İşte tarihte 'paranoyak' krallar ve kraliçeler

19 Ocak 2015 20:35

19

Fransa Kralı 6. Charles. Fransa Kralı kemiklerinin camdan olduğuna inanıyordu ve kendi kendisini kırmamak için elbiselerinin astarlarına demir çubuklar eklettiriyordu.

29

Alman Prensesi Maria Eleonora. Kocasının ölüsünü 15 gün gömdürmedi. Sebebi onu sürekli göz önünde istemesiydi. Zavallı kızı Christina ise aylar boyunca baş ucunda içinde babasının kalbi bulunan bir mücevher kutusuyla uyumak zorunda kaldı.

39

Dünya tarihinin çılgın kral ve kraliçeleri. Almanya Kralı Otto Kralın pek çok hayali arkadaşı vardı ve onlarla renkli sohbetler gerçekleştiriyordu. Kapılar konusunda çok hassastı ve kapalı kapıya tahammülü yoktu.

49

Kazıklı Voyvoda. Vlad kazansa da kaybetse de savaşta aldığı esirleri kazığa geçirerek öldürmesiyle meşhurdu. Hatta Eflak`a sefer düzenleyen Fatih Sultan Mehmet`in başkentin girişine dizilmiş 20 bin kazığa geçirilmiş insan (kadın, erkek, çocuk) görüntüsüyle şok olduğu ve derin bir üzüntüye kapıldığı anlatılır. Yolda karşısına çıkan hayvanları bile kazığa oturtan 3. Vlad`in vahşilikleri o kadar ileri boyuttadırki vampir konsepti başlı başına kendisinden ilham alır.

59

İspanya Kraliçesi Juana. Kocasına olan aşkı o kadar büyüktü ki kocası tifodan ölünce akıl sağlığını yitirdi ve kocasının naaşına aşk beslemeye başladı. Defalarca Yakışıklı Philip`in mezarını açtıran Juana kocasının kalıntılarını öpüp koklamaktan da geri durmadı.

69

İsveç Kralı 14. Erik gerçek bir paranoyaktı. Sürekli tahtının ele geçirileceğini düşünüyordu bu yüzden duyabileceği uzaklıkta gülümseyen, fısıldaşan pek çok insanı idam ettirdi.

79

Bavyera Prensesi Alexandra Amalie. Prenses Alexandra aşırı boyutlarda bir temizlik delisiydi, bu yüzden sadece ve sadece beyaz kıyafetler giyiyordu.

89

Avusturya İmparatoru 1. Ferdinand. Ferdinand doğuştan epilepsi hastasıydı. Akli melekeleri çok yerinde olmayan Kral en fazla "Ben bir kralım ve köfte istiyorum" tarzı cümleler kuruyordu.

99

Rus Çarı 1. Fyodor. 2 yaşındaki tek kızının vefatıyla kendisini tüm Rusya topraklarını gezmeye ve karşısına çıkan kiliselerin çanlarını çalmaya adadı. Zaten lakabı da Çançalıcı`dır.