiniz bir Türk sanatçı var mı?

Favori şarkım Nil Özalp’in ‘Kal Aklımda’sı. Kendisi Monica Bellucci’ye benziyor, çok güzel. Şarkı ise harika.

Hayaliniz nedir?

Beyonce ile New York’taki Madison Meydanı Parkı’nda şarkı söylemek isterim. Beyonce, çok sevdiğim bir sanatçı.

Performansınıza oyunculuk yeteneğinizi de ekliyor musunuz?

Tiyatroya aşığım. Ailem yedi yaşındayken The Performing Arts Workshop okuluna göndermişti. Ama sonra müzik yolunda ilerledim. Şovlarımda bir karakter yaratmaya çalışıyorum. Müzik ve tiyatro birlikteyken benim için rüya gibi...

 

Kolej parası için manken oldu

 

Siz aynı zamanda güzellik kraliçesisiniz. Müzikte kariyer yapmaya nasıl yöneldiniz?

Hep opera söylemeyi istedim. Fakat daha zayıfken modellik yaptım. 18 yaşındaydım o zamanlar... Kolej paramı çıkarmak için yarışmalara katıldım, mankenlik yaptım. Ama müzik her zaman öncelikli tutkumdu. Geçmişimden dolayı bazen insanlar beni ciddi bir opera şarkıcısı olarak görmüyor ama ben bununla yaşayamam. Hayatımda şarkı söylemekten çok daha fazlası var. Benim için birçok şeyi yapabilen insan olmak önemli.

 

Kraliçe olmak daha az mı yetenekli yapar?

 

Peki mankenlik yapmanız bugünkü kariyerinizi nasıl etkiliyor?

Bazen etkilediğini düşünüyorum. Operada herkes, bu işe başlamadan önce farklı meslekler icra etmiş. Ayrıca eğer güzellik yarışmalarındaki eğitimim olmasaydı bugün sahnede, kamera karşısında bu kadar rahat olabileceğime inanmıyorum. Birisinin yeteneğini küçümsemek çok ayıp. Bu soruyu, kuşkucu bir soruyla bitirmek istiyorum: Geçmişte Miss Hollywood olmak veya sunuculuk yeteneğim bugün beni daha az yetenekli bir opera şarkıcısı mı yapar?